futbolcuların gerek röportajlarında, gerekse kulüp internet sitelerinde rastladığımız 'hobileriniz neler' sorusuna verdikleri fiks cevaplardır.
genel olarak baktığımızda, müzik dinlemek, araba kullanmak, playstation oynamak üçgeninde dönen bu hobiler; futbolcuların maç sonrası klasik özensiz demeçleriyle de aynı paralelde.
'adamların kafasını kaldıracak vakti yok, bir de enteresan hobilerle mi uğraşacaklar' diye sorabilirsiniz. buna cevap veremem.
aynı şekilde 'toplumun geneli zaten böyle, hobileri sorulunca müzik dinlemek, kitap okumak gibi klasik örnekler verir herkes' diye de üzerime gelebilirsiniz. buna da cevap veremem...
dvd izlemektir en yaygını.
deplasmanlara, oraya, buraya giderler. bolbol zaman, ne yapsınlar tabi.
ayrıca kitap okumazlar, o kadar boş zamanı kitap okuyarak geçirseler * futbolcu olmazlardı zaten.
müzik dinlemek, okumak, top sektirmek, otel kaçamakları yapmak olabilir. okuyan futbolcular da vardır. eski gol kralı eskişehirsporun unutulmaz golcüsü fethi heperanadolu üniversitesinde profesör olarak görev almaktadır. istanbul il milli eğitim müdürü ata aksu da eski bir futbolcudur.
Futbolcuların değişmez hobisi şu sıralar yonja sitesi olup,alternatiflerini de epeyce değerlendirmektedirler.E öyle ya,adamlar habire kampta,deplasmanda..Ellerinde,pardon dizlerinde laptopları,eğlenecekleri her şey internette..Onlar da bu şekilde sosyalleşiyorlar ne yapsınlar?Zor zanaat futbolculuk.
bir defans oyuncusu olmak fakat markaj yapamamak. (bkz: servet çetin)
maça küsmek. (bkz: hakan şükür)
gol yemem sörf yerim deyip geleni içeri almak. (bkz: rüştü reçber)
maçta sağa sola saldırmak. (bkz: hasan şaş)
kamera yakım çekim yaparken rakibe küfretmek. (bkz: emre belozoğlu)
türkiye ligine gelince cıvıtmak. (bkz: yabancı oyuncular)