ohh iyi ki gelmiş yazar. ancak üst üste girdikleriyle beni de eskilere göndermiştir.iyi mi etmiştir bilmiyorum.eskilere girince çıkması zor oluyor. karşılaştırmalar, anılar...çevrene baktığında daha da miden bulanıyor, her şeyden uzaklaşmak istiyorsun. gidecek yer de bulmak zor ki!
''aman adamım sen yazma böle şeyler, daşşağından da geçsek o daşşak bizim daşşağımız'' dedim
''aman hocu darlama beni'' dedi
''aman abi rezil bir kış daha geçti daraldım zaten'' dedim
''amansızca hayata abanmanın vakti geliyor o zaman'' dedi
''aman adamım; aman, aman...'' dedim
son entrysi hasebiyle "noldu da expercim birden 180 derece döndün? hani kankitoşlarındı onlar senin?" diye sormak istediğim yazar.
(bkz: geç de olsa kafası bastı)
hergün düzenli olarak sol tarafta kaliteli yazar diye reklamı yapılan yazar. sözlüğe deniyor ki bu adamı mutlaka okuyun. çok iyi yazarsa bu kadar reklamın amacı nedir?
peşi sıra hala ümit içinde olan babamın telefondaki sözleri: " curiest, x gazetesi x köşesinde senin alanınla ilgili bir haber var. belki...belki...belki..."
her gün sözlüğe girdiğimde "yeni yazısı var mı lan acaba" diye düşünerekten detay ara'ya yönelmeme neden olan yazardır. 1 hafta modemim bozuldu sinirlerim bozuldu, adamın yazdıklarını okuyamıyordum! döndüğümde okudum hepsini de rahatladım*. bir de canım sıkıldıkça eski yazdıklarını okuyorum, dizi gibi böyle. neredeyse entry başında özet yayınlayacak*
güzel yazan, okunası bir yazar işte neyin tartışması yapılıyor? hüzünlendirmeyi de güldürmeyi de iyi biliyor. karma derdine düştüyse de onun derdidir, kimseyi ilgilendirmez.
nasıl da günah keçisi arıyoruz! günah keçisini bulduğumuzu düşündüğümüzde de ellerimizle öyle bir kavrıyoruz ki; başka şeylere bilincimiz kapanıyor, gözlerimiz görmüyor onları, kulaklarımız duymuyor, tarihimiz işlemiyor.
mükemmellik arıyoruz. namus bekçiliği en çok hoşumuza giden. mükemmelliği kendimizde değil de en çok başkalarında arıyoruz. benzetmeler yapıyoruz. ellerimizle kavradığımızı düşündüğümüz günaha daha da sarılıyoruz. insan olduğunu unutuyor, paylaşımlara yüz çeviriyoruz. bizde oluşturdukları ne de olsa kelebek etkisiydi diyoruz. kelebeği gideceği yerlere şartlanmışız; geçtiği yerleri unutuyoruz.
yaşamından anektodlar anlatan, dinlenildiğini okunduğunu gördükçe daha da paylaşanı taşlamak ayrı bir zevk veriyor.varsın arkadaşlarına beni oylayın desin...varsın bu eksiği olsun, varsın entrylerini silsin; bunlar olamaz mı?
yazdıklarıyla sizi bir yerlere sürüklüyorsa birileri, yazdıklarının arasından kitaplar, yazarlar, şairler çıkıyorsa; elinde Cogito'su varken o hangi dergidir diye merak ettiriyorsa; varın onlara şartlanın. Varın Oğuz Atay'a haykırmalarına şartlanın, hatta varsa birkaç kelamınız siz de haykırışına katılın.
geçen gün yine starbucks'tayız kızlarla. açtık netbook'larımızı en cicisinden. şöyle iyice yayıldık koltuklarımıza. önce haslı bir dedikodusunu yaptık...
-duydunuz mu experimental peeling kullanıyormuş!
-hii inanmıyorum! maske de yapıyordur o!
konuşmalar uzadıkça uzadı. artık dedikodudan sıkıldık. kahveler gelince netbooklar masaya sığmadı. iphone'larımızı çıkardık cebimizden. experimental'ın sayfasını açtık dokunaraktan. son zamanların trendi experimental'ı eksilemek adına bir kaç eksi kondurduk entrylerine. eve telefon ettim annem de eksiledi. çok seviyorduk ailecek experimental'ı eksilemeyi. son zamanlarda tek sıkıntımız tek sorunumuz buydu. bunun dışında hayat güzeldi. elektron taneleri havada uçuştu. "yavaş olun!" dedim arkadaşlara, "experimental eksi elektrik yükünden eksilemental olacak."
biri dedi, "duydunuz mu experimental köle olmuş!"
-ne kölesi yahu? zenci mi olmuş yani?
-hayır salak! karma kölesi.
-ayy inanmıyorum! ne kadar banal!
-o değil de sözlükteki kız zımbırtıları, experimental için karma taneleri ufalayıp atıyorlarmış yollara. experimental karma kırıntılarını toplasın, sonunda kızlara ulaşsın diye!
-ayy pis herif ya!
-ya kızlar bırakın experimental'ı da yılbaşında uludağ'dayız dimi?
-evet şekerim.
-ya bir de orada eksileyelim experimental'ı. hava akımı yaratıp daha çok karmasını düşürebiliriz.
