fazıl say ı sevmiyoruz

entry115 galeri1
    40.
  1. sadece yobazlar tarafından değil, yobaz olmayanlar tarafından* da desteklenen bir önermedir. evet dostum ben bedri baykam atatürkçüsü değilim, atilla ilhan atatürkçüsüyüm. böyleyken de kalkıp kendi halkını aşağılayan bir adamı sevmemi bekleyemezsin. zaten monşerlerden başka seveni olmayan adam da halkın sanatçısı olamaz. tepinse de ezik tribi atsa da bu böyledir. bence en iyisi kendisi gidip paris'de yaşasın. hem o kurtulur hem biz.

    paris sizin olsun istanbul bize yeter demiş atalarımız.

    (bkz: gule gule fazil say)
    3 ...
  2. 39.
  3. akp muhalifi isen hedeftesin, akp karşıtı isen boku yersin, akp'yi eleştirirsen faşist saldırılara karşı oklar üstüne gelir ifadelerini kanıtlayan ezik bir sitemdir.
    dünyanın önde gelen üstatlarından * birini zaten yobaz kafalardan sevmesini beklemek hata olur.
    0 ...
  4. 38.
  5. Böyle bir başlık bile girmek hata.**
    Seviyorum ve severek dinliyorum.
    0 ...
  6. 37.
  7. 36.
  8. teflon sanatcılardan usandık, sanatcı eger aydınsa sosyal problemler karşısında milletinin yanında hatta önünde yer alır, fazıl say gibi kanımca (hakettigi ünvanları saymaya gerek yok) popülist zurnaların, bir takım odaklara malzeme vermek ve kendisini popüler yapıp gündemde yer edinmek için yaptıgı girişimlerdir, şimdi burada bir takım faşist tandanslı ulusalcı tiplemeler diyecekler ki fazıl say ın ne reklama ihtiyacı olabilir, işin durumu öyle degil, burada söyledigi sözler, siyonist medya tarafından dünyaya türkiye de muhafazakarlar baskı yapıyor iktidar eliyle diye lanse ediliyor, aydın dogan vergi cezasını yiyince aynı odaklarla dünyaya zırlamadı mı?
    1 ...
  9. 35.
  10. 34.
  11. 33.
  12. (bkz: meyve veren ağaç taşlanır)
    adam türkiyeyi yurt dışında gayet medeni bir şekilde temsil ediyor, ama bunu yapan her başarılı kişiye yapılan kendisine de yapılıyor.
    1 ...
  13. 32.
  14. sanatın ne olduğunu bilmeyen, bildiği tek sanat(!) dinlediği şarkıcılar olan, fazıl say'ın türkiye'yi dünya'da en çok tanıtan sanatçı olduğu ve dünya çapında ne denli üstün bir değer sayıldığı konularından bihaber olan aklıevvellerin, "biz kıymalı börek sevmiyoruz" tadında söyledikleri, kendi aralarında eğleşmekten başka bir işe yaramayan cümle.

    Siz biliyor musunuz; fazıl say, 5 gün üst üste bir şehirde kalmıyor, biliyor musunuz, her yıl ortalama 250 konser veriyor dünya'nın değişik ülke ve şehirlerinde? Aldığı ödüllerin ve çıkardığı cd lerin (ki çok kısa sürede tükeniyor yurtdışında) sayısız olmasıyla beraber, müthiş piyanistliğinin yanında yine müthiş bir besteci olduğunu biliyor musunuz? bunlar fazıl say'ın sanatçılığının yaratıcılık ve yorumculuk yönlerini ortaya çıkaran özellikler.

    Ülke için yaptıkları ise sanatçılığının diğer yönünü ortaya koyuyor. Fazıl say, o kadar işinin arasında, türkiye'deki neredeyse her ilde birçok okulda, özellikle ilkokullarda resitaller veriyor, söyleşiler yapıyor öğrencilerle. Hiçbir maddi beklentisi yok. tek istediği, evrensel müziğin öneminin küçük yaşta kavranması, çocukların düşünsel ve ruhsal gelişiminde müziğin ve diğer sanat dallarının ne kadar önemli olduğu bilincini aktarabilmek.

