tüm dünya, tüm bilim adamları gibi boyundan büyük laflarla genellemeler yapan sapkınların ve sapkınseverlerin savunduğu sapkınlıktır. iki nokta üst üste. ***
insan ırkının neslinin bozulması, kültürünün bozulması, aile hayatının bitmesi, her türlü salgın hastalığın yayılması gibi iğrençlikler barındıran psikolojik ve fiziksel bozukluk. cinsel sapıklık. ** .
iğrençse heteroseksüellik kadar iğrenç olan kimlik. kavrayacak kadar düşünme yetisi gelişmemişlerin hakkında saçmasapan konuştuğu kimlik aynı zamanda... fiziksel bozukluk demişler bir de, yok hakikaten gidin biraz insan arasına karışın, okuyun, araştırın. hatta insan arasına karışmışken insan olmayı öğrenin...
evrim teorisinin çuvalladığı (neredeyse) tek nokta. şöyle ki:
malum evrim teorisine göre hayatta kalan / kalabilen türler yaşar, hayatta kalamayanlar ölür. böylece hayatta kalma becerisi zayıf olan türlerin üremesi kısıtlanmış olur. üreyenler ise yoluna devam eder.
iyi de: tarih boyunca eşcinsel eğilimler içindeki bireylerin, üreme işini bir ölçüde savsakladıkları düşünüldüğünde, nesilleri niçin hala devam etmektedir? zamanla nüfuslarının azalması, nihayet yeryüzünden kaybolmaları gerekmez miydi? (evrim teorisine göre)
bunun kromozom sayısındaki fazlalıktan ve ya azlıktan meydana geldiğini duymuştum. yani bu bir tercih değildir, fiziksel bir bozukluktur. bu yüzden üstüne gidilmemelidir. sonuçta doğuştan gelen ve eskiden beri var olan bir bozukluk. ben zannetmiyorum insan durup dururken "ben tercih değiştiriyorum" diyebilsin.
genelde cocuklukta basa gelen bir olay buna sebebiyet verebilir. hormonal bozukluklar da etkilidir. kiside de biter tabi. cinsel doyuma ulasmak farklı tatlar aramak sebepleri arasındadır. cemil ipekci nin kadınlar beni cok uzdu acıklaması hayat sartlarının etkiledigini gosterdigi gibi, cocugun buyutulme kosulları da escinsellikte etkilidir. escinsellige inanmasam da bir ibnelik var tabi.
tercihtir, hormanaldir, istektir ama en nihayetinde doğaldır. insanların anlayamadığı şey bunun doğal olduğudur. örneğin coca cola dururken coca cola light içen biri gibidir eş cinseller. onu sevmektedir, arzulamaktadır. aslında kimya derslerindeki homojen karışımlardır. erkeklerin göğüs göbek göt gibi 3 g den etkilenmesi gibi hemcinslerinden etkilenmektedirler. hatta şahsım adına öyle değerlidirler ki ev arkadaşı olarak gay olanları aranmaktadır. öyle sadık, öyle içten, öyle temiz, öyle halden anlarlar ki hayatımda evimi paylaşabilecek/ yaşamımı paylaşabilecek değere yükselmişlerdir. gayler candır, ciğerdir, paylaşmadır, en mahremi ortaya dökebilmedir...
nasıl bir zihniyettir ki en yakınlarım dahi buna sapkınlık demektedir. peki ya hastalık diyenler? ulan adamlar kendi gibi olanlardan hoşlanmakta! hani bizim yürütemediğimiz ilişkiler var ya, karşımızdaki kendimiz gibi olmadığı için sürekli bıraktığımız insanlar var ya... hani şu uluya aşk, sevgi, aldatmak, ayrılık gibi başlıklara entryler düzdüğümüz şeyler var ya! hepsi karşımızdakinin bizi anlamadığı ile sonuçlanır. bizim gibi olmadığı ile ilgilidir. oysa eş cinseller kendi gibi olanı ararlar ki aşk konusunda başarısız olanların onları eleştirmesi kadar ironik, aptalca olan bir şey yoktur. onlar cesaretli olanlardır, sevdiklerinin arkasında olanlardır. aslında komik olan benim birçok erkek arkadaşımdan daha cesaretli olanlardır. o yüzden karşılarında saygı ile eğilirim. o yüzden severim...
