bugün

bir romandan uyarlanmış az önce izlediğim film.

soyundukları sahnede ağladım, ağladım uzunca. dramatik sahnelerin etkisi geçer, bunların değil. günümüzde flört dalgalarıyla uğraşırken, yok neremiz güzel, yok neyle daha cool olurum derken karşımıza çıkan insanları sevmeyi ve hayatı yaşamayı kaçırıyoruz.

''dokunuş
ilk iletişim yöntemimiz
güven, korkusuzluk, huzur
hepsi nazikçe okşayan bir parmağın ucunda
veya dudağın yavaşça yanağa değişinde
mutluyken bizi bağlar, korktuğumuzda destekler,
arzuladığımız ve aşık olduğumuzda bizi heyecanlandırır
nefes almak için havaya ne kadar ihtiyaç duyuyorsak
sevdiğimizin dokunuşuna da ihtiyaç duyarız
ama dokunmanın önemini hiç anlayamamıştım, onun dokunuşunun
sahip olamayana kadar.''
''dokunuş
ilk iletişim yöntemimiz
güven, korkusuzluk, huzur
hepsi nazikçe okşayan bir parmağın ucunda
veya dudağın yavaşça yanağa değişinde
mutluyken bizi bağlar, korktuğumuzda destekler,
arzuladığımız ve aşık olduğumuzda bizi heyecanlandırır
nefes almak için havaya ne kadar ihtiyaç duyuyorsak
sevdiğimizin dokunuşuna da ihtiyaç duyarız
ama dokunmanın önemini hiç anlayamamıştım, onun dokunuşunun
sahip olamayana kadar.''
duygusal ve akıcı bir film. bol bol ağlarsınız. akciğer rahatsızlığı olan 2 gencin aşk hikayesi anlatılıyor.
ıt is a billiard pool cue about five feet.