bugün

-canan benimle evlenir misin?
+tabi ama cüzdanını verirmisin.
-tabi buyur.
canan aç gözlü paragöz bi karıdır. cüzdana bakar bomboş.
+lan senin yazı tura atacak paran yok. benimle mi evlencen.
- ayşe gezdim gördüm yaşayacağımı yaşadım doydum. şimdi bir yuva kurup hayatımı düzene sokmak istiyorum benimle evlenir misin?
+ ahmet! git kendini nadasa çek. yiyen yemiş malını sende yemiş balını doymuşsun. ben tortunlamı besleneyim. *
(bkz: en ilginc evlenme teklifleri)
(bkz: evlenme teklifini hayvan gibi yapmak/@fatal)
+benimle evlenirmisin?
-sebep?
+soruma soruyla karşılık verme...
-uhhhh...
+benimle evlenir misin?
-hayır...
+neden?
-çünkü.
-mantıklı mısın?
+evet. ya sen?
-ben de..
+neden bekliyoruz?
-ok. yarın?
+yep..
-benimle evlenir misin?
+hayır neden sordun?
-ben de öyle düşünmüştüm.
+ee sonuç!!!
- bak şimdi kaşargül, kaç senedir birlikteyiz, birbirimizi kimsenin tanımadığı kadar iyi tanıyoruz, otuzlarımıza yaklaşıyoruz, birbirimizi seviyoruz, ilişkimizde saygılıyız, yarın ayrılsak öbürgün geçirdiğimiz binlerce güzel anı hatırlayıp odanın bir köşesinde hıçkıra hıçkıra ağlıycaz, pişmanlıktan gebercez ama gurur da yapacaz, aramıycaz, biliyorsun ki ikimizde gururluyuz. o yüzden mantıklı olmak gerekir..
- al nüfüs kağıdım dingilcan, başla işlemelere.
- benimle evlenir misin ?
- hıı nasıl yani ?
- nasılı yok işte, benimle diyorum, evlenir misin ?
- benimle dalga geçmeyin lütfen, şakaysa kötü bir şaka
- dalga geçmiyorum, şaka da değil
- daha neler, bir aydır burada çalışıyorum ve tanımıyorsunuz bile
- olsun, bu kadar tanımak yeterli benim için
- saçmalıyorsunuz

evet, onun deyimiyle iki ayda saçmaladım, sonra beraber saçmaladık.
+benimle evlenir misin?
-evliyim ben zati
+peki.
- benimle evlenir misin?
+ seninle herşeye varım ben.
- simbooo simboo
+ kaşarsu, benimle evlenir misin?
- ay bilmem ki.
+ ???
- ya yarmacan da dün teklif etti. ben de hala 3 ay önceki tokmakcan'ın teklifini düşünüyorum. ayyy, ne desem kiii.
+ aman diyim bişey deme, beni de demedim farzet.
- bak ayça ben seninle skiş için evlenmiyorum tamam mı, yoksa skilecek kız çok ama asıl amaç ama skiş değil sevgi saygı olmalı, ha skiş olursa iyi olur ama ben skiş adamı değilim aşk adamıyım, skiş benim için ikinci planda gelir, zaten sırf skiş düşünen insandan bi hayır gelmez, skiş nedir ya allah aşkına skiş nedir, bu kadar önemli mi ya herşey skiş mi yani ben seni seviyorum aşığım sana skiş de neymiş, ben zaten seninle evlensem hergün skişemeyiz ki sıkılırız yani, arada bir skişiriz o da ilişkiye heyecan getirir güzel olur, hergün hergün skiş bayar insanı, sen zannediyor musun insanlar evlenince hergün skişiyolar, adam bi kenara çekiliyo gazetesini okuyo, kadın evi temizliyo, akşam da olursa yorulmamışlarsa skişiyolar. o yüzden skiş falan hikaye, ben sana baktığımda gözlerinin içinde mutluluğu görüyosam skişi ikinci hatta üçüncü plana atarım, skiş benim tarzım değil anlatabiliyor muyum, bir ömrü senle paylaşmak istiyorum ben, paylaşırken skiş skiş diye tutturacak bi insan değilim beni az çok tanımışsındır. şimdi sana bütün içtenliğimle soruyorum, benimle skişe değil, evlenmeye var mısın?
- boşaldım ben necati gerek yok, ağzınla sktin zaten.
+hep böyle suskun musundur?
- hı hı her zaman.
+ilk görüşte aşka inanır mısın?
- bazen.
+hayatındaki ufak şeylerden mutlu olur musun?
- sıklıkla.
+benimle evlenir misin?
- genelde.
-şimdi, biz seninle uzun zamandır arkadaşız değil mi?
-ehh, üniversiteye girdiğimizden beri.
-yani tanıyoruz birbirimizi?
-doğrudur.
-ben bu tanışıklığı ilerde de devam ettirmek istiyorum.
-tamam, ettirelim ama bunun için beni bu şık lokantaya kotla getirmen ve senin de bunu söylemek için takım elbise giymen 1az saçma değil mi?
-ben de ondan bahsedecektim.
-nasıl yani?
-benimle evlenir misin?
-ho
-Hem sana böyle yerlere giderken giyinmen konusunda yardım da ederim.
-Allah'ın salağı, gerzek herif; sen gideceiğim yerin adını söyle bana yeter diycem ama bundan sonra seni tanımadığımı söylemek daha güzel olacak.. bakar mısınız?
-buyrun
-beyefendiye bir bloody mary, bana bir taxi, 1 de ben çıkıcaya kadar bu adamı oyalayın, bu da bahşiş. kalkarken size ödeme yapmayabilir.
- benimle evlenmelisin!
- neden ayol durup dururkene...
- biz sanki evlenecek gibi duruyoruz senle!
- manyak mısın?
- olabilir ama benle evlenmelisin... dur kaçma...
Diyalog mu yoksa saçmalık mı olarak adlandırılması gerek bilmiyorum ama, sonuçta iki sevgili arasında geçen bir konuşma şöyle vuku bulmuştu efendim:

