son sahnesinde o ne lan dedirten pipiyi göstermesini gereksiz bulduğum film,lakin fil içeriğine dokundurma yapmışsa da konuya olan alakasızlığıyla kendisinden puan kırdırmıştır.
güzel bir film. az önce izledim. depresyona girenlerin izlemesini tavsiye ederim. en azından içimde böyle biri vardır benimde diyerek avutabilir kendini.
çok gaza getirdi bu film beni. gavur olsaydım oğlumun adını ''tyler durden'' koyardım. heheh....
akşam saatleri evde akşam yemeği için bir şeyler tıkıştırmakla meşgulum, elemanlar geldi, baba deli bir film var sonunda dumur oluyorsun, sen bile tahmin edemezsin o kadar, etmeyin eylemeyin olur mu öyle şey kim şahit olmuş ki buna dememe pek aldırmadan kolumdan tuttukları gibi sinema salonuna, film biraz ilerlemişti ki ulan bu adam aslında kendisiyle dalaşıyor la deyiverdim. filmin sonunda küfürler, ulan senle sinemaya gelenin demeler felan, gene burnum bir karış havada eve doğru yürüdüm, akşamın serin rüzgarı gururumu okşayıp duruyordu.
sisteme isyan eden görsel felsefe...
akla geldimi izlenmesi gereken film..
filmdeki replikler unutulmaz..
film son karesinde kısa bi pornografik görüntü var.
milletin felsefi yonunu bizim ise kavga kismini ornek aldigimiz filmdir ki soyle bir ornek ile aciklayabilirim bunu : filmden ciktiktan sonra ben ve bir turk arkadasim araba hurdaligina gidip birbirimize kafa kol dalmaya basladik hatta arkadas hirsini alamayip bacagini arabanin on camindan iceri soktu dikis attirmak zorunda kaldik neyse yurda dondugumuzde ise bir hindu bir ve bir cinli arkadas film hakkinda; a burada sence de bilmem ne sistemine atifta bulunmamis mi diye tartisiyorlardi..boyle de bir filmdir iste..
Dünyanın yapılmış en güzel kült filmlerinden biri.içinde çok fazla felsefe de barındırıyor aynı zamanda.Film bittikten sonra insanın dövüşesi geliyor alimallah.Bu yüzden zaman zaman sakıncalı bir film de olabilir.
Filmin son sahne soundtrack'i için: (bkz: The pixies-where is my mind)
her hafta medikal terapi amaçla kullandığım yüksek dozda gaz veren bir tür ilaç.
bu filmi bu kadar güzel yapan taraf sadece ve sadece filmin her repliğinin altından derin anlamlar çıkması. adam sana ya "anaaaam aslında burda bu böyle olduğu için böyle demiş de bunu o yüzden yapmış laaaa." tepkisi verdirtiyor, ya da "hay ağzını öpeyim tyler abi. hepimiz aslında dans eden dünyanın boklarıyız. sahip olduklarımızbızızı..... ben birey......kim.....kapital???.....tanrı beni sevmiyo....ühühüüüü...evet doğruu....gelsin, sistemi dövdürtcem dayıma...görceksin sen olm..." gibisinden dışavurumlarla bizi bizden alıyor.
o değil de yaklaşık bir ay önce para biriktirip çok beğenerek aldığım ray ban gözlüğümü çaldırdım. bi an bi kan beynime sıçradı. annemi aradım sevgilimi aradım; "ama onlar birer tyler durden değildi."
açtım fight club'ı izledim. psikolojik destek ünitesi niyetine okudum filmi. bu yazı gözlüksüz geçiricem. gözlük ne ki lan. sonuçta sahip olduğum bir şey bana sahip olamayı bırakmış, ben peşinden mi koşacağım onun der bırakırım ağlanmayı.
bu film hayatta aldığınız her darbenin ardından izletebileceğiniz ve size yardım edebilecek tek film. başka tanımam üstüne.
bu adamin evi yaniyor, arkadas canlisi, dost asigi baska bi abi gelip bunu evine aliyor tamam mi? onu nasil anlatsam, bu abi de heryerde oynuyor, snatch desem, turk degil cingene olan. boksor. hatirlayamadin mi? birak onu, hektor'u oldurup truva atiyla surukleyen herif var, hah iste o abi. film bu adamin dostlugu uzerine aslinda. kendisi zaten derme catma evde yasiyor, kompleks yapmiyor, evi yanan dostunu da evine aliyor.
ve bir kiz var filmde, evinde dildosu var kocaman, valla baska bisey hatirlamiyorum, evinde kocaman bi dildo vardi iste. bir kiz baska nasil anlatilir ki hem?!
film bunlardan ibaret. iki abi ara sira kavga ediyor, barisiyorlar sonra falan. dostluk, kardeslik baki kaliyor.
yalniz filmi cekenler sonunu iyi baglayamamislar gibime geldi. yani isi fantastik olaylara dokmusler. zaten fantastik sevmem, izlemedim o tarafini.
izleyen birçok kişinin kurulan düzenin birer oyuncusu olduğunu anladığı yapıt. evet hepimiz görünüme önem veren, marka ayakkabı, parfüm veya giysi alan kişileriz. birer kuklayız, ve arkamızdaki kişinin ellerinin şeklini alıyoruz. *
bir grup icindeki kesin inanclarin ne hale gelecegini, insani nasil zombilestirecegine de deginen harika bir filmdir. underrated olmustur bana gore, kiymeti az bilinir.
filmi bilmem kaçıncı izleyişimden sonra aklıma takılan,yıllardır alakalı alakasız her yerde söylediğim, bazen tam yerinde kullandığım, bazen de insanların yüzüme salak salak bakmasına neden olan, ama bir türlü vazgeçemediğim cümleyi içinde barındıran, roman, film, başyapıt,şaheser...
eğer entelektüel olarak fazla bilgi sahibi olmayan arkadaşlarınıza 'bakın süper bi film aldım, bayılacaksınız' denilerek izlettiğinizde ilk 30 dakikasına dayanamayarak 'yaow aç bi dövüş filmi izleyek, bu ne yarım saattir konuşuyo' diye tepki almanıza neden olacak harika film.
edit: 'entellektüel' kelimesinin doğru yazılışı 'entelektüel' şeklindeymiş. saygılarımla.
filme testesteron-erkeksilik penceresinden bakacak kadar kapasitesiz insanların günde 3 defa izleyip filmin derinliğini anlamalarını rica ettiğim mükemmel denilebilecek, kusursuza yakın film. hatta kusursuz lan bu.