kişisel tercihtir eyvallah. isteyen doğal karşılayabilir ona da eyvallah. ancak islam dinine inanların doğal karşılayamacağı davranıştır. lakin eşcinselliğin haram olduğu ve geçmişte eşcinselliğe yönelen kavimlerin lanetlenip helak edildiği kur'an-ı kerim'de yazmaktadır. işte bu sebepten dolayı eğer bir müslümanın bunu doğal karşılama gibi bir lüksü yoktur. eğer doğal karşılarsa inandığı kitaba ters düşer. ancak ne yazık ki günümüzde çağdaşlık mağdaşlık ayağına insanlar dinini bilmeden bir çok konuda ahkam kesiyor ve farkında olmadan günaha giriyor. işte bu yüzden inanan bir insanın eşcinselliği normal görmesi doğru değildir. kişisel görüş olarak soracak olursanız nedir? anormaldir, haramdır, kötü bir şeydir. e eşcinsellere düşman mıyım? değilim. anacak bir eşcinselle dostluk kurar mıyım? kesinlikle hayır. tasvip etmem onaylamam ancak onlara saldırmam ama bu sapkınlığın yayılmaması mücadele veririm. bir de şunu merak ediyorum. mesela eşcinselliği normal karşılayanların annesi, babası ya da çocuğu eşcinsel olsa bunu serin kanlılıkla gayet normal bir şekilde kabul eder mi. mesela bunlardan birinin erkek çocuğu avrupa'ya gidip başka bir erkekler evlenmek istese normal karşılar mı? ömür boyu çocuklarını başka bir erkekle aynı yatakta düşünüp içi rahat eder mi? düşünğn erkek çocuğunun ya da erkek kardeşinin başka bir erkekle aynı yatakta olduğunu.
edit: yazımın dinle ilgili kısmı sadece müslümanları bağlamaktadır. hem müslüman olduğunu iddia edip hem de inandığı kitapta yazanlara zıt şeyler söyleyerek neye inandığını bilmeyen, bilgili gibi görünüp bilgisiz olanlar eleştirilmiştir. yoksa inançsızların eşcinselliği savunması gayet normal ve mantıklıdır ve şahsım tarafından kesinlikle eleştirilmemektedir.
ne yazık ki her şeyde olduğu gibi dinle bi şekilde bağdaştırılmıştır. her şey müslümanlar için ya... hani her şey şu tabular için ya... hani her şey kulaktan dolma ya... ne yazık ki bu sığ yerde yine iş heterolara, straight olanlara düştü ya... tebrik ediyorum msülümanlığa bağlıyanlara, akp falan da deyin ya polemik düşsün ortamlara!!
her ülkede var olan, sevmesekte sevsekte var olacak olan cinsiyet seklidir. yani hollanda da var olupta suudi arabistan da yok diye birsey söz konusu olamaz. herkes icinde hormon tasiyor ama degilmi?
ne cinsiyet şekli, ne de tercihtir. ırksal kimliğiniz gibi, dinsel kimliğiniz gibi, siyasi kimliğiniz gibi cinsel kimliktir. bunu idrak etmek bu kadar zor olmasa gerek... hastalık diyenler buyrun gelin yanıma, birkaç gün geçirelim. bakalım hastalanacak mısınız? korkmayın, eczaneler ilaç yazıyor... tövbe yarabbim!
türkiye'nin cinselliği haydar dümen'den öğrendiği varsayılırsa hastalık olarak kabul görmesi gayet normal olan cinsel yönelimdir veya cinsel kimliktir. türkiye'de eşcinsel olmak sürekli birilerinde kaçmak, ezilmektir. türkiye'ye özgürlüğü getirmeyi türbanla üniversitelere girmekten ibaret sananlara 5 km den yakın olamamaktır. yaklaşırsanız linç edilirsiniz, tercih size kalmış. o türbanın girmeye çalıştığı siyaset değil eğitim yuvası olan özgür kurumlarda kulüp kurduğunuzda dışlanmanız, kurduğunuz kulübün apar topar kapatılmasıdır. çünkü siz eşcinselsinizdir, ne konuşmaya ne de yaşamaya hakkınız vardır.
"herkesin kendi tercihi" denilip geçilmesi gereken eğilim çeşidi, sözlük gibi her çeşit insanın bulunduğu zeminlerde çok fazla kurcalanmaması gereken hadise.
sosyolojik olarak incelenmesi gereken bir gercekliktir. Sevip sevmeme, destek verip vermeme meselesinden daha da onemlisi bunu bir toplumsal olgu olarak ele almaktir. Hem bu bireylerin hem de bu bireylerle iletisim halinde olan toplumun diger uyelerinin karsilastiklari sorunlari inceleme konusu yapmak oldukca onemli olsa gerek.
