bugün

genç askerler rahatsız, gazından çok çekmiş olanların çocukları belki;
sloganları var ama slogancı değiller;
milliyetleri muhtelif ama milliyetçi değiler;
maço değiller, feministliğe gerçek eşitlik derken ne kabalar ne dayı;
dünyalı, yurtsever gençler; yerel köyün evrensel, demokrat kabadayıları;
sağcı değil, solcu değil ama futbolcu olmadıkları da kesin;
atatürkü çok seven, çok önemseyen ama atatürkçü olmayan;
batıya koşarken doğulu kimliklerinden utanmayan ama batılı olmanın önce iyi biri doğulu olmaktan geçtiğini bilen;
batı kimliğindeki doğuyu bulunca, o sıra kendi doğusunun eleştirisini yapmakla meşgul olduğundan, bulduğuyla öğünmeyen; yalnızlığı seven ama (bir + bir)in 2 den çok ettiğini bilen ve fakat kalabalığa da tapınmayan;
çölde çay, kutupta kardelen kıvamında bir gençlik hareketi, üstelik inanılmaz ama turgut uyardan haberliler;

kendilerini tanımlarken "bu topraklar üzerinde 16-35 yıldır ikamet eden, bu ülkenin hastanelerinde doğmuş, okullarında okumuş olan, herkes gibi cem yılmaz esprilerine gülen, babam ve oğlum filminde ağlayan, kimsenin üniformasını giymeyen, şiddetle uzaktan yakından bir alakası olmayan, uzun ve sağlıklı bir ömür sürmek isteyen, ilerde çocuklarına iyi bir gelecek bırakma hayali kuran türkiye cumhuriyetinin sıradan vatandaşları" diyecek kadar da alçakgönüllü gençler;

bana, keşke sözlük sitemin ana bildirisi böyle olsaydı dedirtecek kadar ironik, dalgacı takılan ama sorumlu, ülkemin bugün en çok ihtiyacının olduğu yeni tür aydın tipinin en genç temsilcileri.

http://www.19mayisbildirisi.org
Genç Siviller 14 Nisan Cumartesi Günü Miniaturk'teki Anıtkabir'e Yürüyor!



Bu ülkenin hastanelerinde doğmuş, okullarında okumuş, gelecek planlarını bu memleket üzerine kurmuş, tüm ailesi, sevdikleri bu topraklarda yaşayan gençler olarak cumhurbaşkanlığı seçimleri üzerinden yapılan tartışmadan rahatsızlık duyuyoruz.



Düşüncelerimizden, kıyafetlerimizden, ırkımızdan, mezhebimizden, inançlarımızdan, yaşam şeklimizden, hatta annemizin, kardeşimizin yaşam şeklinden dolayı rejim için potansiyel tehlike olarak görülmekten, bir türlü makbul vatandaş olamamaktan, başıboş bırakılınca ya davulcuya ya da zurnacıya kaçacağımızdan korkulmasından, darbe planlarında bile adımızın 'koro' rumuzuyla bir işaretle sokaklara dökülebilecek pasif halk yığınları olarak geçmesinden fena halde rahatsızız.



Devletin yarı resmi gazetesinin 1933 yılında attığı 'Halk plajları doldurdu, vatandaş denize giremiyor'; manşetinin ya da CHP'nin DP'ye karşı kullandığı 'Reşolar, memolar iktidara geliyor' sloganının tıpatıp aynılarının Çankaya seçimleri için atıldığını görmekten de rahatsızız.



Bizim oylarımızla seçtiğimiz ve yine istersek oylarımızla değiştireceğimiz parlamentonun asker postallarıyla çiğnenmesi için gün sayan; siyasetçileri, gazetecileri, rektörleri, savcıları, hatta düz vatandaşları görmekten rahatsızız.



Yeter Söz Cumhurundur!



Bu ülkedeki her türlü zenginlik, refah, makam, paye, mavi kanlı cumhuriyet elitleri kadar reşoların ve memoların da hakkıdır.



Halk artık sadece plajları değil; üniversiteleri, bürokrasiyi, sanayiyi, konser salonlarını, kütüphaneleri, uçakları doldurmaktadı r. Bu durum karşısında makbul 'vatandaşlar' 'tehlikenin farkında mısınız' diye vaveylayı koparmamalı, demokrasiyle birlikte yaşamaya artık alışmalıdır.



