kitaptan biraz bağımsız olsa da on mumara filmmiş meğersem.
estella'yı oynayabilecek daha da uygun bir hatun kişisi yokmuş. (bkz: gwyneth paltrow)
hatta filmin müzikleri de pek güzelmiş.
lise zamanında ingilizce dersinde okutulan kitaptır. okutulmakla da kalınmaz sınav yapılır. okumayan biri filmini izler. ancak film ve kitap bağımsız olduğu için 80 beklenilen sınavdan 30 alınır. sineye çekilir. oturulur.
charles dickens ın aynı isimli kitabından uyarlanan filmdir. finn in elinde şarap estella nın kapısına dayanıp söylediği ''dont you understand that everything i do, i do it for you! anything that might be special in me, is you.'' repliğiyle beni benden almış filmdir.
--spoiler--
kadınlar şeytandır temasını işliyor gibi gözükse de, amerikan sineması her zamanki gibi 'kadın, iyi yapsa da kötü yapsa da ödüllendirilecektir' bokluğunu yine gözler önüne seriyor. aslında konu ve senaryo çok orjinal ve güzel. robert de niro üstadın da filmde çok nadir görülmesi ayrıca bir sos oluyor. ayrıca şuna kesinlikle katılıyorum;
izlenilip sevilecek bir filmdir, ama öyle ahım şahım bir film de değildir gözümde. yani dönüp bir daha izlenilecek bir film asla asla olamaz. bunun için;
rivayet odur ki * romanın sonunda estella pip e evet demiyormuş lakin bu son public in hoşuna gitmediği için charles dickens üstad yeni sonu değiştirmiş ve estella ve pip mutlu sona ermiştir. ha gerçi bu durum tıpkı far from the madding crowd da bathsheba nın ortalıkta adam kalmayınca gabrielle evlenmesi gibi bi durum ortaya çıkarmıştır o ayrı.
--spoiler--
Büyük Umutlar, XIX. yüzyıl ingilteresinde taşra ortamından büyük kente uzanan tam bir Victoria dönemi romanıdır. Charles Dickens, bu olgunluk dönemi eserinde, köyünde acılı bir çocukluk yaşadıktan sonra esrarengiz bir mirasa konan Pipin maceralarını anlatır. Gönlü karasevdayla, gözü yükselme hırsıyla perdelenmiş genç Pipin serüvenleri, sanayileşen toplumdaki sevgisizlik, ikiyüzlülük ve para hırsını gözler önüne serer. Büyük Umutlar, Londrada beyefendi konumuna yükselen Pipin başından geçenleri anlatmakla kalmaz, birbirinden ilginç karakterlerle tanıştırır okuru.
Dickens, romanın kahramanı Pipin düşünce yapısını büyük bir incelikle ele alır. Gerek bireylerin düşkünlük ve başarısızlıkları, gerek çağın değerleri üstünde durur ve "büyük umutlar"ın boşa çıkışını gösterir.
--spoiler--
Kitabina istinaden yorum yapacagim. Az once filmden birkac sahne izledim ve anladim ki Pip sevgisindeki saflik filmde bozulmus. Estella onu bir kere yanaktan opmustu, french kiss dedigimiz olayla alakasi bile yoktu. Sonra da tokati gecirdi. Bir kere sadece bir kere oyle bir yakinlasma yasadirlar. Cunku Pip onu cinsel arzulariyla degil, kalbinin tum safligiyla seviyordu. Ki hikaye burada anlam kazaniyordu.
Bence bu kitapta anlatilmak istenen sey buyuk umutlarin bosa cikisi degildi, hayir hayir, bence burada anlatilmak istenen sey umut ettigimiz seyler tam da istedigimiz gibi olmayabilir ki boyle olmamasi cok iyidir; yikilan birkac hayal belki de yikilmasi gerekenlerdir. Sen onurunu korudugun surece hayat seni iyi bir yola sokacaktir.
Ki Pip, Estella'yla tipki hayal ettigi gibi "bayan estellanin uvey annesi"nin istegiyle evlenseydi Pip'i sevmeyecekti. Hayvanin biriyle evlendi aci cekti Pip'e geri dondu. Bir daha gitmemek uzere... Ki boylesi en iyisiydi.
Tanim: Umut dolu bir kitaptir. Hayati ince detaylarla insana ogretir.
dünya klasikleri eserlerinin en iyilerindendir. mutlaka okunması gerektiği söylenir. çok hırslı bir insan olan Pip' in hayatındaki değişimleri, maceraları ve aşkını anlatır.
charles dickens'in güzel bir kitabıdır. ayrıca kitaptan uyarlama filmi de mevcuttur. ama kitabını okuduktan sonra izlediğim filmi great expectations gibi değil de bana great s'expectations gibi gelmişti.