Erkek şahıs * sevgiliye evlenme teklif etmeye kararlıdır, bunun için nasıl cümleler kurması gerektiğine karar vermesi ise onun için tam bir işkenceye dönüşmüştür. Heyecanına yenik düşmesi halinde kelimeleri karıştırıp saçma sapan cümleler kurması ihtimaline karşılık, çok klasik "seni seviyorum, benimle evlenir misin?" cümleleri ile olayı bağlamaya karar vermiştir. yenilen romantik bir yemeğin ardından cebinde yüzük sevdicekle akşam gezmesine çıkılır, tüm konuşmalar yapılmış, olay son noktayı koymaya gelmiş, erkek şahsın kalbi saatte 220 yapmaya başlamıştır.

erkek şahıs: Aşkım, artık sana bir şey söylemek istiyorum.
sevdicek: Ne söyleyeceksin aşkım?
e.ş. : (derin bir nefes alır)ben (gümbürrrrr şeklinde inanılmaz bir gürültü insanın aklını alan cinsten herkesi yerinden minimum bir karış sıçratır) beni çok evleniyorum, seninle sever misin? ("Seni çok seviyorum, benimle evlenir misin?" cümlesinin aklını kaçırmak üzere olan bir kişi tarafından söylenmiş hali)
s: sende bana (Tam olarak anlamını o an çözememiştim, hala çözebilmiş değilim, ama sanırım evet demekti çünkü şu an evliyiz)
e.ş. : ...
s: ...
e.ş. : Şöyle sessiz bir yere gidelim mi sana yüzük takacam (yusuf yusuf olan bir erkek şahıs tepkisi)
s: pigi !!! (Korkmuş bir kızın peki deme şekli)

O anda tüm türkçenin,yüklemi, özneyi geçtim, edatın, tümlecin, bağlacın bile köküne kibrit suyu dökmek suretiyle olay yerinden hızla uzaklaşmıştık, hala hatırladıkça güleriz...
+ Benimle evlenmezmisin ?
- Hayır.
+ Yani evlenirsin.
- Anlamadım.
+ Teşekkür ederim biliodum kabul edeceğini.
- Nasıl yani dur bi saniye ne dedim ben yahu.
+ Ters psikoloji.
gerizekalı bir ülkücü reisinin, kampüste vurulduğu sarışın ve mini etekli kıza yine ameleleri vasıtası ile gönderdiği teklif:

amele- baksana bacım!!??
sarışın minili kız *- bana mı dediniz? buyrun?
amele- bizim reis seni kendine uygun gördü?
smk- ne! bu ne reza...
amele- ayrıcaa.. böyle mini etek filan da giyinmesin, gitsin doğru düzgün bişeyler giysin dedi?
smk- git başımdan be dağ başı mı burası?
- evlenek mi lan?
+ hee oluur.
Eşime evlenme teklifi etmeden önce ona küçük bir oyun oynamak zorunda kaldık. Bilen bilir kömür limanındaydık o akşam. Kamp yapıyorduk ve eşimin doğum günüydü. En sevdiği kuzeni de o zamanlar asker. Doğum günü partisi hazırlığı adı altında bir şeylerden şüphelendi ama evlenme teklifi hazırlığı olduğunu anlamaması için onu bir şekilde oradan uzaklaştırmamız lazım... söz konusu liman da şehir merkezine uzak bir yer, en az bi 10 km var yani... neyse bir şekilde uzaklaştıracaz ama nasıl falan derken aklıma "murat gelecek" demek geldi. Murat geldi gidip onu almamız lazım falan diyerek onu da alıp yola çıktım ben. Arkadaşlar da hazırlığı tamamlayıp bana haber verecek bu arada. Neyse çıktık biz yola, gittik bi 6-7 km. Arkadaşlar aradı, hazır gelin diye... durdum dönüyorum, bizimki sordu noldu diye. Dedim murat aradı, gelmenize gerek yok ben bi araba buldum onunla dönüyorum dedi. Anam bir sevindi bizimki...

Neyse yaklaştık mekana. Bizimkiler mumları yakmış masa falan kurulmuş. Her şey hazır. Biz geçtik masanın başına;

- aşkım?
+pasta falan yok? Murat nerede?
- pasta yok evet doğum günü partisi değil çünkü bu...

(Gülüşmeler)

+ murat nerede?
-(yüzüğü çıkartarak) aşkım?
+ haydaaaa...
-benimle evlenir misin?
+ ya tamam da murat?
-sikicem muratı şindi yok murat falan ya?!
+e murat gelecek dediniz? Gelmicek mi? Ya bi şey olduysa?
- murat yok aşkım. Murat yalandı.
+ama yaaa murat gelcek diye bekliyorum ben!
-ah be güzelim...
+neyse evleniyim bari hahaha...
- evlen bari...

Murat'ın teskeresine 3 ay vardı şehit olduğunda. Allah rahmet eylesin. Bizimlesin kardeşim biliyorum. Seni çok seviyorum.