Yalnızlık allah'a mahsus malum. iyi günde kötü günde yanında olabilecek bir güç, tutunacak bir dal en büyük neden.
Tabi günümüzde genelde böyle olmuyor. Ya çocuk için evlenip çocuk olunca birbiriyle bağı kalmayan damızlık çiftler, ya da maddiyata dayalı silikon ilişkiler oluyor.
depresyona bile girseniz belli rutinleri yapmak zorunda kalıyorsunuz. çocuklarla ilgilen, yemek pişir, çoluk çocuk birlikte yemek ye, kahvaltı yap, çocuklar var diye tatile git, onlar için alışverişe çık, onları düşün, onların geleceği ile ilgili kafa yor... ve tüm bu uğraşlar sonucu depresyon hafifliyor. yine belli oranda var ama derecesi kesinlikle düşüyor. her akşam ma-aile yemek yemek terapi gibi, ağır depresyon dönemlerimde akşam yemekleriyle kendime geldim, biliyor musun? (Fakat yine de evlilik belli oranda sizi depresyon durumunda da tutuyor, bundan kurtuluş yok. kadınlar evliyken, erkekler bekarken daha çok depresyona giriyorlarmış, bu da bir gerçek. belki de kadın cinayetlerinin sebebi bu, biri depresyondan çıkmak istiyor biri depresyona girdiği için cinayet işliyor. iki yönlü olaya bakmak lazım)
Birliktelik.
Hani tanıdıklar tarafından kabullenilen, birbirinden ayrı düşünülemeyen çiftler olur ya? Evlilik benim için böyle bir şey.
Çalışıp gelip ayağını sehpaya uzatırken televizyon izlenen sonra uyunan ilişkilerden ya da evliliklerden istemiyorum. Ortaya bir şeyler koyacağın, birbirini destekleyeceğin ve saygılı olacağın, çok seveceğin, her gece mutlaka sarılarak uyuyacağın bir evlilik istiyorum.
Hayat yalnız da yaşanabilir. Ancak yanında seninle birlikte öğrenen, sana öğreten, senin öğrettiğin birinin bulunması hayatı belki biraz daha kolaylaştıran ama çokça tat katan bir şey.
Her evlenene "aman aman evlenme sakın tü kaka" diyen insanlardan hiç haz etmiyorum mesela. "Ben ettim sen etme" bilmem ne. E sana da söylemediler mi bunu? Evlenmeseydin o zaman? Mutlu değilsen boşan evlendin diye kafalarınız birbirine mi yapıştı canım?
Garip.
Tabii ki zorluklar var. Mesele bu zorlukları el ele tutuşup birlikte aşmak. Bu kesinlikle romantiklik de değil. istediğim ve olacağından emin olduğum bir şey. insan kendinin ve karşındakinin eksikliklerini/fazlalıklarını, neye ihtiyacı olduğunu bilince mis gibi de sağlıklı aileler kuruluyor.
Hayat tek başına sonunu getireceğimiz kadar keyifli değil. Gerçi keyifli olsa bile tek başına bir yere kadar sürer bu keyif. Özellikle zor günlerde el ayak çekilince, bir başına kalınca daha iyi anlıyor insan.
Güvenebileceğim, sırtımı yaslayabileceğim, düştüğümde elimden tutup kaldıracak, rahatça yanında kahkaha atıp saçmalayacağım birinin varlığı fena olmaz. Hem birlikte çoğalmak gibi bir şansımız da varken neden olmasın?
Şöyle bir şeyin olma ihtimali bile çok güzel*
mutluluk. sevdiğin, iyi anlaştığın insanla evlenince o evlilik o kadar mutlu geçiyor ki... diğer şeyleri pekte önemsememeye başlıyorsun. eşin, en iyi arkadaşın oluyor. sürekli en iyi arkadaşınla geçirdiğin bir ömürden daha rahatlatıcı ne olabilir?
Evlenmek mutlu bir birlikteliği taçlandırmak ya da çocuk sahibi olmak için falan yapılmaz. Kandırmayın kendinizi, her istediğinizi karşılıklı rıza dahilinde evlenmeden de gerçekleştirebilirsiniz.
Evlilik ayrılmanın/boşanmanın kötü sonuçlarını ortadan kaldırmak için yapılır. Ortak çocuğunuzun refahı, aşkın bittiğinin kesin kanıtı, ortak mülkiyetin adaletli dağılımı için..