evim şahane

    48.
  1. 40 yıllık inşaat ustalarına, alçıcı, sıvacı abilere zorla lipton ice tea içirten insafsız ve zalım program..

    mevzunun konsepti gereği her ev sahibi yemek hazırlıyor evinde çalışan ustalara.. inşaat halindeki odada bu yemekler ustalarca yeniyor renklilik, muhabbet oluyor.. son bir kaç haftadır eline zorla kutu kutu ice tea verilen ev sahipleri türedi.
    yemeklerle birlikte yarım kiloluk bardaklarla suladıkları ustalarımızı galaksiler arası yolculuklara oradan kozmoza sevk ediyorlar..

    hele bir tane nevzat usta var, garip adam her ice tea gelişinde istisnasız "bu ne amk. kedi çişi gibi " bakışı ile istemeye istemeye alıyor ikramı..

    yapmayın arkadaşım..olmuyor..

    ayıptır..

    vazgeçin bu zulümden..

    insaniyet namına !
    17 ...
  2. 75.
  3. bugün bana hayatı ciddi ciddi, derinlemesine sorgulattı. iki sayfa not çıkaracaktım onu da beceremedim saatlerce. durup durup bıraktım kalemi. tekrar aldım tekrar bıraktım.

    kadın kanser hastası. kocası birkaç yıl önce kanserden ölmüş. hayatı boyunca başkalarının eskileriyle yaşamış ve çocuklarına bakmaya çalışmış. mutsuz. çünkü başka çaresi yok. daha doğrusu başka türlü olmak için bir umudu bir beklentisi yok... insanı kanser edecek kadar kötü bir gecekonduda yaşamış, bu gidişle çocukları da kanser olacak kadar kötü üstelik...

    kadına dört dörtlük bir ev ortamı hazırlayıp sunduklarında dahi gözlerinin içi gülmedi... baktım bekledim ama gülmedi. bir insan hayattan bu denli beklentisiz hale gelmiş ve hiç kimsenin haberi yok. olanlar da ya bir şey yapamamış ya da bir şey "yapmamış."

    birileri, sadece insan gibi yaşayacak bir ev ortamına bile sahip değil... birileri de altın varaklı mobilyalarda haksızca tribe girsin... aşk acısı çeksin zengin dertleriyle dertlensin filan...

    kadın, artık kendisi için neredeyse hiçbir şey istemiyor. tek istediği çocuklarının bir yatağı, bir çalışma masası, içinde hasta olmayacakları temiz bir tuvaletleri filan olması iken...

    öteki mesela... dünyanın parasına "fahişe" kiralıyor.

    oturdum sorguladım hayatı. ağladım. bu ülkede bu durumda yaşamaya çalışan kim bilir kaç insan kaç aile vardır dedim... öteki yüzyılda hasbelkader birine daha evim şahane ya da başka bir program giderse gider... gitmezse de ha bir eksik ha bir fazla diye avunur muyuz acaba? bilemiyor insan...
    8 ...
  4. 105.
  5. bugün denk geldim yaklaşık 2 3 aydır izlemiyordum.
    ulan kadının salonunu 13 bin küsür liraya yenilediler, sadece eski televizyonunu koymuşlar o da tüplü, kadın açtı dolabı baktı şaşırdı "aaaa selim beeeyy bu nedir ya eski televizyon duruyor" kamera karşısına geçip birde demez mi selim bey bana 1500-2000 liralık televizyonu çok gördü ulan kaşar madem sana az geliyor o paralar o zaman salonunu da kendin yaptır tv ni de kendin al, adam babasının hayrına 13 bin tl harcıyor bu karı tv koymamış diye ağlıyor size iyilik yapanında sizinde ta amk.

    ayrıca git şehit ailelerine yardım et, istanbulun göbeğinde oturan karılara yardım etmek nedir. sende suçlusun keltoş.

    edit: en beğendiğim bölüm somada maden faciası yaşayan bir aileye yardım etmişti, bir damla yapmacık gözyaşı dökülmemişti.
    7 ...
  6. 79.
  7. başvuru yaptığımız ancak başvuru sırasında ağlamadığımız için elemeyi geçemediğimiz programdır. ne güzel bizim de niş ve spotumuz olacaktı. halbuki babam alkolik, anam yatalak kardeşim kötürüm hasta nerdeyse yolcu eşim çocuktan sonra kanser oldu çocuklar kokain bağımlısı bende hapisten yeni çıktım ama gerekirse yeniden girerim.
    6 ...
  8. 92.
  9. arada güzel işler yapsalar da genelde fakir edebiyatı ile reyting peşinde olan bir program.
    5 ...
  10. 99.
  11. garip bir şekilde garip eleştirilere maruz kalmış program.

