bugün

etik, felsefenin temel disiplerinden biridir.
ahlaklılık olgusu üzerine, ahlak üzerine bir felsefi soruşturmadır.
etik dediğimizde, manasıyla ilgili bir sıkıntımız vardır.
ahlak ile etiği karıştırıyoruz. etik akademik felsefi bir disiplindir.
3 düzeyde ele alınabilir,
ilk olarak, birey düzeyi diyebiliriz, birey tek tek bireylere yaklaşmalı.
ikincisi, filozof açısından ele alınabilir. bunun kurucusu, sokratestir. levinas'ın öteki etiği ve jurgen habermas'a çağların etik aynaları diyebiliriz.
sokrates'te böyle biridir. çağıyla hesaplaşma vardır.
üçüncü düzey ise, felsefeci etiğin unsurunu araştıran biri olabilir. sınırsız bir konudur etik. o konu alanlarından biri üzerine araştırma yapan kişidir.

ahlak, yaşanan, pratik bir şeydir. etik o pratiğin teorisidir. bir toplumun olduğu her yerde olan ahlaki kurallar bütününe ahlak diyoruz. bunları sorgulamadan alıyoruz. her zaman sorgulama içinde olmuyoruz. ama etik sözkonusu olduğunda sorgulama vardır.

etik pratik bir disiplindir. epistemoloji ve ontolokiden sonra gelir. bir amaçlılık olduğu için pratik disiplin diyoruz.
tdk'ya göre,
çeşitli meslek kolları arasında tarafların uyması veya kaçınması gereken davranışlar bütünü.
etik sınavında kopya çekilmesi etik değilken;hocanın bir dönem boyunca bikaç kişiden sebep bütün sınıfın canını okuması ne kadar etik? Hani bikaç kişiden yola çıkılarak yapılan değerlendirmeler etik değildi,sen öyle öğrettin derler adama.
Deontoloji ,ahlaki felsefe, ahlak bilmidir.
sanıldığı ve kullanıldığı gibi "ahlaklı" demek değildir. Sen şimdi "Hayır bu hiç etik değil." gibi entel cümleler kurma çabalarına giriyorsun ya, yapma onu. Etik, ahlak felsefesi demektir.
devlet ve toplum kavramlarıyla birlikte ele almıştır.
etik; insanı kendini bilmesiyle veya insan için doğru ve iyiyi yaşamın ne olduğunu, doğru ve iyi yaşamın nasıl yaşayabileceğiyle ilgili sorulardır. ahlak ile farklıdır. çünkü ahlak toplumun kültürü ve yaşayış biçimiyle kurduğu kural bütünüdür ve yere göre değişir. etik kurallar ile bağdaşamaz. örneğin ötanazi (ölüm hakkı)etik midir?
böyle bir durumda bu kararı kararı kimin vereceği, nasıl vereceği sorusu çıkmaktadır.
tıp tekniği günümüzde çok gelişti ve ölüm yapay şekilde uzatıldı. kimi durumlarda yaşamdan çok ölüm uzatmak olabileceği düşünülmekte ahlaki açıdan evet peki etik midir?

(bkz: ötanazi)
Tdk ya göre 1. töre bilimi. 2. Çeşitli meslek kolları arasında tarafların uyması veya kaçınması gereken davranışlar bütünü. 3. Etik bilimi. 4. sf. Ahlaki, ahlakla ilgili.
insanların kişisel ve toplumsal hayattaki ahlaki eylemlere ilişkin sorunlarını ele alan bir felsefe öğretisidir. Ahlakla etik kavramları birbirlerine yakın olmalarına rağmen, birbirlerinden farklı oldukları durumlar vardır.
1- Ahlak, etiğin konusu olan olgu iken etik, ahlak kavramını inceleyen felsefi disiplindir.
2- Ahlak, toplumdan topluma ve aynı toplumda zaman içerisinde değişirken etik ise, evrensel ilkelerin arayışı içindedir.
3- Ahlakın kaynağı, yani belirleyicisi toplumdur; etiğin kaynağı ise akıl ve felsefedir.
değerler felsefesinin aksiyoloji dalı olan etik, felsefenin üç ana dalından biridir; varlık bilgi ve değer.