insanların, kadın ve erkek olarak evrilmesinin sebebi üremektir. bunu kolaylaştırmak ve üremeyi zevkli hale getirmek için zaman içerisinde sevgi, aşk gibi duygular muhtemelen beyin tarafından icad olunmuştur.
canlılar alemine mensup bir varlığın çok basit mecburiyetleri vardır; bu canlılar alemine mensup olmaktan ileri gelir. doğar, ürer ve ölür. arada ne yapmış, nasıl yapmış işte bu önemli bir konu değildir; doğa açısından konuşuyorum.
objektif olun. kendi görevini yapmayan hücrelere biz kanser demiyor muyuz? bunun gibidir eşcinsellik. normal bir cinsel devinim değildir. erkek, erkek ile çiftleşmek için veyahut kadın, kadınla çiftleşmek için uygun anatomiye sahip değildir. zaten bu cinsellik şekli normal olmadığı için anomalidir.
bu bağlamda eş cinsellik; cinsel sapkınlıktır. normal görebilmek mantıklı değil; ileri derecede hümanist ancak insanlık düşmanı bir bakış açısıdır. ve bu bakış açısı mevzubahis anomalinin tedavisi için gerekli girişimlere reaksiyon gösterilmesine sebep olmaktadır.
eş cinsellerin rehabilitasyon merkezlerinde uzman psikiyatrlar eşliğinde tedavi edilmesi, edilemiyorsa toplumdan tecrit edilmesi şarttır.
toplum yapısı ve insani; en azından yaşam formu olarak yapının bozulmaması için bu tecrit ve tedavi gerekliliktir.
cinsel sapkınlığı savunmak; insanlığa, insan olmaya, öze ihanettir.
sezen aksu'nun bir şarkısında değindiğidir. * hmm, bence sezen'le birlikte tüm eşcinselleri alevlerin içine atmalı. allah hesap sormadan biz soralım hesabını, o vermeden biz verelim cezalarını. aa fiziksel olarak öldürmek günah. o zaman psikolojik olarak öldürelim. evet evet, öyle yapalım. haydi mümin kardeşler, oturmaya mı geldik?
güzide şarkı da şöyledir:
Korktuk evet cezalanmaktan
Ki vazgeçtik sevdalanmaktan
Bize düştü eksik hayatlar
Ki farklıydık sözde, yalan
pedofiliyle eşcinselliği bir araya koyup ikisi de sapkınlıktır diyenlere islam ülkelerindeki kızların evlenme yaşını hatırlatıyorum, sevgiler, saygılar. gelecek tepkiler için peşinen şunu söyleyeyim geçen gün bir video izledim bulursam tekrar buraya koyarım, 11 yaşındaki bi kız yara bere içinde gazetecilere yalvarıyordu "nolur beni kocamdan koruyun" gibilerinden. sapkınlıksa al sana sapkınlık,17 aylık bebeğe tecavüz edenler var, al sana sapkınlık, eşcinsel cinayetleri, al sana sapkınlık.
eşcinsellerin ruhsal olarak sağlıklı olup olmadığı bir çok araştırmaya konu olmuş ve neticesinde de ruhsal ve fiziksel olarak sağlıklı bireyler olduğu sonucu fazlası ile ortadadır. ancak günümüzdeki toplum baskısı ile eşcinsellik bir tür sapıklık olarak görülmektedir oysa roma imparatorluğunda bu durum gayet doğal görülmektedir bunun gibi tarihte bir çok örnek de vardır. ayrıca hayvanlar arasında şempanzelerde de eşcinselliğin gözlendiği bir gerçektir.
ayrıca eşcinseller üzerinde yapılan (deneylerde) eşcinselliğin yerini heteroseksüelliğin aldığıda oldukça şüphelidir. yapılan araştırmalar sonunda da bireyin duygusal ve fiziksel eğilimlerinin değişmediği açıktır. ancak buna rağmen toplumdaki değer yargılarından kaynaklanan eşcinselliği dışlama hatta onu bir hastalık olarak gösterme oldukça yaygındır. türkiyede var olan erkek ve kadın prototipine göre erkeğin kadınsı davranışlar sergilemesi bile şiddetle kınanırken eşcinselliğini söylemek istemiyorum ancak öte yandan bakarsak lezbiyen olmayan ancak erkek gibi davranan kadınlara da toplum tarafından saygı duyulmaktadır, "erkek gibi kadın yaa" gibi sözlerle desteklenmektedir. bu tamammen toplumun ataerkilliğinden kaynaklanan maskülenliği bir erdem olarak gösteren ve bu bağlamda sadece eşcinselliği değil kadını da toplum dışına iten bir bilincin getirdiği düşüncedir.