Birbirine çok benzeyen, bazen içiçe olan iki kavram. Aslında aynı değil.
Birini güzel olduğu için sevmezsin, o sen sevdiğin için güzeldir. Bunun adına da güzel sevmek diyorum ben.
Gönül verdiğin adam güzeldir, bu konuyu zaten tartışmayalım.
Sizde onu bir zahmet güzel sevin. Yüzünü avuçlarınızın arasına alın, gözlerine gülümseyerek bakın, göğsünüzde yatırıp, varlığına binlerce kez şükredin.
Kırmayın, dökmeyin, yıpratmayın, üzmeyin ve en önemlisi, kaybetmeyin...
Güzeli sevmek kolay olsa da güzel sevmek herkesin yapabileceği bir iş değildir.
Güzeli sevmek çoğu zaman hoşlantıdan kaynaklı yanılgıdır, bir çift göz ve belki azıcık hormon yeterlidir. Kötülüğünü istemezsin belki yine ancak fedakar olman onu elde edene kadar geçerlidir.
Güzel sevmek ise tertemiz bir kalp gerektirir.
Güzeli de, çirkini de sevebilirsin. Masumiyet timsalidir. Her kötülükten sakınırsın, yeri gelir kendini dahi ikinci plana atarsın onun için. Fedakarlık karakterine işler. O sevgi varolduğu sürece.