    Bunun yanında toplumsal olaylara duyarsız kalmıyor. sivas katliamını anlatan "metin altıok" ağıtı bunun en büyük göstergesi. Ülkenin değerlerini unutmuyor, unutturmamaya çalışıyor. "nazım" oratoryosu ve aşık veysel konulu eserleri, bunun en büyük kanıtı. ülkesini çok sevdiği ve geleceğini tehlikeli gördüğü için de sitemini dile getiriyor. bütün yönleriyle gerçek sanatın ve sanatçının ne olduğunu görebilenler görüyor, göremeyenler de rober hatemo dinlemeye devam ediyor.

    siz en iyisi "ıspanaklı börek" yiyin.
    1 ...
  15. 31.
  16. fazıl say' ın yurtiçinde ve dışında başarılı olduğu ve türkiye' yi olumlu temsil ettiği gerçeğini değiştirmeyecek hissiyat. bazılarının işine gelmeyen fikirlerini beyan etmesi sevilmemesine neden oluyorsa ona da itirazı olmaz büyük ihtimal.

    (bkz: tavşan dağa küsmüş dağın haberi olmamış)
    3 ...
  17. 30.
  18. matbaa'yı şeytan icadı diye kullandırmayan zihniyetin sevmesini zaten ummadığım müzisyen. son zamanlarda ülkesinde hoşuna gitmeyen olayları yüksek sesle söyleyebilen bir sanatçı.

    yüksek sesle söylediği şeylerden rahatsız olmalarının gayet normal olması neden şaşırtır insanları bilinmez. zaten hoşlanacağınız şeyleri söyleseydi çaldığı enstrümana bakmaksızın severdiniz değil mi pazarcılar? o sizin gibi allahını kitabını vatanını satmıyor diye sevmiyorsanız buyrun sevmeyin. çaldığı enstürmandan, sanattan anlamıyorsunuz diye üzülmeyin, dünya üzerinde ki hiç bir çift tırnaklının bunu anlamasını da beklemiyoruz. haaa siz pazarlamayı bırakın. herkes işine gücüne baksın. gerisi sadece hoşlanma hoşlanmama olarak kalsın.
    0 ...
  19. 29.
  20. "fazıl say'ın farklılıklara tahammülü yok, o yüzden sevmiyoruz. zaten yaptığı sanat da bi halta benzemiyor, farklı bi şey, ben sevmem öyle farklı şeyleri" demiş, bu açıklamanın sahiplerinden bir veya birkaçı.
    0 ...
  21. 28.
  22. 27.
  23. 26.
  24. ülkesinde ki farklılıkları kendi yaşamı,kendi ideolojisi için tehdit olarak gören, bu yüzden kendi muhteşem sanatçılığından(!) ülkesini mahrum bırakacağını söyleyerek biz sanatseverleri tehdit eden yurt dışana kaçan bir insanı sevmek için tek neden bulamamaktan ötürü sevmemektir hatta iğrenmektir.
    1 ...
  25. 25.
  26. 24.
  27. nasıl sevmezsiniz yahu denilecek cümle . halbuki bu çocuk hem laik , hem akp düşmanı hem de piyano çalıyor . ha pardon bir de şey vardı . ilerici , demokrat , aydınlık , cumhuriyetçi . fazıl sayı sevmeyenin iddaada kuponu tutmasın inşallah .
    1 ...
  28. 23.
  29. sanatını güzel ifşa ediyor ama siyasi söylemlerinden dolayı hiç sevmediğim biridir. sen sanatçısın sanatını yap yeter siyaset senin neyine?
    1 ...
  30. 22.
  31. 21.
  32. sanatı için olmasa da kişiliği için sonuna kadar katıldığım önerme. ikide bir çıkıp saçma sapan konuşmalar yapmamasını ve sadece piyano çalmasını dilerdim. bu şekilde hayal ettiği saygıyı görebilirdi. ama o sahip olduğu yeteneği mütevazılıkla taşımayı bilemediği için hiçbir zaman cenazesinde koskoca bir milletin ağladığı sanatçılardan olamayacak.
    2 ...
  33. 20.
  34. piyano bizim milli çalgımız değil diye düşünülerek söylenmiş olabilecek cümle. futbol da bizim oyunumuz değil, pop müzik de bizim değil. gitarı da kemanı da biz bulmadık. hepimiz yağlı güreş yapmalıyız. hepimiz mehter marşı eşliğinde dans etmeliyiz sadece. belki o zaman bu kesim mutlu olabilir.
    5 ...
  35. 19.
  36. 18.
  37. (bkz: doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar)
    karanlıkta yaktığı kibritle gözleri kamaştırdığı için kötü olan biridir kendileri. oysa karanlıkta kaldığımızı bize hatırlattığı için kendisine minnetar olmalıyız. anlayana...
    5 ...
  38. 17.
  39. fazıl say'ı sevmiyoruz. sebeplerine gelince; piyano bizim milli çalgımız değil, hitap ettiği kitle halk kitlesi değil, halk yararına bir kuruşluk desteğini görmedik. siyasi görüşleri nedeniyle halka zorbalık yapıp giderim ha! diye aptalca tehditlerde bulunuyor. sanki onu çok isteyen varmış gibi. sokaktan 10 kişiyi durdur, 9 tanesi tanımaz, 10. kişi de vatanını beğenmeyen burjuva diye niteler.

