valla batı avrupa kadınları nerede ne giyileceğini gayet iyi bilirler, kimsenin kendilerine karışmasına izin vermezler, karışanın eline çıkış belgesini derhal verirler.
öyle bi adap dersi için afgan kadınları, pakistan kadınları, bazı bölgelerde arap kadınları daha uygun olur, diye düşünüyorum.
ama bi alman kadınına bi fransız kadınına bu dekolteyi giyme dersen, ve o da buna uyarsa, o da sana başka yaptırımlar uygular, ve seni hayatından bezdirir- öyle şeyleri kadınlar çok iyi becerir. o yüzden sen de bunu bilir ona göre davranırsın.
her kadın bir erkekten "adap dersi" almak istemez. sen onu öyle kabul edemiyorsan, hadi şekerim yolun açık olsun, şeklinde kibarca kovulursun.
giyinmenin adabı vardır. adab, türk dil kurumuna köre töre ve yol yordam olarak tanımlanmıştır. ancak bu törenin, cinayetlere kadar indirgenerek, anlamının başkalaşması, ucuzlaması söz konusu olduğundan biz, adabı yol yordam olarak kabul edelim.
buradan hareketle de giyinmenin adabının, namusla alakası olmadığını söylemek gerekir. en basit haliyle, giyinmenin yolu, yordamı nedir? bir sahil kenarında mini etek giymek, bence gayet makuldür. başka hiçbir yerde giyilmez anlamı çıkmamalı.
giyinmekte aslolan ise, en azından bana göre, estetiktir. söz gelimi, derin bir göğüs dekoltesi yerine, daha makul bir göğüs dekoltesi bence her zaman daha estetik, daha şık ve daha tahrik edici.
peki kutay nereye varmak istiyor ne yapmaya çalışıyorsun? basit. yalarım. barzoluğuma, en fazla 3 paragraf dur diyebildim.
estetik değerlere göre yol yordam belirlenmez, o estetik kaygılar yıllar önce fransa’da yıkıldı zaten siz nerede kaldınız, isteyen istediğini giyer bu bir dışa vurumdur, ifade özgürlüğüdür.
valla açıkçası almanya´da bütün kadınlar açık saçık giyinirler. ancak sözle ya da elle taciz olayları- yeni yayınlanan bir istatistike göre- yüzde 97-98 civarında almanya´nın 2015 yılından beri aldıkları mülteciler çıkıyo.
genelde almanya´da yaşayan türkler de konuyu artık anlayıp öğrendikleri için, kadın dekoltesini kanıksadıkları için, türkler de genelde herhangi bir taciz vakasına artık karışmıyolar.
kimse sana sormuyo avrupada nasıl giyineceğini.
çok sıkıştırırsan sana yukarda da dediğim gibi "git adap dersleri verebileceğin yerlerde yaşa, bizim sana burada ihtiyacımız yok" derler.
liselerde falan genç kızlar gayet açık saçık giyinirler, hatta aralarında etekboyunun kısalığıyla, bacakların güzelliğiyle övünürler. ancak o okulda görevli herhangi biri- hademe bile olsa- bu kızlardan birine elle ya da sözle tacizde bulunursa, o şahıs orada bir saat daha kalamaz, işinden olur.
bu durumda konu özgürlük meselesidir. insanlar özgürdür, ve onlara karışmak özgürlüğe karışmak olarak algılanır. haaa isterse seninle yatar, sana istediğin muameleyi çeker...ama isteyecek. istemezse olmaz. kadına en fazla çok güzel bacaklarınız var, dersin, o da sana , teşekkür ederim, der, geçer gider. ona askıntı olursan, icabında çantasından biber gazlı sprayi çıkarır, suratına sıkar, daha kötüsü "imdaaatt !!" diye bağırır, hemen birileri oraya toplanır, ve polis gelir...
çok başın ağrir...
sonuç; kadın açık giyinir, sen ona arzu duyabilirsin, ama zor kullanamazsın, taciz edemezsin. hayır dediği zaman hayırdır..."evet" dedirteceksin. olmazsa olmaz.
aslında belki kadınlar da kendi haklarını iyi savunamadıkları için erkekler bu kadar azgın yorumlar yapabiliyorlardır. beki ana sebep o´dur. çünkü batılı hiçbir kadına 25 yıllık kocası, giyme bunu bugün, diyemez. "sen karışma" der karısı.
Ben eskiden mini giyerdim ne yalan söyleyim, şimdi de giyerim fakat ancak tatil beldelerinde.. dikkat cekmek, insanların bakısları hosuma gitmiyor artık, güzel kadın kapalı da giyinse güzeldir, acarak daha güzel olacagımı sanırdım..
Şimdilerde bol dizde veya dizden uzun etekler, uzun bel pantolonlar, genis rahat seyler giyiyorum, dap dar bluzlar ya da dekolte vermiyorum. Gayet de iyi boyle bence, biraz daha hatta kapalı olmam lazım ( tesettüre girmekten bahsetmiyorum).
Ben kendimi rahat hissettiğim her şeyi giyerim ve buna kimse karışamaz. Mesela okula giderken mini etek giyip gitmem çünkü öyle rahat bir şekilde ders dinleyemem, kütüphaneye giderken topuklu ayakkabı giymem hem ben hem de etrafımdakiler rahatsız olmasın diye. Versinler kapşonluyu her yere öyle giderim. Neden çünkü böyle rahatım. Bilmem anlatabildim mi?