-kesinlikle yapalım bunu!
-ayy geçen ne oldu biliyor musunuz?
-ne oldu ayol?
-experimental'a sana 5 artı oy vereceğim dedim.
-ee?
-geldi evimi temizledi!
-neeee!
-yaaa...
-aa ben de 1 artıya ayakkabılarımı sildirdim.
-demeee!
-ya givenchy parfüm çıkarmış.
-ya ne alaka şimdi?
-kızım parfüm karma kokuluymuş. experimental bu kokuyu duyduğu kıza yazıyormuş.
-eee ahu gözlü?
-bilemiceeym.
karmayı önemsemediğini iddia eden sözlükçü. oysa arkadaşlarından artı oy istediği mesajların ekran görüntüleri elden ele dolaşıyor! bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu demezler mi adama? giden mesajlarına daha dikkatli bakmalı bence..
üçüncü nesil yazardır. karma puanı 667'dir an itibariyle.
experimental'ı efenim... en genel ve klasik kullanımla... tanımam etmem. belki aşırı romantiktir. belki değildir. belki gamaralara oynuyodur, belki oynamıyodur. belki de sözlük yazarlarına oynuyodur, belki oynamıyodur. belki beğeni peşindedir, belki değildir. bilemem.
ancak yazılarını gerektiğince takip edersek ve azıcık mantığımızı kullanırsak... bir karma kölesi olmadığını kolaylıkla anlayabiliriz. her şey olabilir experimental. siz nasıl düşünürseniz. ama karma kölesi olamaz. sadece experimental değil, uludağ sözlük'te üçüncü nesil ve daha önceki nesillere ait olan tüm yazarlar karmalarını isteseler şimdiye kadar çoktan en kötü 800'e çıkarırlardı efenim. hele bir erkekse bu yazar, çok basittir bu işlem onun için.
çünkü sözlükte genel nitelikte entryler girerek, kankalar edinerek, habire cinsel muhabbetler üzerinden prim yaparak ulu mertebesine ulaşmış birçok yazar abimiz halihazırda mevcuttur. onların karma köleliğini sorgulamamız gerekirken kendi çizgisinden şaşmayan bi insana gelip de "karma kölesisin olm. eksilendi diye entrylerini sildin." demek... bilmem ne denli mantıklıdır.
experimental kalitesinde bi adam karma manyağı olacak da bunca sene karmasını 600 küsürlerde bırakacak... bana pek mümkün gelmiyor.
adından ekşisözlük dahil tüm sözlüklerde bahsettiren bir yazardır kendisi. birçoğumuzdan daha yazardır. sapla samanı karıştırmamak lazım. sakin olmak lazım. sezar'ın hakkını sezar'a vermek lazım. lazım.
karma kölesi olmuş sözlük yazarı. geçen hafta kendi nick altına girdiği, eksilendiğini belirten entrysini, çok eksi oy aldığı için silmişti fark ettiyseniz.
kendisinin 2 gün önce, gece tam 00.00'da, sözlük yazarlarının itirafları başlığına girdiği entry'yi hatırlarsınız. yalnız, o entry öyle bir eksilendi ki, experimental'ın girmekte alıştığı istatistiklere giremedi.
bunun üzerine, bütün anlaşılmamış entrylerini silen experimental, o entrysini de sildi ve bugün bir daha yazdı.(#6835974)
gerekçe olarak da elle tutulur bir şey söyleyemedi. gerçi kim karmanın tek amacı olduğunu itiraf edebilir ki?
vay anasını karma, sen nelere kadirsin!
sadsadas üzgünüm ama bence kendini fazla önemsiyor. "10 yazar birleşip bana girdi"; vay efendim "organize işlerin kurbanı oldum"; aman senseimi dilleyeyim "üstüme üstüme geliyolar" feryatları... kan, gözyaşı, ihtiras. her şey var. sen kimsin? bu nasıl bir ego? hayır 10 yazar organize olup gerçekten eksi filan verdiyse hepsinin beynini sikeyim, o ayrı da, mevzubahis yazarın kendini konumlandırdığı yer komik. sanırsın milletin işi gücü yok gizli gizli toplanıp experimental'i nasıl pasifize edeceğini konuşuyor. ahahah. lan ne adamlarsınız ya.
+ arkadaşlar plan ne?
- eksileyelim!
+ onu geçen defa 20 dakikada 45 entry eksileyerek yaptık, daha farklı bir şey bulalım.
- yeren başlık açmak nasıl fikir?
+ olmaz.
- kız gibi yakınlaşıp, adres felen alalım; tenhada kıstıralım!?
+ bize yakışmaz.
- ya 50 kişi toplandık, bi' adamı nasıl etkisizleştireceğimizi bulamadık. yazıklar olsun bize be!
...
mide bulandıran, kurgusal, ergen kızların duygusal gel gitlerinden faydalanma amaçlı, her yanından gözyaşı akan entry'ler okumak istemiyorum ve bunu da bahsettiğim şeylerin hepsininin bayrak tutanı olarak experimental üzerinden dillendiriyorum. görünüşte bireysel olsa da, esasında genel bir rahatsızlık bu hani. bilsin. bilsin ki bu kadar önemsemesin kendini. komik oluyor. duygusal gel gitler yaşamak, orda burda ağlamak, sevgilinin x yaptığı an'lar felan... yormuş zihnini anlaşılan.