    beyefendi verilen parayı beğenmemiş, bir vatasnsever olarak ülkenin tanıtımı için bedava konser verebilecek bir karakteri olsaydı çoğu insana vatanseverliği ile kendine sevdirebilirdi. ama anladık ki onun için mühim olan ülke değil ülke de kazandığı paraymış.

    daha önce bakan günay'ın nazım hikmet ile ilgili bir programı iptal etmesi nedeniyle; bakan günay'ın yüzünü dahi görmek istemiyorum demiş ve ardından, bu gösterinin bir vatan vazifesi olduğunu ve herhangi bir para almadan da yapabileceğini söylemişti. iş işten geçtikten sonra olayı vatan, millet, sakarya meselesine getirmeyi çok iyi beceren bir provokatör... yine aynını yapması beni hiç şaşırtmadı.vatan vazifesi diyerek konuyu ajite ediyor ama daha az para alarak da çıkmam diyor. istediği para fazla gelince, konser sayısı azaltınca hemen şikayet etmeye başlıyor.

    olayı akp'nin dindarlığına çekip toplumu kendi cebi için bölmeye çalışan bir insanı sevemem.

    bazı insanların sanatı siyasi kimliğinin üstüne çıkar, bazılarının ise siyasi kimliği sanatının önüne geçer. ahmet kaya ile fazıl say arasında ki fark bu olsa gerek. ahmet kaya birçok insana siyasal kimliğine aykırı olsa bile kendini sevdirmiş bir sanatçı, fazıl say ise siyasi kimliği ile kendinden nefret edilmesini sağlamış bir provokatör. polemiklere girmese herkesce en azından saygı görebilirdi... biz sanatçıları böyle bilmeyiz. sanat toplumu bölmek için değil birleştirmek ve farklı kesimleri yaklaştırmak için bir aracıdır...

    edit: bu arada biri milli çalgımız değil dememi polemik konusu yapmış. milli demek bir milletin benimsediği manasındadır. yoksa icat ettiği manasında kullanılmaz. mücadeleyi de biz icat etmedik ama bir milli mücadelemiz var. demek ki bir toplumun benimsediği şeyler millileşiyor. bir azınlık tarafından dinlenen, çalınan bir müzik aletini milli kabul etmek istiyorsanız ben sizi tutmayayım. ne mallar var yarabbim.
    11 ...
  40. 16.
  41. türkiye'de dallarında dünya çapında olan isimler zaten pek yok. kalanları da bazı kesimler "istemiyoruz, sevmiyoruz vs." diye afaroz etmeye kalkıyorlar. ülkemizde alıştık böyle olaylara artık. birisi sivrilirse, hele de birilerinin sevmediği kişilerin işine gelmeyecek şeyler söylerse hemen karalama kampanyası başlar bazı kesimler tarafından. birilerinin sahip çıkması gerekmez fazıl say gibi adamlara. fazıl say ve onun gibi kişilerin böyle şeylere ihtiyacı yoktur. dünyada nerede konser verirse versin insanlar akın ediyorlar zaten. onlar sevilmenin ne olduğunu iyi bilirler. tek dileğimiz böyle kişilerin ülkeyi terk etmemesi. onlar da giderse yaşanmaz bu ülkede.
    2 ...
© 2025 uludağ sözlük