iki kişi arasında sevgi bağı tesis edilemedikten sonra bir boka yaramayandır. sevmediğim insanla evlenip kuracağım hayattan, doğuracağım çocuktan ne hayır gelir ki? görücü usulü gelin ve damat adayının tanıştırılması ve kendi hallerine bırakılması ile gerçekleşiyorsa mantıklıdır. onun haricinde bir yandan bol soğanlı kısır yerken "oy sozon koz da moşolloh çok sorpolmoş." cümlesiyle ilk kurşunu atan kayınvalide adayıyla, kızı olduğunu belki biri ister düşüncesiyle girdiği her ortamda ilan edip duran kız annesi arasında karara bağlanıyorsa o iş neticede mahkeme salonlarına ekstra yük bindirir benden demesi.
Bugün başıma gelen hede. Allahın köylüsü annemi aramış. Annemin akraba ilişkileri sıkı fakat çağdaş bir insandır. Lafı evirip çevirince annem kızmış ne senin karın ağrın? Demiş. Kadın da hayatımda hiç görmediğim oğlunu, benim fotoğrafımı görüp beğendi diye konuşsunlar belki anlaşırlar demiş. Annem de ağzına geleni sayıp kapatmış. Konuşsunlar anlaşırlar belki nedir yahu? Ticaret mi yapıyoruz? iş görüşmesi falan mı? Saygısız insanlar ya.
gençlerin uzun flört ve sevişme dönemlerinden geçmeden ailelerin anlaşmasıyla oldu bittiye getirilip evlendirilmesi.
bu tuhaf bir evlendirilme şeklidir. çünkü görücü usulü evlenen insanların bazıları çok sağlam bir sevgi bağı ile evliliklerini sürdürüyorlar. zannedildiği gibi akıllara ilk olarak yok öyle şey mi olur kesin ilerde anlaşmazlık çıkar diye gelse de aslında bu usülün sağlam olanları harbi 50-60 yılı devirtir insana.
birde bu usulü mü görsek.
tanıdıkların tavsiyesi üzerine görüşen ve -altını çizerek söylüyorum- anlaşan çiftlerin evlenmesine dayanan bir usuldür.
bunu geride kalmışlık, yobazlık, cahillik olarak yorumlayan insanlara sormak istiyorum: görücü usulü ile görüşen çiftlerin hepsi evleniyor mu yahut görüşür görüşmez hemen yatağa mı giriyorlar? bunun nişan dönemi var, bu dönemde insanlar birbirlerini daha iyi tanırlar ve evlenip evlenemeyeceklerine karar verirler. benim fikrime gelecek olursak; negatif veya pozitif bir düşüncem yok bu konuda. bazen görücü usulü ile yapılan evlilikler başarılı olmuyor, bazen de çiftler çok iyi anlaşıyorlar. belli bir istatistik yok.
zaman çok önemli bu usülde. iki tarafada karşılıklı resimler gidiyor. bazen de sadece bir tarafa gidiyor. diğer tarafın sonradan haberi oluyor. neyse asıl konuya dönelim zaman. evet zaman çok önemli. o resimler gittikten maksimum bir hafta sonra geri dönüşler mutlaka olmalı. olumlu veya olumsuz kesin cevap beklenir bu usülde. tavsiyem tipe bakıp hemen hayır demeyin. mutlaka görüşün. neler kaçırdığınız asla bilemezsiniz.. *
Ailelerin uygun görüp, onaylarıyla tanıştırılan insanların evliliğidir.
Değerlerin zedelendiği, aile kavramının içinin boşaltıldığı, saygı, sadakat gibi unsurların örselendiği şu dönemde, birçok aile için, yeniden popüler olmuş evlendirme tekniğidir.
Nikahta keramet vardır cümlesiyle de, bu evlilik türü hoş ve çekici göstermeye çalışılır.
ister görücü, ister flört ederek yapılan evliliğin, yüzde yüz mutlu ya da mutsuz olma kesinliği yoktur.
Ya nasip!
artık günümüzde bu yöntem yaygınlaşıyor desek yanlış olmaz. gençlerin -evlilik çağına gelmiş- karşı cinse olan ilgisini kaybetme noktasına gelmiş ya da kaybetmiş olması nedeniyle olsa gerek.
hem erkeğe hem kadına garip bir ciddiyet yükler. kadın hizmet etmek zorundadır, erkek ev geçindirmek eve para getirmek zorundadır.
ikisinden biri gerçekleşmezse aynı ciddiyet içinde biri diğerini bırakıp gidebilir. omuz omuza mücadele yok herkes kendi işini yapacak belirli bir süre sorumluluklarını yerine getirecek 3 yıl 5 yıl ne ise, ta ki birbirlerini tam anlamıyla kabul edene kadar, birbirlerine sevgi beslemeye başlayana kadar.
ama bu süreçte hep kadın ezilir korkar eşinden ayrılırsa sokakta kalacağını sanır, milletin ne dediği en öncelikli konu olur nedense kadın için.
Sanırım gelecekte azalmaktan ziyade artacak. Çünkü son iki üç senede toplumda aşırı bireycilik hakim oldu. Bunun nedenlerini tek tek yazmaya gerek yok. insanlar birbiriyle sevgili olmuyor eskisi gibi. Herkes yalnızlıktan yakınsa da tek başına daha mutlu olduğu düşünüyor. Tabi bu sadece bir öngörü.