doğru davranışı, yanlış davranıştan ayırabilmek amacıyla ahlak kavramının doğasını anlamaya çalışır.

türkçe'de etik sözcüğü yanlış biçimde ahlak sözcüğüyle eş anlamlı olarak da kullanılır.

etik ile ahlak arasındaki en temel fark, ahlakın toplumsal değerlere dayanırken

etiğin evrensel insani değerlere dayanmasıdır.
Etik, değilmesi ve değiştirilmesi mümkün olmayan ilahi anayasadır.

https://youtu.be/aI2pxouDYyM
Etik, değişmesi ve değiştirilmesi mümkün olmayan ilahi anayasadır.

https://youtu.be/aI2pxouDYyM
tarihin her devrinde canlı, yeni, uygulanabilir ve aktif bir kavramdır.
doğru ve yanlışların neler olduğu konusunu araştıran felsefi disiplin.
albert schweitzer'e göre yaşayan herşeye karşı hissettiğimiz sorumluluktur. evet.
Zamanında political ethic dersi almıştık. Hoca bir konu atardı ortaya işin içinden çıkabiliyorsan çık. Mesela bürokrat hediye alamaz mı? Rüşvet ve hediyeyi ayıran ne? Ne kadar değerin üstündeki hediye hediye olmaktan çıkar? Sırf bürokrat diye adam arkadaşından doğum günü hediyesi alamaz mı? Bunun gibi işin içinden çıkması zor meseleler konuşulurdu. Gıcık bir alandır o.
evrimsel olandır. gerisi çöptür.
halk deyimiyle "bu işin raconu budur."
etik felsefenin bir alanı iken ahlak toplumsal bir olgudur. felsefe ile ilişkisi bağlamında etiğin bir bilme/bilgi araştırması olduğunu ve bireysel bir içerik taşıdığını, ahlakın ise kişilerarası olduğunu bu anlamda topluluklara özgü olduğu ve evrensellik içermediğini düşünebiliriz.

adil olma, erdemli olma vb. toplumsal pratiklere ilişkin davranış normlarına bağlılığı ahlâkın alanında düşünürüz ama adalet nedir? erdem nedir? sorularına yanıt arayan süreci etik alanında düşünürüz.

bu olgu bağlamı ile bilgi bağlamını ayırt ettiğimizde etik ve ahlakın nerede birlikte düşünülüp nerede farklılık gösterdiğini anlayabiliriz.
Ethics grekçe karakterle ilişlili olan ethikos ifadesinden gelir. ethikos ise eğilim, mizaç anlamlarına gelen ethos’tan gelir. Ahlak kelimesiyle aynı anlamı taşımaz. Etik evrensel ahlak toplumsaldır. Etik ahlaki değerlerle ilgili olandır ahlak ise doğru yaşamanın kurallarının tarihsel olarak toplumların ortaya koymasıdır. Topluma özgüdür. Teleolojik, eleştirel, deontolojik, teorik, klasik, normatif, betimleyici gibi birçok alt alan ve kavrama sahip felsefenin ana disiplinlerinden biridir.
Kavramlarla sarılı yaşantımızda bazen doğru kelimeleri bulmakta zorlanıyoruz galiba. tıpkı doğru cümleleri kurmak için gösterdiğimiz çaba gibi...

Bunlardan birisi de etik!

Ahlak ve Etik, Etik Bilimi, Ahlak ve Etik Felsefesi…

Birbiriyle bağlantılı ve ayırt edilmeleri zor iki kavram.

Son yıllarda özellikle iş hayatında etikten çok söz edilmeye başlanmıştır. Etiğe bu kadar çok ihtiyaç duyulmasının sebebi belki de ihtiyaçtandır!

Kavramın ne olduğuna gelince… Yunanca "karakter" anlamına gelen "ethos" sözcüğünden türemiştir. Türkçede etik sözcüğü yanlış biçimde; ahlak sözcüğüyle eş anlamlı olarak kullanılmaktadır. Etik ve ahlak kelimesi genellikle “doğru” ve “yanlış” kavramları etrafında sıklıkla birbiriyle karıştırılarak kullanılan kelimelerdir. Etik ve ahlak aynı anlama gelmemektedir.

