mussolininin kurduğu ideolojiye bağlı insanlar. fasci kelimesinden geliyo, romada otoritenin, devletin sembolü olan bi çeşit baltadır fasci, mussolini de bu sembolü kullanmıştır ideolojisi için.
duşüncesini zorbalıkla, kaba kuvvetle kabul ettirmeye çalışanlara denir.
sol, sağ farketmez.
sonucta fikir veya olgu, kaba kuvvet kullanarak, yıkarak, öldürerek kabul ettiriliyorsa icinde faşizm içerir. (ben böylelerini bir yerlerden hatirliyorum ama, allah allah nerden acaba.
haydi arkadaslar. giyin beyaz gömlekleri, siyah ceketleri...
asla ve asla anarsist insanlarla kiyaslanmayacak kisilerdir. gercek bir anarsist olmak için bakunin'i kropotkin'i yiyip bitirmek, bu insanlarin ortaya koydugu dusunceleri kendi fikirlerinle yogurmak gerekir. ancak bir insanin fasist olmasi için hiçbir bilgi birikimine ya da muazzam fikirlere ihtiyaci olmaz. gene de gunumuzdeki apolitik insanlar, belki de tarafsiz olmak adina sagi ve solu esitleme cabasina girerler.
faşist senin benim gibi insancıl düşünmüyor ki güzel kardeşim ona insan gibi davranasın. faşiste insan gibi davranmayacaksın, hak ettiği gibi davranacaksın. yoksa o iktidara geldi mi ilk yapacağı şey senin kelleni almaktır, bunu bilesin. tarih devrimlerle doludur, sen onu devirmezsen o gelir seni devirir. nietzsche' nin bi lafı var;
- canavarlarla mücadele eden kişinin kendisi bir canavara dönüşmemelidir.
ben biraz bu konsepte öfke sosu da ekliyorum. sedat peker' e gitsen insan gibi birşey anlatmayı denesen nolur? ağzını yüzünü kırar senin. ondan o senin ağzını yüzünü kırmadan, sen onunkini kıracaksın. faşist kurtçuklara acırsan, nihal atsız amcan mezardan tokmaklar seni.
diğer bütün -ist lerden farklı olmayan insan türüdür. bu ırk ayırır, diğerleri de başka şeyler. bir şeyi körü körüne savunur diğerleri gibi. ilk bakışta harfler ve manalar farklı gibi gözükse de aynı bokun lacivertidir. hayatındaki diğer olasılıklardan vazgeçmiş tek bir şeye yönlenmiş olandır.
tanımını bilmeyen bir çok çakma özgürlükçü tarafından balkonuna bayran asanların, ne mutlu Türk'üm diyenlerin, milliyetçiyim diyenlerin maruz kaldığı ihtamdır.
eğer ki emperyalizme karşı olmak, yabancıların toprak almasına karşı olmak, ulusalcı veya milliyetçi olmak, balkonuna bayrak asmak ve ne mutlu türk'üm sözünü büyük gururla söylemek faşistlikse öyleyse ne mutlu faşistim diyene!
insanların kategorize edilmesi; normal şartlar altında yanlış ve insana yakışmayan bir eylem olmakla birlikte, konu faşist bir insan olduğunda, bu durum olağan karşılanabilir zira, faşizm bir ideoloji olarak insan olmanın temel nitelikleri ile çelişen özellikler taşır.
öyle ki, faşist ideolojiyi salt kendi çıkarları için benimseyen insanlar; kurmak istedikleri sömürü düzeninde, kendilerine karşı gelen insanları saf dışı bırakmak için kendi sempatizanlarını gözlerini dahi kırpmadan feda edebilirler.
bu temel savdan hareketle faşistler temelde üç kategoride incelenebilirler;
birinci kategoriyi;
aslında faşist olmayıp, gerçekten faşist olanların kulu,kölesi,emir eri,vurucu gücü vs. olan, düşünmek ve sorgulamak yerine, uygulayıcı kişiler oluşturur ki, makbul olanları; iyi dolduruşa gelenleridir. vatan millet sakarya üçlemesi akabinde kükremiş sel olur, kendilerini aşıp, bendlerini çiğner taşarlar. aslında, kendilerini bir bok sanan ve faşist damgasını en çok yiyen zavallılardır. biz bunlara kısaca; it diyoruz.
ikinci kategoriyi;
birinci kategoriden seçilmiş, biraz aklını kullanma, örgütleme, provokasyon ve eylem planları hazırlama yetisine sahip ve daha sonra bu konularda özel eğitimlere de tabi tutulan kişiler oluşturur. smith-wessonşarjörü gibi kolay doldurulup boşaltılanları makbuldür. osuruktan teyyare payeler(şef,lider,ağabey gibi)verilmek, ceplerine biraz para ve/veya yataklarına sarışın fahişeler konulmak suretiyle maşa olarak kullanılırlar. başarılarına ve performanslarına bağlı olarak, kremalı pastadan olmasa dahi üzerindeki çilek, vişne veya muzlardan nasiplenebilmeleri mümkündür. insan olarak mutasyona uğramış türdür. her ne kadar onlar da gerçekte faşist olduklarının bilincine varamamış olsalar ve kendilerini kahraman gibi görseler bile, biz bunlara kısaca; faşist diyoruz.