Bu rahatsızlığımızı kamuoyuyla paylaşmak için 14 Nisan 2007 Cumartesi günü, makbul vatandaşlar Ankara'da Anıtkabir önünde toplanırken, Saat 11.00'de Miniatürk'te bulunan Anıtkabir önünde toplanıyoruz.
güzel bir sitedir. faaldirler de, bi dolu eylem yapmışlardır.*adı da oldukça manidardır. bu ülkede yalnızca genç subayların yaşamadığını hatırlatmaktadır.
heyecanları ve fazla romantik oluşları ile gençlikleri aşikar, rahatsızlıkları ise yüzeysel. birşeye topyekün karşı olmak ya da sorgulamaksızın yanında olmak şeklindeki siyasi tutumları genç olduklarının bir diğer göstergesi.tsk' ya karşı yaklaşımları darbe şakşakçılarıninkinden bile sevimsiz.her ciddi açıklamaya gubidik mizahi göndermeler yaparak muhalif olduklarını zanneden içi kof grup.iyi tarafları, yerinde tespitleri varsa da o kadar güzellik mübaşir evladında da olur diyor, varlıklarının topluluk olarak bu ülkeye bir katkıları olmadığını düşündüğümü bildirmeyi bir borç biliyorum.

(bkz: dağılın lan)
her nedense belli bazı çevrelerin rahatsız olduğu bazı hassas konulardan rahatsız olan rahatsızlar gruu.

memlekette aklı başında bir sürü sivil toplum kuruluşu varken, onlar bir kenara itilip bu arkadaşların poke unda boncuk varmış gibi ortaya çıkarılmaları ve en üst makamın huzurunda bile ayaklarında pembe lastik pabuçlarla arz-ı endam etmeleri hoşgörüsüne mazhar olmaları, çok dikkat çekici.. peh peh peh demeden duramıyor insan.

ben de; bu arkadaşların inanılmaz ve başedilmez yükselişini çözememekten, arkalarında kim var acaba sorusuna yanıt verememekten, memleketin bin türlü sorunu varken bu beyzadelerin sadece belli bir kesimin rahatsız olduğu konulardan rahatsız olmalarından, rahatsızım açıkcası. olamaz mıyım.
Alkışlanası sözler söyleyen oluşumdur.

Örnek :

"CHP iktidar oluncaya kadar seçimler tekrarlansın!"
6 eylül 2008 ermenistan türkiye maçı'nda da açılan üç* pankartta da görülen imza gibi bir yazı. ne oldukları hakkında bir fikrim yok ama dernek gibi bir şey olsa gerek:
http://fotogaleri.ntvmsnb...&picID=20710&dp=1
http://fotogaleri.ntvmsnb...&picID=20701&dp=7
http://fotogaleri.ntvmsnb...amp;picID=20700&dp=15
her zaman orjinal fikirleri olan özgürlükçülerin kullandıkları slogan.
" artık rahatsız olmak çare değil eyleme geçsinler ! kitleleride peşlerinden sürüklesinler yoksa soda içsinler iyi gelir " şeklinde bir önerinin yerinde olacağı söylem.
neoliberal-şeriatçı bloğun artık kabak tadı veren sahte demokrasici sloganı.
unutmasınlar ki hepsi 12 eylül askeri rejiminin çocukları. yatıp kalkıp dua etsinler.
(bkz: 80 de biz ufaktık şimdi siz ufaksınız)
sivil toplum mantigindan uzak militarist zihniyetin anlayamayacagi hareket.

