hayatın ebesinin damının ta kendisidir. şimdi şöyleki; insanlara ara ara garip geliyor ama yinede öyle bir olguki kendine tekrardan alışırabilip, içine çekebilimektedir hayat dedikleri.ilintili bir bkz la da açıklamak gerekirse (bkz: hayat ne garip vapurlar falan)*
bazı küfürler efendim çok garipler ama biz onları kullanıyoruz. Mesela "dalyarak". Bu nasıl bir küfürdür anlamış değilim. Küfür edildiği anda insanın beyninde canlanmalı ama bu canlanmıyor. Aklıma dal geliyor, yarak geliyor, denize dalan insanlar geliyor, yarak geliyor sonra yine dal... Hayat çok garip.
Aşık olmak. Düşünsenize, tamamen yabancı birine karşı öyle şeyler hissediyoruz ki öl dese ölecek gibi oluyoruz. Babamızın oğlu öl dese "Siktir git" deriz mesela...
sokak köpekleri.
lan bakıyorum dışarıya gündüz çil yavrusu gibi heryerdeler.
gece bakıyorum hiçbiri yok. yani nerde uyuyor bunlar amk. hiç rastlamadım. çok garip.
önceden her mahalleye bir deli düşermiş. şimdi nadir görüyoruz. eve mi kapatıyosunuz imha mı ediyosunuz mahalleler mi büyüdü nerde bunlar dedirten garipliltir.
50-60 bin lira verip kapak jantlı araba sahibi olmak. audi, bmw gibi markalarda bile rastlıyoruz bu duruma. en düşük versiyonu olsa bile 25 bin euro verip (ki az para değil) kapak jantlı araba alıyorsun. arabada hiçbir şey yoksa o parayı iskeletine ve dört halkaya mı biçiyorlar o zaman.
selvi boylum' filminde kadir inanır'ın kamyonu ile konuşması sohbet etmesi ve tabiyki bir süre sonra türkan şoray'ında bu garip sohbete katılması.. son derece gariptir ama kimse çıkıpta bunu garipsememiştir, kamyon cevap bile veremiyor halbuki.