Etik, toplum tarafından oluşturulmuş kodlar, normlar gibi kurallardır. Çeşitli meslek kolları arasında tarafların uyması veya kaçınması gereken davranışlar bütünü diyebiliriz. insanla ilişkilendirilmiş, bütünsel bir kelimedir.

Ahlak ise daha kişisel bir olgudur. Kişinin doğru ve yanlış üzerindeki kendi düşünce ve hislerine dayanmaktadır. Ahlak; kişisel olduğu için herkese göre değişebilir, ancak etik kuralları toplum için aynıdır, değişmez!

Etik; bir bilim dalıdır, ahlak ise bir olgudur!

Nasıl davranış sergilersek sergileyelim, unutmamalıyız ki her yaptığımız diğer canlıları da etkilemektedir. Eski çağlardan günümüze doğruluğu, mutluluğu ve hazzı temel alan, faydaya odaklanan ve etiği bir üst bilim olarak kabul eden yaklaşımlar mevcuttur.

ilk tartışılan başlıklar; iyi, mutlu yaşam, adalet ve erdemlilik olmuştur. 18. yy.’dan itibaren ise; sorumluluklar, değerler, ödevler, amaçlar gibi kavramlar ön plana çıkmaktadır. Dönemlerin gelişme düzeyine, üretim şekillerine ve yaşam tarzlarına paralel olarak felsefi görüşlerde şekillenmektedir.
Etik kurallar insan olduğumuzu hatırlatan bir unsurdur ve toplumu bir arada tutmaya yarar. insanlar birbirlerine her geçen gün daha da saygısızlaşıyor. Etik diyoruz ama kim önemsiyor? Gücünü kötüye kullanabilecek insanlar, kendi başarıları için çevrelerindekileri yakıp, yıkıyorlar. Mobbing diyoruz ya, bu da sorunlarımızın başında geliyor! Yazılı kurallarımız olmayabilir ama bizi biz yapan insani değerlerden uzaklaşmamak gerekiyor.

Tamamen insana özgü bir sürü davranış kalıbı mevcut. Doğanın en akıllı varlıkları olarak kendi davranışlarımızı kontrol edebilmeliyiz.

Sokrates “sorgulanmayan hayat yaşamaya değmez” demiş. Kaçımız hayatın içerisinde neyin doğru olup neyin doğru olmadığı, iyiyi, güzeli, onurlu, erdemli, ahlaklı ve etik olanın ne olduğunu sorguluyor? Gerçek şu ki çoğu zaman sorgulamıyoruz kendimize bile sormuyoruz!.

Lourence Kohlberg’in Ahlak Gelişim Düzeyleri ve Piaget ahlaki gelişim süreci aklıma geliyor burada. Ahlaki yargının insan yaşamındaki işlevi çerçevesinde davrananların kendi vicdanlarını rahatlatma yolları, rolleri arasında gelip gidiyorlar. Bence kişi ancak kendini kandırır. Ahlak konusunu ayrıca başka bir yazımda ele alacağım.

insanda etik duygusuna vereceğim birkaç örnek

Samimi ve güvenilir, gayretli, cesaretli, dürüst, insana, insan haklarına saygılı, sabırlı, anlayışlı, duyarlı, hoşgörülü, adil ve eşit davranan, uyumlu, paylaşımcı, şeffaf, hesap verebilir, yetki ve sorumluluğunu yerinde ve doğru kullanan, işini doğru ve severek yapan, sahiplenen, kendini geliştirmek için gayret sarf eden, şikayet ve önerileri dinleyen, karşısındakine değer veren, verdiği sözleri tutan, ahde vefa duygusuna sahip insanlar olmalıdır

Her sonuç başka bir olayın başlangıç nedenidir. Algoritmik düşünce üzerine kurarken yeni hayatı, ahlak ve etik göz ardı edilmemelidir. Çünkü çürük yapılar eninde sonunda yıkılmaya mahkûmdur!
tarihselci bir müslüman olmama rağmen mantıksal bir sistematiğe oturtmasının zor olduğunu düşündüğüm felsefe dalıdır. son zamanlarda bu alana yönelmeyi düşünüyorum. kitap önerilerinizi beklerim sayın userlar.
"kime göre neye göre"nin felsefesidir.
güncel Önemli Başlıklar