* kalan hayatımı gerçekten bu insanla geçirebilir miyim? sorusunun yanıtını bulmadan sırf evlenmiş olmak için evlenmek.
* aşk hoşlantı vb. duygular dışında evlenilen kişiyle arkadaş olamamak
* evliliği sosyal bir statü olarak görmek.
* evlenilen kişiyi kendi eşyası zannetmek (saç tokası, cüzdan, koltuk minderi vs.)
toplumsal bir kurum olması, dayatılması, evlenmeyince uzaylı muamelesi yapılması, çocuk yapmayınca uzaylı muamelesi yapılması, ikinci çocuğu yapmayınca uzaylı muamelesi yapılması vesaire diye uzayıp giden liste. yani aslında evlilik iyi de çevresi kötü. *
Ben olma kavramını yitirmeden, " biz" olamamak...
Evlilik tek dünya kurmak değil, benliklerinizi yitirmeden, iki ayrı dünyanın harmanlandığı bir ilişki olmalıdır.
Belki de önlenemez tek sorun monotonlasmasidir ilişkinin . Tadı kalmaz zamanla bunaltir . Mecbur ve bağlı hissettigin için devam ettirirsin veya aşığım bilincine alistigin için .
Evlenmek başlı başına bir sorun.
En büyük sorun ilişkideki sorunları konuşmak yerine birbirine duygusal şiddet uygulayan ve evliliği çıkmaza sürükleyen çiftlerdir.
Saygı temelli bir evlilik yok ise aşk ile belli bir Zaman dilimine kadar sürdürülebilir.
Sevginin Temelinde saygı vardır.
Aşk değilde sevgi ve saygının baskın olduğu evliliklerde sorunlar minimum düzeydedir.
Empati yoksunluğu en kötü olanıdır.
Sonu sorundan çıkıp fiziksel şiddete gidebiliyor.