    birisi tüketimden dem vurmuş, diğeri mimardan. 10 bin tl gibi bir bütçeyle ak saray mı inşaa edecek adam? o evin sahipleri 20 yıldır 1 iğne alabilmiş mi evlerine?
    yok efendim reklam yapıyormuş. tv yayıncılığının reklamcılık üzerine inşaa edildiğini keşfettiniz bravo.

    bir adada insanların insanlıktan çıktığı, saçma mücadele ve zihniyetleriyle toplumu zehirlediği; çirkef 3-5 kadının kıyafet adı altında biribirine laf soktuğu programların yanında püri pak kalan bir program.

    ve sonuca bakınca herkesin mutlu olduğu bir programa yapılan gereksiz eleştiri.

    edit: imla
    5 ...
  12. 61.
  13. sürekli evi yapılan kişilerin ağladığı program. boş vakitlerimde izliyorum, her seferinde de ağlıyorlar. ne yani bu duygu sömürüsü? bir kerede güzel olmuş vs. falan deyin. sürekli olarak bi gözyaşlarını kullanan insanlar var. neymiş heyecandan ağlıyormuş, böyle ilk defa evi olmuş. hep bu kadınlar zaten. ilk kadın ne zmaan ağladıysa ondan sonra bu programda ağlama olayı meydana geldi.

    bide programda evi yapılan kişilerin eski eşyaları başka evlere gidiyor. ya o garipler ne yapsın,haa? onlar senden daha muhtaç. illaki ağlayacaksın, muhtaç olduğunu başka insanlara duyuracaksın. milleti kendine acındıracaksın.

    mimar selim bile ağlayan insanları görünce utanıyor, kafasını eğiyor. keşke birazda sizde utanma duygusu olsa.

    bide gene ben bu programı izliyorum. babası ölmüş, kapıcı olan bir aile vardı. bunları kanal marka yerden kıyafet falan aldı. sürekli olarakta ilk defa yeni kıyafetleri olan aile diye, dış ses yankı yapıyordu. neyse sinir oldum gene.kısacası acitasyonu reyting olarak kullanan program. *
    5 ...
  14. 45.
  15. 5 dakikalık seyriyle cinlerimi tepeme çıkarmıştır. yapacağınız reytinge, duygu sömürüsüne, gösterişe tüküreyimdir. bir film gibi ya da şans kapıyı çalınca değildir ama yolundadır.

    (bkz: televizyonunun modeli düşük diye analı kızlı ağıt yakanlar)
    (bkz: o insanlar üzerinden para kazananlar)
    5 ...
  16. 83.
  17. Ermenekte yakınlarını kaybeden insanların evlerini yenilediler çok güzel bir fikir. banyo tuvaletleri falan içeri aldılar çok güzel oldu.zengin insanların evlerinin değiştirilmesinden bunun gibi ihtiyacı olan insanların evlerini yenileseler keşke.
    5 ...
  18. 3.
  19. Kanald D'nin yeni programı..
    Konsept evleri yenilemek..
    Lakin gözlerimizin önüne serilen görgüsüz milletimiz..Geceleri bakıyorum da,geçen gün bir hanım 'artık evde gün yapabilirim' diye ağlıyordu.Nedir yahu,evin eşyası kötü diye misafir mi çağırmaz olduk.Ne zaman bu kadar havalandık..
    Hem o acayip 'objeler'ne.Her ev aynı çıkıyor en nihayetinde.Oraya niş,buraya alçıpan tavan,bir de duvar kağıdı
    Sonuç tornadan çıkmış ve adeta bir kafe girişini andıran evler..
    Yaşanıyor sayın mimar bu evlerde,ve çoğunluğunda 'orta halli'ler yaşıyor..O otel lobisi kılıklı pavyon ışıklı evler falan...Noluyoruz yahu!!!
    7 ...
© 2025 uludağ sözlük