Milli Eğitim Bakanlığı, “asrın projesi” diye ilan edilen ve bedeli toplamda 15 milyar lirayı bulmasına karşın 12 yıldır amacına ulaşamayan FATiH Projesi için yüklenicilere fiyat farkı ödenmesinin önünü açtı. MEB projeyi, daha önce bütçeye maliyet getirdiği gerekçesiyle eleştirmişti.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla mayısta yayımlanan yönetmelik değişikliğiyle “kamuda mal ve hizmet alımları ile yapım işlerine ilişkin Türk Lirası üzerinden yapılan sözleşmelerde ek fiyat farkı uygulanması”na yönelik düzenlemeye gidildi.
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) da buna dayanarak FATiH Projesi’ne yönelik yönetmeliğe geçici madde ekledi. “Artırımlı fiyat farkı ile ek fiyat farkı hesaplanması, süre uzatımı verilmesi ve sözleşmelerin feshine ilişkin usul ve esaslara göre işlem yapılabilir” cümlesinin eklendiği değişiklik ile özellikle salgın sürecinde eleştirilen FATiH Projesi için yüklenicilere “fiyat farkı ile ek fiyat farkı” ödenmesinin önünü açtı.
Uygulanan okullarda;
interneti dağıtsın diye her Sınıfa, kolidorlara 2, her kata 4 tane koyulan Cisco modemin tanesi 800$.
Devletin parasına gerçekten yazık oldu. Gerçekten. Tabletleri falan saymıyorum da bu modem olayı duyulmuyor işte, duyulsa kimse bunun hesabını veremez.
Devlet kendi adamlarına para kazandırarak çocuklara beş para etmez tablet, akıllı tahta vererek sağda solda bakın nasılda geliştirdik eğitimi deme yolu.
Bu projenin başındaki isimlerden biri şimdi başka bir kurumun başında.her şey yapboz tahtası gibi.bir türlü nihayete erdirilemedi.eğitimde ciddi bir reform istiyorum.
Eğitimde devrim. Ak Partiye sonsuz teşekkür etmek gerekir çocuklar artık daha rahat görsel hafızaya yönelik eğitim alacaklardır kesinlikle. Sıkılmadan ders dinleyeceklerine adım gibi eminim eğlenceli olacaktır okumak onlar için.
Benim okula gittiğim dönemler her ay yeni ünite için dergi parası vermekten maddi anlamda yorulmuştuk daha sonra kitaplar ücretsiz oldu ardından elektronik kitap dönemi geldi yetmedi bunada ücret almadılar resmen. Sınıflar son teknoloji donanımla donatılmışlar öğrenciler teknoloji ile iç içeler bu onlara görsel anlamda daha çok bilgi kazandırıyor ki görsel hafıza daha iyi çalışır bu konuda. Ak Partiyi tebrik etmek lazım Fatih projesi eğitim de bir devrim bana göre.
tablet dağıtarak eğitimi "modernleştirme" hareketi. ulan bu yobaz kesimin beyni o kadar kıt çalışıyor ki, duyduğu her kavramı bir obje ile özetliyor. başka türlüsünü kafası almıyor çünkü. modernizm mi? modernizm tablet demek, laptop demek, atom bombası demek, jet uçağı demek bunlara göre.
5 yaşındaki bebenin eline tableti verince bir sik olacak sanıyorlar. ne olacağını söyleyeyim. o bebe, 7 yaşında saçma salak bilgisayar (tablet, ayfon vs her ne haltsa) oyunlarına dadanacak. 8-9 yaşında abidik gubidik videolar çekip youtube'a koyacak. 11 yaşında facebooktaki profilini "hayat üniversitesi mezunu" olarak değiştirecek. durum iletisine "mevlana ne olursan ol gel demiş. ben mevlana değilim. adam ol gel" yazacak. sen de kendini tatmin edeceksin "vay amuğağoyyim ne kadar moderen bir eğitimimiz oldu" diye.
eğitime yatırım yapacaksan, modern eğitim istiyorsan yapacağın üç önemli yatırım var.
1- binaya yatırım.
sene olmuş 2015, daha hala sovyet mimarisi esintileri içeren, sabun kalıbı gibi binalarda ders işliyor çocuklar. onlar da şanslı olanları. pek çok öğrenci, derme çatma okullarda eğitim almaya çalışıyor. beton zeminde futbol oynamaya çalışıyorlar, spor yapıyorlar. spor kompleksleri yok çünkü. atölyeler yok, çocuğun yaratıcılığını geliştirebileceği kompleksler yok. pek çok okulda yeşillik yok, peyzaj yok. sisin dumanın içinde okul okuyor çocuklar.
