bugün

yaşamak için başlıca şart. geçmiş ne kadar kırıcı anılarla dolu olsa da düzlüğe çıkıp yolda yürümeye devam etmek için gerekendir.
kalbin kırılması ve gücenmek. sonra da bu duyguları eskitmek.
geçmişe dönülemeyeceğine göre daha ötesi zaten imkansız olan durumdur. en iyisidir.
bir diğeri için;
(bkz: geçmişe sünger çekmek)
geçmişte yapılan hataları kabullenip yapmamayı öğrenmek.
yaşıyorum diyebilmenin en güzel yolu.geçmişin üzerine basıp geçmeye çabalar kimi insan,yapmış olduğu yüz kızartıcı şeyleri hatırlamak istemez.yeni bir hayat yeni bir ben mantığıyla yola çıkmayı dener her defasında.zaten yapılan en büyük yanlışlardan biri de bu değil midir ? insan geçmişiyle insandır.yaptıklarıyla...iyi de olsa kötü de olsa...sonunda başına olmadık işler açmış olsa da neticede bunları kendi özgür iradesi ile yapmıştır.hatadır,belki affedilemez hatadır.ama o an onu yapmak gelmiştir içinden ve olan olmuştur.yaşamadım sayıp üzerinden geçmektense onunla yaşamayı öğrenmek her zaman daha zor ama her defasında sana artılar kazandıran olaydır.geçmişimi seviyorum ve ben onunla varım.
Geleceğini de kabullenmektir zira bugün gelecek dediğiniz, bir gün geçmişiniz olacaktır.
mecbur kalmaktır. yaşayacağımız bir gelecek varken düzeltemeyeceğimiz bir geçmişle uğraşmamaktır.
insan ile insan yapısı windows arasındaki ortak noktalar oluşturan durum.

hiç de göründüğü kadar kolay değildir..

- geçmişi kabul ediyor musunuz?
+ evet
- emin misiniz?
+ evet
- eğer geçmişinizi kabullenirseniz, geçmişinizi kabullenmiş olacaksınız.
+ evet
- bu işlem geri döndürülemeyebilir
+ evet
- onay veriyor musunuz?
+ onay veriyorum.
- tamam!
doğru bir olaydır öyle ki insanlar geçmişlerini değiştiremezler fakat kendilerine yeni bir gelecek verebilirler.
geçmişiyle barışık olmaktır.
(bkz: yapilan hicbir seyden pisman olmamak)
istersen kabullenme.

bitmesin hesaplaşmaların.
geciksin yüzleşmelerin.
itiraf edemediklerin gizlediklerin, gizlediklerin hatırlamak istediklerinden çok olsun.
sebepli sebepsiz durgunlukların olsun.
aklına geleni unutmak için verdiğin gayret uykunun bölünmesine sebep olsun.
işine gelmeyeni yaşanmamış say.

aman sen inkar et. geleceğe dair umudun olmasın.

takıntıların olsun.
biri duyacak bilecek diye ödünü koparan anıların olsun.
mutsuzluğunun kabahatlisi geçmişin olsun.
sen onun altında ezil, o senin düşlerinin üstünde tepinsin.
alıngan ol sonra. kendinle veya çevrenle barışık olamadığından sebep çek lafları sağa sola. bozul bir şeylere, kır birilerini, üstünde durma ama. bu da olacak geçmiş nasılsa. en kötü kabullenmezsin onu da.

yalan söyle. mecbur kalacaksın zira.
kabullenemediğin her ne varsa yerine olmasını dilediklerini koy öyle anlat insanlara.
mutlu ol.
öyle inan öyle inan ki ağzından çıkan laflara, karşındakinden önce sen kan anlattıklarına.

ya sonra?

sonrası gene hayal kırıklığı.

attığın yalanın bedeli anımsamaktır gerçekleri. bunu kabullen sen ama. bedelleri ödemeyi... yalan söylemek zevkli. birkaç dakikalığına dahi olsa unutturur adama gerçeği.

yaşamı kabullenmek güç, bazen başa gelenleri...
alttan almak güç, katlanamadıklarına tahammül etme becerisi edinmekte haliyle.
anlamak güç malum hayaller ve başa gelenler sıklıkla farklı.

bunca güçlüğün arasında sen istersen kabullenme. en kolayı bu senin için belli ki. öyle ya inkar etmek en basiti.
geçmişi küçümsemekle, karalamakla; geçmişle alay etmekle geçmişin eleştirisi yapılamaz. Bu konuda biraz gerçekçi olunmalıdır. Kişi ne geçmişi inkar etmeli, ne de geçmişten pişmanlık duymalıdır. Her şeye rağmen geçmişe saygı duymak, onu tarafsız değerlendirmek gerekir... Geçmişin yanılgıları ve yanlışları ancak böyle bir yaklaşımla değerlendirildiğinde geleceğe yönelmek mümkün olur.
insanoğlu azar azar zehre bile alışıyorken geçmişe de alışır.zor ama bu günle barışık olmak için yapılması gereken eylem.