bugün

büyük umutlar adıyla türkçeleştirilen charles dickens'ın yazdığı bir roman. pip'in maceralarını anlatır.
ethan hawke ve gwyneth paltrow'un başrollerini paylaştığı 1998 yapımı alfonso cuaron'un yönettiği aynı adlı romandan uyarlanan film.
soundtrack ında life in mono gibi mükemmel bir parça bulunur bu filmin.
charles dickens bu yapıtında gerek bireylerin zaaf ve başarısızlıkları, gerekse çağın değerleri üzerinde durmuş büyük umutların boşa çıkışını işlemiştir
fahrettin kerim gökay anadolu lisesi'nde ortaokulda okuduğum kitap. Charles Dickens yazmıştır. Çok güzeldir ve okunasıdır. Bir tane gelin vardı yanılmıyorsam. Yıllardır evin içinde gelinliğiyle oturuyordu.
Ortaokullarda okutulan diğer ünlü kitap ise

(bkz: a chirstmas carol)
million dollar hotel ile birlikte gelmiş geçmiş en iyi soundtrack albümü ödülünü paylaşabileceğini düşündüren umutlar-umutsuzluklar üzerine yazılmış iyi bir eserin uyarlaması
robert de niro'nun, başında ve sonunda en fazla 5 - 10 dakika kadar görünmesiyle bile, bütün monotonluğunu ve sıradanlığını sildiği, "küçük rol yoktur, küçük oyuncu vardır!" diye haykırdığı filmdir.
sinemaya da uyarlanmış bir charles dickens klasiği. orjinal ve ilginç bir teması vardır. ama sanki havada kalan bir şeyler var içeriğinde. tam anlamıyla tatmin etmiyor, bir şeyler daha bekliyorsunuz. yoksa ben mi büyük umutlar besledim *
bünyesinde yer alan, ethan hawke ve gwyneth paltrow'un cesmeden su içerken dudaklarının temasıyla başlayan öpüşme sahnesi, kanımca sinema tarihinin en estetik erotik sahnesidir, fena film değildir..
(bkz: life in mono)
gwyneth paltrow'un soğuk hali ve donuk güzelliğiyle tekrar anlam kazanmış filmdir.Estella'yı başkası oynayamaz diye düşündürür insana.evet insanların büyük umutları vardır ve o kadar büyüktürlerki tam başardım derken insan kaybettiğini anlar.Ethan Hawke'ın kaybetmesi de bundandır ve filmde hayatı her seferinde cehenneme döner.
soundtrack'i de en az flim kadar güzeldir.tori amos'un siren'i dinlenmelidir
kendisi zaten mükemmel bir film iken aynı mükemmellikteki soundtracki ile tadından yenmez bir hale gelmi$tir ki soundtrack'e tori amos eli değer de güzel olmaz mı?olur.

(bkz: siren)
(bkz: life in mono)
(bkz: kissing in the rain)
--spoiler--
you wonder how different your life would have been if just one thing... one little thing hadn't happened ?
--spoiler--
1946 yapımı david lean filmi. john mills'in oyunculuğu ile ön plana çıktığı film, en iyi film, en iyi yönetmen ve en iyi senaryo dallarında oscara aday gösterilmiş; en iyi sanat yönetimi-set dekarosyonu dalında john bryan ve wilfred shingleton'a, en iyi görüntü yönetmenliği dalında da guy green'e oscar kazandırmıştır.
Charles Dickens'ın aşkta umut kırıklıklarını merkeze alan romanıdır. Kendi yaşamındaki karşılıksız aşkların ve acıların yazıya dökülmesidir bir anlamda. Estella'yı ilgisiz, insanlara, özellikle karşı cinse yabancı biri olarak kurgular. Aynı zamanda ona kimsede bulunmayan bir güzellik verir. Böylece yaşanacak her türlü kırgınlığa zemin hazırlar. Dickens, insana iyimser bakmaz. Doğanın acılarla insanları yüz yüze getirdiğini, insanın bu yazgıyla yüzleşmek zorunda olduğunu anlatır gibidir romanda.
1946 versiyonu klasiktir. david lean yönetmiştir ve kadroda alec guinness, jean simmons, john mills gibi isimler bulunur.
http://www.imdb.com/title/tt0038574
http://en.wikipedia.org/w...ectations_%281946_film%29
"charles dickens' ın aynı adlı romanının büyülü kahramanları estella ve finn' in başından geçen sıradışı hikayenin alfonso cuarón bakış açısıyla beyaz perdeye başarılı bir şekilde uyarlanışı olarak tanımlandırabiliriz bu güzel filmi. üstelik üzerinden yıllar geçse dahi hiç tereddüt etmeden..." müzik ve fotoğraf destekli yazının devamı için:

http://www.sinemaestro.co...0-great-expectations.html
gayet güzel ve akıcı bir film. izlerken sıkılmak için duygusuz olmak gerekir herhalde, eski malikanenin büyük ihtişamı ve umutsuzluk içinde büyük bir aşk hikayesi. robert de niro`nun küçük bir iyiliğe nasıl koca bir teşekkür ettiği ve sonda gelen zoraki birleşme.
--spoiler--
esas kızın esas oğlana belli bir mertebeye* ulaşmadan vermediği film. lakin yine gidip daha zengin olan biriyle evlenmiştir. ama en sonunda, tabi kızımız buruşup orta yaşlara vardığında esas oğlana ok demiştir. oğlumuz bu arada hala zımba gibi delikanlıdır.
--spoiler--
psikopat dinsmor ve embesil Fin'in ha birde estella kevaşesinin birbirleriyle olan "acı piramidi"ni anlatan filmin ismi. replikleri sinema tarihinde unutulmayanlar arasına girmiştir. müzikleri kulaktan kulağa ağızdan ağzıa dolaşmış, psikolojik arızalı bireyler üretmiştir. Film aşkıda anlatır aşk acısınıda.
aşk treninin hayat rayında nasıl ilerlediğini anlatan roman. bazen tünellere girse de önünde sonunda ortaya çıkıp düdüğünü öttürüyor.
charles dickens' ın gotik roman türünde bir romanıdır.
okuyan herkesin estella ya aşık olduğuna inandığım charles dickens şaheseri,1946 ve 1998 de filme uyarlanmıştır.1998 de yapılan film hayal kırıklığı yaşatmış olsa da 1946 da david lean tarafından yapılan film kitabın hakkını vermektedir.
south park ın bir bölümünde dalga geçilen çok güzel, duygulandıran roman.
life in mono çalar, estella izlenir, iki dakkada kreatifliğim geldi n'apsam n'etsem denir, charles dickens görseydi/duysaydı n'eylerdi acep diye düşünülür, büyük umutlara gark olasım gelir. büyük umutlar lafı, kulağa afili gelse de, bi taraftan da geri çıkabilir.