üçüncü ve son kategoriyi;
geri planda tezgahını kurmuş, hitler ve mussolini gibi enel hak diyen psikopatistisnaları dışında faşizan bir eylemle ön plana çıkmayan, çarkları ulusal ve/veya uluslararası sermayenin gücü ile dönen, medyada; layıkı veçile barışsever, yardımsever, insan ve doğasever görünen, gerçekte; şahsi çıkarları için tümünü bir çırpıda yok edebilecek kadar gözlerini hırs,para ve kan bürümüş, insanın; sırf onları yok edebilmek için faşist olasının geldiği ağababalardan oluşan, kremalı pasta paylaşımcısı tür oluşturur. kâh silah, kâh uyuşturucu, kâh insan tüccarıdırlar. öylesine güçlüdürler ki, çıkarları için sistem kurar sistem yıkarlar, devlet kurar devlet yıkarlar, yeni ırklar yaratmaya var olan ırkları yok etmeye uğraşırlar. faşizmin metastaz evresinde olduklarından kemoterapi de sonuç vermez. biz bunlara kısaca; azılı faşist diyoruz.
dünya savaşları esnasında ortaya çıkan, özellikle Adolf Hitler başkanlığındaki nasyonal-sosyalist düşüncenin baş gösterdiği aşırı milliyetçilik,antikonünist ve oldukça otoriter bir politik sistemdir. aynı düşünceyi paylaşmayan insanlara saygı yoktur.
bölücülere ve şakşakcılarının yaptıklarını ve konustuklarını görünce insanın aklına kötüden giren düşünce.Acaba bunları yok etmek için benito mussolini gibi biri mi lazım bize.
milliyetçilik anlayışının yerini almıştır ülkemizde. yani artık milliyetçiler de potansiyel bir faşisttir. zaten bir ırkı yüceltmekle, bir milleti yüceltmek arasında pek bir fark yoktur. kimsenin kimseden üstün olmadığını, dünyadaki tüm halkların eşit olduğunu anlayamayan insanlardır faşistler, milliyetçiler. kendi kör karanlıklarında debelenedursunlar, biz insana insan olduğu için değer vermeye devam edeceğiz.
korporatist temele dayali milliyetci otoriter bir rejim kurulmasini destekleyen, fasizm yanlisi kisi. komunist gibi dine, tanri'ya, milli mefkureye ve degerlere dusman degil, bilakis insani insan yapan bu mefhumlarin varligina ve gerekliline inanmistir. cunku bilir ki gecmisini ve milliyetini inkar eden, o'nu kucumseyen soysuzdur, pictir.
ayrica bireylerin kisilik yapilariyla siyasi duruslari arasinda nasil bag kurulmaktadir anlamak mumkun degil. ne yani butun fasistler psikopat, manyak, cani ruhlu kimselerdir de, komunistler, yobazlar, liboslarin hepsi sutten cikmis ak aksik kabilinden mulayim kimseler midir ?
sözlük küfürleri arasında hızla yükselişe geçmiş olan tanımladır.
akp ye giydirirsin, tüh faşist.
türk olmak şereftir dersin, tüh faşist.
tanım yaparsın, tüh faşist.
çabuk tüketmenin, popüler kültürün bir yansıması olsa gerek son dönemde
artan "faşiisssttt" diyerek haykırma furyasıda.
sanırım moderasyon artık "faşist" denilince çaylak yapmaya başlayacak.
sadece insanları ırkına, diline dinine göre ayıran totaliter tipler değildir bunlar..
bu dünyada bitkiler ve hayvanlar da vardır, bizim gibi onların da bu yerde yaşam hakları mevcuttur. keza, onlar olmasa afedersiniz boku yemiştik. şimdi gelelim konumuza, ormanı devlete karşı atraksiyon olarak kesenler, fok balıklarının kafasına vurup vurup kürk yapan tipler ne oluyor?. buyrun, siz karar verin.
(bkz: yemişim ırkını)
devletin, kurumları ve kurucusuyla kutsal sayıldığı, güya toplumun hayrı için ferde kıyılabilen, devletin piyasalara narh koyduğu, mahkemelerin ve üniversitelerin esir tutulduğu, elitler oligarşisinin her şeye hakim olduğu, totaliter devlet rejimidir. amma Türkiye de faşist dedin mi 1940'larda ismetciler, bugün ise ülkücüler akla gelir.
bir de gizli faşistlik vardır. aslında faşizmin yarattığı apolitik gibi görünen ama aslında son derece bir şeylerin yanında yöresinde olan insanlarda görülendir. onlar kimseyi toplama kamplarında sabun yapmaktan bahsetmezler, kimseye karşı savaşmazlar görünürde, ama toplum düzenini(!) bozanları yahut bozmak isteyenleri yahut hayal ettikleri gibi(!) yaşamayanları, toplumun içinde dursunlar, topluma ayak uydursunlar, herkes gibi olsunlar isterler. (burada herkes, ideal resmi ideoloji insanlarını kapsayan bir herkes'tir. gerçek herkes değildir. )