her köşebaşında hazır kıta bekleyen abilerdir, sinsice pusarlar ve biri denklanşöre basıvermeye dursun, yırtık dondan çıkan şey gibi araya girmeyi kendilerine borç bilirler.
elinde fotoğraf makinesi olan şahsın, inatla adamın aradan geçmesini bekleyip deklanşöre bastığını düşündüğüm hede. hayır arkadaşım burnunu makineye yaklaştırmadan bi etrafına bak, gelen geçeni kolla. bi 10 metre çapında kimse olmadımı yumul makineye. ha her kim ki o saatten sonra koşup, yetişip aradan geçer, bırak geçsin o zaten. haketmiştir o.
bu fotoğraf çekerken "inadına aradan geçen adam" da olabilir.
ülkemiz insanının yarısından fazlası aptal değil bence sinirlidir.(sinirli diye yırttınız hadi manik-depresif insanım).
neden mi?
aylar önce, izmir'in herhangi bir yerindeki bir restoranda, arkadaşımın ardından tuvalete "kontrol" için giren güzide işletmeci, arkadaşımın fazla kağıt kullandığını iddia ederek "sinirlenip" yirmi ytl'lik hesaba ( bu arada yemekler de beş para etmezdi) kendi kendine kırk ytl hesap biçmiş sinirimizi bozmuştu. ( tabiki kırkı ödemedik. nasıl sıyrıldığımızı sormayın arık canımmm!..)
bir de, daha bir hafta bir cevapsız çağrıma geri dönmüştüm;
wolfie; "...iyi günler bir saat önce beni aramışsınız? telefon listemde yoksunuz. çıkartamadım?" demiştim.
deli kadın; "...neeeeyyy? liste?... neyyy? ben seni nereden arayacağım lan! manyağa bak bee!@?*&%+^'!" diye hömkürdü.
sonuç; ülkem insanının yarısından fazlası "sinirlidir" (çok kibarımdır). bu nedenle (daha şahit olmadım ama...) ileriki zamanlarda arkadaşlarımın fotoğrafını çekerken aradan bir amcamızın " s.kmişim fotoğrafını da ha! kaldır lan onu! s.ktir! liberal ancık!" diyerek, yavaş yavaş önümden geçeceğine eminim. (sabırsızlıkla bekliyoruz efenim...)