öğretmen yetiştiren ciddi bir fakültedir. liselerin dil alanından mezun olan öğrencilere tercih imkanı sunar. ne yazık ki eğitim dışı gelişmelerden ötürü öğretmenliklerinin büyük bölümünün kapatılma tehlikesi vardır. tuhaflıklar demetinden yeni bir tuhaflıktır bu.
mezunu olduğum branş. aşama aşama kapatılıyormuş. yazıktır günahtır. aldıkları uyduruk pedagojik formasyonla nispeten düşük puanla girilen fizik kimya matematik mezunlarını ilkokul öğretmeni yapıp gdo lu nesiller yetiştirmek mi istiyorsunuz? (bkz: ampul kafalı nesil)
öğretmenlik eğitimi adına birçok şeyin hala eksik olduğu fakültedir.
şimdi benim gibi bu fakültelerde okuyan her öğrenci sınıfta sunum falan yapıyor. ama kime? kendi arkadaşlarına. peki bunun öğretmenlik için ne gibi bir faydası olabilir ki. bana göre hiçbir faydası yok çünkü bu sunum işi danışıklı dövüşten ibaret. seni seven arkadaşların sunumuna iştirak eder, alkışlar. diğerleri öyle susar. sen de iyi öğretmen olacağını zannedersin.
oysa bu sunumlar yerine öğrenciler 2. sınıfan itibaren okula stajlara gönderilmeli ve haftada en az 10 saatlerini okulda geçirmeliler. öyle göstermelik sunumla öğretmen olunmuyor, olamıyoruz. 3 yıldır yaptığım sunumda kazanmadığım cesareti yarım saat okulda ders anlatarak kazandım. bunu dikkate almalı eğitim fakültesi hocaları...
yanlış anlaşılmak istemem ama bir kaçı dışında göt büyüterek kazanılıp bitirilen fakültelerdir. diğer yüksek puanlı fakültelerdekiler götünü yırtsın siz yatın ondan sonra kpss gibi boktan basit bi sınavdan 60 alamadım diye ağlayıp durun.
öğrencisi olduğum fakülte. söyleyenlere başlarda kızsamda hakikaten yata yata bitirilebilen fakülte. hele ataması fazla bir öğretmenlik okuyorsanız üniverstenin incisi olan fakülte. bide tıpçıların hiç sevmediği fakülte.
fen edebiyata göre çok kolay olan fakültedir. ellerinde 5 veya 10 sayfa notla sınav sabahı çalışılan fakültedir. zorluğunu pek duymadığım fakültedir. duygusal yazılmamıstır gözleme ve pratiğe dayanmaktadır.
ilerde çocuklarımıza "atatürk sirozdan ölmedi, savaşlardan yorgun düştü o yüzden öldü" bilgisini öğretecek olan aydınlık gençleri yetiştirecek olan bilim yuvasıdır.
herhangi bir bölümündeki ders kitapları için en az 300 tl gibi bir meblağı gözden çıkarmanın gerekli olduğu fakülte. her hafta ders, vize, quiz yapılmakta, proje notlarını henüz saymadım. yani ' aman salla, çerez ' denilebilecek bir fakülte değil...
üniversitelerin öğretmen yetiştirdiği bir fakültedir. ancak yıllardır devam eden tuhaf anlayışın ürünü olarak, insanların bu ve diğer fakültelerden eve, evden fakültelere gidip gelmeleri beklenmektedir. üniversite sadece öğrenim yeri değildir, aynı zamanda insanı tanıma, boş zamansız, çalışarak geçen lise yıllarının acısını çıkartma, kendini yetiştirme oluşumudur da.
bırakın belli bir yaşa gelmiş ve rüştünü ispatlamış, kitap okumayı seven ancak matematik gibi nefret ettikleri dersleri, yıllarca, sayı azlığından açılmayan alanlar sebebiyle, çekmek zorunda kalmış insanlar bu fakültelerin kapısından girebilsin. gölge etmeyin. ' ders, ders ' diye de sürekli sıkmayın.
dikkat genelleme var!!
eğitim fakülteleri cemaatçi tiplerin doğal yaşam alanı haline gelmişlerdir. bu cemmatçiler eğitim sektörüne el atıp muazzam bir yayılma stratejisi gütmüşler ve maalesef başarılı olmuşlardır.
ayrıca bedava dağıtılan kitaplardaki konular da içler acısı.
çocuğum olsaydı, okuldan geldikten sonra edindiği bilgiler üzerinden bir daha geçme ihtiyacı hissederdim.
kapatılmamalıdır.
kahve köşelerinde batak, okey oynayanların, eski sistemin girdaplarından ötürü hevessiz kalanların yeni umut ışığıdır eğitim fakülteleri. misyonu daha yeni başlamıştır. sevmediği, uğraşsa da yapamadığı derslerden, öğrenci sayısı yetersizliği sebebiyle okumak zorunda kaldığı ama okumak istemediği bölümlerden dolayı üniversite hayallerinden uzak kalmış çoğu dil sevdalısı, eğitim fakültelerine gelmektedir yavaş yavaş. bu şartlarda daha fazla açılmalıdır.
bu ülkede bir sürü iş branşı ve konusu var. bunların da fakülteleri de en kısa sürede tasarlanıp, faaliyete geçirilmelidir kanımca. insanlar, sevmedikleri derslerin zorlamasından ötürü üniversiteden uzak kalmasın.
kapatılmalıdır.
sayın bakanımızın mezun öğrencilerine ne gibi söylemlerde bulunduğu herkesçe bilinmektedir.
bir üniversitenin temel koşulu olarak kurulan fen-edebiyat fakültelerine bu iş devredilmelidir. nitekim bu fakültelerden mezun olanların halleri de nicedir.dolayısıyla sonradan kurulan eğitim fakülteleri talebinin çok üstünde mezun vermelerinden dolayı artık misyonunu tamamlamıştır.
tabi hangi hükümet bu ranttan vazgeçer orası tartışılır.
özellikle bazı branşlarda acilen kontenjanları yarıdan daha aşağıya düşürülmesi ve azaltılması gereken fakültelerdir.böyle giderse 10 yıl içinde 1 milyona yakın işsiz öğretmen olacak.hükümetin en büyük hatalarından rezilliğinden biridir.önceki hükümetler bunu düşünerek az mezun vermesini sağlıyorduki arz talebi dengeliyorlardı.bunlar da üniversiteler kendini geçindirsin diye milletin geleceğini kararttılar.eğer bu sorun çözülürse işsizlik büyük oranda çözülmüş olur.
Eğitim Fakülteleri 12 eylül döneminde daha önce bin bir şekilde başvurulan öğretmen yetiştirme amacıyla kurulmuş olunan fakültelerdir.Asıl misyonu öğretmen yetiştirmek olan bu fakülteden mezun olan öğrenciler donanımsız bir eğitimci adayı olarak mezun olmakta, kpss mağduru olarak alanlarının dışında çalışmakta, çalıştırılmaktadır.