istanbulkağıthane'de bulunanı eski ününe nazaran artık daha iyi bir semt haline gelmiştir.. varoşluktan kurtulmuştur.. her gün daha iyi bir şekilde gelişmektedir.. bundaki en büyük pay tabii ki kapısının önüne dikilen alışveriş merkezleri ve plazalardır..
ankara'mızın güzide semti çinçin'de bulunan çok ama çok sakat bir mahalledir aynı zamanda. alayı gecekondudan oluşur, bazı bölümleri yıkılmıştır. asri mezarlığı'nın hemen yanında yer alır. arabanızı parkedip gittikten 10-15 dakika sonra döndüğünüzde sadece iskeletini bulabileceğiniz mükemmel bir tatil cennetidir.
(bkz: gene bekleriz)
tüm bilinenler tecrübe ile sabit, 'her hangi bir semt'ten 'hangi' kısmındaki soruyu çizerek geçen bir semt...
işte şu:
fatih sultan mehmet köprüsü'nden girince kavacık-4 levent-1 levent takip edilerek kanyon'a gelmeden tekfen tower yanından sapılarak girilebilir...
boğaziçi köprüsü'nden gelirken büyükdere caddesine gelindiğinde yine kanyon'un tam karşısından plazalar'a gelmeden sağdan sapılır, vakıfbank merkez binasının önünden alt geçitten girilebilir... girişteki gültepe tabelasının altındaki açlar mekanı yazısı dikkat çeker...
mecidiyeköy'den gelirken mecidiyeköy-kuştepe deresinden her hangi bir yokuşu çıktığınızda kesinlikle gültepe'nin bir noktasına çıkarsınız, aksi imkansız...
çeliktepe-seyrantepe yine aynı; yokuş çıkın, sokakları düz yürüyün, gültepe sizi selamlasın...
kanyon,metrocity,akmerkez, profilo alış veriş merkezlerine yürüme mesafesindedir. biraz kasarsanız cevahir alış veriş merkezine de yürüyerek gidebilirsiniz.
istinye park'a da taksi tutuverin...
2 lise, birçok ilköğretim okulu,3-4 camiisi, 3-4 parkı, 1 özel hastane, birçok poliklinik, karakol, benzin istasyonu, bir kaç büyük market, istemediğiniz kadar küçük market ve bakkal, geç saatlere kadar açık kuruyemiş-bu da reklam olsun-, tekel, şarkuteri, bir kaç otopark, bir çok giyim-mefruşat mağazaları bulunur. özetlersek aradığınızı bulamama imkanınız imkansız...
eskiden kağıthane belediyesi de burada idi. belediye binası gültepe'nin en yüksek binasıdır. her yıl yıkılacak, kiralanacak, satılacak denir ancak bir icraat görülmedi. bu bina öyle bir noktada ki 4 mevsim eser... etekle geçerken sakınmak lazım, eteğiniz bacaklarınızı değil suratınızı örter. tabi şemsiyelerinizin de düşmanıdır bu binanın çevresi...
lüks mağazalardan ise polo garage, park pravo, colins, loft, rodi bulunmakta... ayrıca mavi, converse, nike, puma, adidas satış noktaları da var... bu mağaza açıklamalarına neden girdim ben de bilmiyorum.
gültepe talatpaşa caddesi üzerinde devam eder, arka sokaklar ayyaşı, çingenesi, romanı, kürdü, hapçısı, gapsçısı, hırsızı, cinayeti, katili ile esaslı arka sokaklardır...
her bir köşe başında bir avuç dolusu serseri takımı karşılar sizi... her serseri grubunun bir abisi vardır. 'aaaabi' derler... sizin ağabeylerinizi tanıyorlarsa, seviyorlarsa eyvallah, sorun yok... zarar gelmez size; ablası, bacısı, kardeşisinizdir...
tinercileri kendilerine tiner satan nalburiye hanımın dükkanının karşısına 'bu alemde teksin be abla' yazacak kadar ince, düşünceli tinercilerdir...
çingene mahallesi de vardır elbette. 3 gün, 3 gece sokak düğünü yaparlar.
vaktiyle oldukça olaylı geçen günlerden sonra şimdilerde durulmuş gibi görünse de izlemediğiniz ama kazara denk gelip bakındığınız kadın programlarında aldatılan, kızı kaçan, oğlu kaybolan ağlayan ana-babaları gültepe caddelerinden anımsarsınız...
televizyonlara çıkacak kadar olaylıdır ama duyulmayacak kadar sessizdir şu dönemlerde... en azından semt meydanında kimse kimseyi asmıyor artık, topuklara sıkılmıyor ya da sadece meydan da yapılmıyor...