bir maca bakip cikacagiz slogani ile erivana gidip maca katilmislardir.
minik şeriatçı sözü. farkettik rahatsızlığı da çözemedik. nörolog gerekli sanırım.
bunlardan biriyle karşılaştım, fettullahçı çıktı. Fetoş kadar ağladı sanki, acıdım.
genç sivillerin sloganıdır.
aydın, özgür fikre değer veren, yaşasın halkların kardeşliği sloganını benimseyen, hiçbir iktidarın oyuncağı olmayan, emperyalizmi reddeden insanlar da, bu iktidar şakşakçısı modern emperyalist aygıttan rahatsızdırlar.
toplumun militarist, elitist ezbercilikten yavas yavas sıyrılmakta , bezmekte oldugunu gösteren slogan.
türkiye ye olan güvenin ümit ışıgı harekettir. 1 mayıs ta taksimde açtıkları pankartla, polisle çatışmaktan başka bugüne kadar kanlı 1 mayıs ın hesabını sormayı kesinlikle düşünmeyen sendika agalarına, derin güçlerle kol kola girmiş sendika agalarına, ergenekon destekçisi sendika agalarına tokat atmıştır. onların açtıgı pankarttan sonra, kanlı 1 mayısta o pencereden ateş eden muvazzaf binbaşının kimligine kadar açıklanmıştır tvlerde, tartışılmıştır.
türkiye komünistleri satılmış ve işbirlikçi oldukları için akıl edemezler neyin nerden hesabını soracaklarını, iyi niyetli bile olsalar o kadar çalışmaz kafaları, önde gidenleride zaten bunları kelle hesabı pazarlamştır bir yerlere, komüisttirler ama, ergenekon operasyonu olan kanlı 1 mayıs ın onlar için anlamı sadece taksimde yürümek ve yeni yeni ergenekon operasyonlarına malzeme olup ülkeyi germektir, kimin adına yürüdünüz o gün, bilen varsa 1 adım öne çıksın, hesabınız kimle?
(bkz: genç ulemalar rahatsız) ı da vardır mutlaka, kimileri rahatsız olup duruyor yahu, gerek rahat olun gençler.
eğitim sisteminde bize yalan yanlış öğretilen bilgilere karşıyız.yalan tarih, yalan ya da darbecilerin işine gelen tarih...

bahset tarih balığın çıktığı kavaktan.( necip fazıl kısakürek-destan)
baronun yaptığı eyleme karşılık taksim de " darbeci baro taksime hoşgeldin " pankartını açan kişilerin kendileridir genç siviller.

gencsiviller.net
genç siviller rahatsız demokrasi şampiyon tezahüratını atmak istediğim oluşum. bir tür raharsızlık rehabilitesi birlikteliği.
taksim de darbe suikastçılarının zamanında ateş ettikleri yerden pankart açan cesur ve rahatsız gençlerdir. ancak kafadan rahatsız biri buna cesaret edebilir. takdire şayan bir harekettir.

çok cesur hareketler bunlar
(bkz: genç militaristler)
Taksim'de 1 Mayıs'ta The Marmara Otel'inden aşağıya sarkıttıkları "Buradan ateş edenler bulunsun" pankartı, gene taksim'de Baro'nun Ergenekon'culara destek mahiyetinde yürümesinin üzerine gene aynı yerden "darbeci baro taksim'e hoşgeldin" diye pankartı vs. Genç Siviller'in unutulmaz eylemlerinden bazılarıdır.

Bu adamalar o'cu bu'cu olmadan inandıkları doğrultuda gidiyorlar. Lakin bunlara soros'çu, akp'ci diyen bazı alıngan ve içerlemiş insanlarda bulunmaktadır. Ancak onları tanıdığınızda içlerinde Başı kapalı kızın da olduğunu, Kürt kökenli insanların da olduğunu, beyaz türk dediğin insanların da olduğunu görüp haa demek ki bunların birlikteliği sadece ortak amaç doğrultusunda olduğunu anlayacaksınız.

Türk Demokrasisine açılan güzel bir pencere olarak görüyorum ben "Genç Siviller"i. Mustafa balbay'ın kaleme aldığı "genç subaylar rahatsız"a tepki olarak doğmuş olup kendi gelişimin sürecini tamamlayarak bu günlere ulaşmıştır.

Taksim'deki bürolarının penceresinden beyoğlu'ndaki kiliseyi gördüğümde daha bir farklı oldum. Her fikre ve inanca sahip adamların büroları bile kilise'yi görüyor. Daha bir güzellik katmış bence ofislerine.

Sadece istanbul'da olduklarını öyle Türkiye'ye yayılmak gibi bir düşüncelerinin olmadığını Yıldıray Oğur'un ağzından duymuş olmakla beraber aslında ülke çapında yapacakları yayılma sonrası özellikle Anadolu'DA Sesini çıkarmak isteyen büyük bir kitlenin onları beklediğini düşünmekteyim.
(bkz: yine neyiniz var aq)