2- eğitmene, öğretmene yatırım.
ulan senin daha okulda ders anlatacak sağlıklı öğretmenlerin yok bir kere. çoğu, kendi döneminin şartlarıyla kafayı bozmuş, kafasında bir metot belirleyip kırk yıl boyunca onu körü körüne uygulamaya çalışan, insan psikolojisinden, çocuk psikolojisinden bir sikim anlamayan hocaların var. fen lisesinde, biyoloji dersinde evrim teorisi anlatmayı reddedip onun yerine peygamberin hayatını anlatmaya kalkışan öğretmenlerin var. bacak kadar çocuğu bir hareketi yapamadı diye azarlayan, fiziksel olarak şiddet uygulayan, onu yapamazsa psikolojik şiddet uygulayan beden eğitimi öğretmenlerin var. tabi ki işini layığıyla yapanları tenzih ederim, ama hepiniz biliyorsunuz ki devlet okulları bu psikopatlarla dolu.
bu öğretmenlerin ve özellikle de öğretmen adaylarının, iyi bir eğitimden geçirilmeleri gerekiyor. öğretmenlerin çalışma koşullarında düzenlemeler yapılmalı. ayrıca yüz binlerce öğretmenlik mezunu verip, sonra onların pek azını (o da alakasız sınavlarla ve torpille) işe almak da mantıksız. öğretmenlik okuyanların içerisinden sadece ve sadece öğrenciyle iyi diyalog kurabilen, onun psikolojisinden anlayan, onun düzeyine inebilen ve alanına hakim olan, kişiliği dolayısıyla bu işe yatkın olanlar öğretmen olabilmeli. bu insanlar, öğrencilere 5 şık arasından doğru olan şıkkı işaretlemeyi değil, kendi doğrularını, kendi ilgi alanlarını keşfetmeyi öğretmeli.
3- öğrenciye yatırım
e tabi öğrenci yoksa, eğitim de yoktur. en önemli halka da bu aslında. yoksul bir çocuk, aile içi problemleri olan bir çocuk okul derslerine ne kadar odaklanabilir? ne kadar doğru bir şekilde eğitilebilir? her şeyden önce, devlet okullarında öğrenciler arasındaki eşitsizliğin ortadan kaldırılması sağlanmalı. mesela finlandiyada, devlet okullarında (zaten bildiğim kadarıyla özel okul yok) çocuklara meyve, süt gibi yiyecekler haricinde bir şey verilmiyor. yemekler, hep birlikte yeniliyor. sıkı bir şekilde teftiş ediliyor yemekhaneler. ufak bir çocuğun sağlıklı gelişimi için en önemli meselelerden birisi, beslenme. durumu sıkıntılı olan ailelerin çocuklarına yemek bursları sağlanabilir rahatlıkla.
ayrıca okul öncesi eğitim, en az okul çağındaki eğitim kadar önemli. bu dönemde çocukların zekası gelişmekte. fiziksel gelişimlerinin en yoğun olduğu dönem de bu dönem. bu yüzden ailenin eğitilmesi gerekiyor. yardım ve destek alabilecekleri kurumların oluşturulması, personelin sağlanması gerekiyor.
haa, ama tüm bunların yerine çocukların eline tablet verip her şeyi halledebilirsiniz tabi. neticede tablet demek, teknoloji demek. teknoloji demek, modernizm demek.
tablet yerine çok daha ucuz ve öğrenciler için çok daha yararlı olacak kindle dağıtılsa kitap masrafları bir anda sıfırlanırdı. ama bir boka yaramaz sekizinci sınıf tabletler dağıtılınca öyle bir durum da olmadı.
bir de işin maddi boyutu var. acaba bu tabletler kaça mâl edildi, hangi aracıya kaça satıldı, aracı devlete ne kadar iteledi? bu üç sorunun cevabını istiyorum.
''fırsatları arttırma, teknolojiyi iyileştirme hareketi'' nin kısaltılmış hali. ak parti iktidarının eğitim ataklarından biri. bu proje kapsamında çocuklarımıza 18 milyon tablet dağıtıldı ve eğitim daha modern hale geldi.
Bilimsel hic bir alt yapisi olmadan hazirlanan projedir. Eee noldu bu projeden ses var mi? Yok tabi. Neden peki? Cunku egitimin sakasi sovu olmaz kardesim. Olursa da boyle balon olur. 18 milyon tabletin sadece yuzde besi kadar dagitilmistir. Peki millet bunun farkinda mi? Cevabi duyuyorum.
--spoiler--
Fatih projesi , Uluslararası Londra kitap fuari 2014 kapsaminda duzenlenen eğitimde yenilikçi yaklaşımlar kategorisinde tüm DÜnya ülkelerinin yüzlerce projesi arasindan ilk 3e seçilerek birincilige aday gosterildi.
--spoiler--
millete "bakın biz yatırım yapıyoz" deme amaçlı projedir. tamamen saçmalıktır. ne gereği var? milyonlarca paranın Fuzuli yere bu yolda akıtılmasına ne gerek var? beni geçtim, babam öğretmendir. o okurken kalem yokmuş, kömür kullanırlarmış; silgi yokmuş, afedersiniz tükürükle silerlermiş. hadi diyelim bu durumları düzelttin, yardım sağladın, kızları okula yollatmaya teşvik ettin, ücretsiz kitap dağıttın eyvallah da bu proje neyin kafası? çalışacak kitap bulamayan adamın oğlu kitap taşımaktan mı aciz? eli tebeşir tutunca pis mi oluyor, tü kaka mı diyorlar? sizin yapacağınız gövde gösterisini sevsinler, bi çektirip gidin allah'ınızı severseniz..