evet, bir meydanı vardır, geçtiğimiz yaza kadar bu meydanda bir havuz vardı, işi gücü olmayan ancak kahveye de takılmayanlar bu havuzun çevresinde oturur gelen geçeni keserdi. şimdi burada çim alan var, milletin postu sermemesi için çevresi kapalı; öyle yüksek bordür çekilmiş ki bir garip görünüyor...
eskiden bu meydan iett otobüslerinin son durağı idi, bol kaza olurdu... şimdi kazalar otobüslerden değil, tek bir doğan görünümlü şahin'e tıkışıp clup müzik dinleyen 7-8 sözüm ona gençlerin hız merakından yada alkoliklerin trafik canavarlığından olur.
ha birde yasak olmasına rağmen park edilen araçlardan... araçlar demişken de her gece cadde boyu tüm araçlar soyulur. bir gece soyulur, ertesi gece sol camlar iner, ertesi sağ, ertesi gün bir sağ, bir sol tekerlekler... cadde boyu kısmının altını çiziyorum. bacadibinden başlar yahyakemal'e kadar tüm araçlar... haksızlık yapmaz gültepe'nin anarşikleri...
trafik 7/24 yoğundur gecenin 3'ü, 5'i sabah saati hiç farketmez...
bacadibi, ortabayır, telsizler, gültepe, harmantepe, yahyakemal bilinen mahalleleridir.
abdi ipekçi caddesi de ünlü caddelerinden... ünlülere gelince çakıcı, ergin kardeşler, faruk k bilinenlerdir. bir de hamamı vardır; burası da ünlülerin akınına uğrar... bahar öztan, nuray hafiftaş ve köpeği... başka? hatun köpeğiyle geliyor yetmez mi? ismi aklıma gelmeyen bir kaç ünlü daha... ayrıca bir diziye ya da filme kenar mahalle lazımsa ziyaret ederler ünlülerimiz. şimdiler de vazgeç gönlüm isimli bir dizi burada çekilmekte, ayrıca levent kırca'nında bir filmi ya da dizisinde buradan sahneler var. tatlı hayat'a da çok konu olmuştur.
bir dükkanınız varsa kesin haraca keseniniz de vardır sizin... vermiyor musunuz? o zaman kendileri alır o gece...
-aa dükkan soyulmuş... kim soydu acaba? bu böyle gitmez denir, kapatıp gidilir nadir...
her gültepe'li gültepe'den nefret eder... ama her biri vazgeçemez, sevmez ama yine de terketmez...
ee sonuç: ibretlik değil ya her hangi bir semt işte..
boş daire var da aylardır kiraya veremedik, görmek ister misin diyecektim... ama doğalgazlıydı, hem cadde üstü..
Gültepe ikiye ayrılır bacadibi ve tâlâtpaşa caddesi ve aşağısı olmak üzere.Bacadibi kesmi tariflerde daha çok metro city arkası olarak tarif edilir.nitekim bacadibi kesmi aşağı tarafa göre o kadar da harala gürele bir yer değildir, akisne şu anda kira artışları olan,kanyon tarzı mekânların da yanıbaşına konmasıyla bu süratin gittikçe artması muhtemeldir.fakat aşağı taraf için aynı şeyleri söylemek güç.örnek vermek gerekirse o tarafa uzun saçlarımla gittiğimde hâlâ delice bakışlar fırlatılmaktadır.bu ve benzeri nedenlerle gültepe'nin bir şekilde ikiye ayrıldığını düşünmekteyim.
1955 senesinde istanbuldaki büyük istimlak hareketi sırasında evleri yıkılan gariban vatandaşlara tazminat olarak dağıtılan arazilerin üzerine kurulan , istanbul un taşlıtarla dan sonraki ikinci gecekondu semti. üzerinde bulunduğu alan osmanlı zamanında taşocağı olarak kullanılmış olup bazı bölgelerinde domuz ahırları bulunmaktaydı. ismi semtin kağıthane deresi tarafında bulunan ve o zaman istanbul un çiçek ihtiyacını karşılayan çiçek seralarından gelir. semtin bir ilginç tarafı da yahya kemal kısmının 55 yılında istanbul daki istimlak hareketi sırasında yıkılan tüm tarihi eserlerin enkaz ve molozlarının döküldüğü alan olmasıdır.
Varoş diye adlandırılmayacak kadar gelişmiştir. aşırı kalabalıktır kağıthanenin en büyük semtlerindendir. Bir yanı boklu dereye bir yanı levent'e yaslanmıştır.
kötü bir semttir.. genellikle varoşların * yasadıgı, her tür pisliğin oldugu levent in karsı tarafında kalan bayağı semt. ama orasıda pahalanır yakında
istanbul'un varoşlarından biridir,burada oturan biri gültepe'de oturduğunu gizler genellikle Levent'te oturuyorum der.Bütün çakal takımı burada yetişmiştir mesela alaattin çakıcı.