1 aydır duyduğum haberi sindirmeye çalışıyorum, zor ama başarıyorum sanırım.
en zor günlerimde, en yalnız hissettiğimde, en bilinmez zamanımda sen vardın. her şeyin güzel olacağına, her şeyin çözüleceğine beni inandırıp güçlü kalmamı sağladın. belki hayat bizi beraber yürütmedi ama tamamen ayırmadı da hiçbir zaman. sen benim için "aradığımda hep orada" olacaktın, başıma gelen her şeyde ilk sana koşacaktım ve sen de bana.
en son konuşmamızdan 10 gün sonra gitmişsin, biz vedalaşamadık bile. ben 5 ay sonra senin gittiğini öğrendim, nasıl gittiğini öğrendiğimde daha çok üzüldüm. çok yandı mı canın? beni çok narin bir camdan vazo tutar gibi sardığın anlar geldi aklıma, ayrıldığımızda birbirimizin canını nasıl yaktığımız geldi, hayatında başka biri olduğunu düşünüp içimi soğutmaya çalıştım ama olmadı. sen gittin ve benim hayatımın bir dönemi açılmamak üzere kapandı.
gittin ama bu seni sevmeme engel değil, bir gün tekrar buluşana kadar yerin her zaman aynı. biliyorum benim de öyle ama keşke bir veda etseydik birbirimize. yalnız olmadığını biliyorum babanın koynuna gömmüşler seni de. o mezara beraber gittiğimizde senin de orada yatacağını bilmiyordum, belki de bu kadar çabuk yatacağını bilmiyordum ne bileyim. üşümüyorsun değil mi?
2 sene önce yılbaşında gönderdiğin kar küresi, 5 sene önce aldığımız ve teki sende olan baloncuk oyuncağı ve bir sürü gülümseyen fotoğrafından başka bir şey kalmadı bana. iyi ki geçtin hayatımdan, iyi ki vardın ve biliyorum hala varsın.
tekrar görüşene kadar hoşçakal, ben seni hep güzel hatırlayacağım ve inan bana senin yerin her zaman ayrı, her zaman kimsenin dokunamayacağı bir yerde olacak. nereye gidersen git, seni hep çok seveceğim.
Allah uzun ömürler versin hepsine. Kötü ayriliklar gecirdiysekte hakkım hepsine helal olsun. allah uzun ömürler versin inşallah. ilişkimiz bitti diye insanliktan çıkıp kötüyü dileyecek degiliz.
Bir zamanlar her sabah bu endişe ile uyandım o zamanlar yeni ayrılmıştık bu salağın da intihar muhabbeti vardı o zamanlar tırsıyordum açıkcası ama şuan sikinde olmaz ölmesi kalması.
Yıllar öncesinde yakın bir kız arkadaşımın harp okulu’nda okuyan bir erkek arkadaşı vardı. Arkadaşım kör kütük aşık, deli oluyor, iki, üç yıl kadar da birlikte oldular fakat ayrıldılar bir şekilde. Bizimki perişan, toparladık onu zaman içinde. Gel zaman git zaman ikisi de başkalarıyla evlendiler birbirine yakın zamanlarda. evlendikten birkaç hafta sonra çiğli’de Eğitim uçuşunda çocuğun uçağı düştü. Sonrasında düşün dur tabi, yalnız kalan sen mi olurdun, ya da evlendiği sen olsaydın bir şekilde o uçakta olmaz mıydı, kaderiydi ve ölüm yine onu bir şekilde bulur muydu vs vs.
Yaşanmışlık fazlaysa, insanı derinden yaralar...
Bir arkadaşım şöyle demişti eski sevgilisi için: "Yıllar sonra mezarında ziyaret edebildim. Söyleyemediğim ne varsa söyledim".
Keşke zamanında söyleseydim diye düşünmemek lazım. Belki de bazı şeylerin öyle kalması gerekiyordur.
Bazen sevmediğin biri ölünce bile bir burukluk oluşuyor. Bazen de bir kişinin bulunduğu her türlü olumsuz durum başkasına keyif veriyor. duruma göre iki tarafı var
Eski yaratik diyelim az once kendi kendime dusunuyordum otuz yilimi yalaniyla dolandiriciligi sapikligiyla calan canli birgun olaki bir damla su istese kkarsisindakovalarca suyu yilana verir ona damla su vermem allah o gunu gostersin Allahin adaletine guveniyorum.Kotu degilim ama cocuguna bu kadar gaddar yaratik
Eski sevgili de olsa sızlar içim yani ailesi sevdikleri için yıkıcı etkisi olur ama boynuzlandıysam eğer imam safında helal etmiyorum diye megafonla bağırırım muhtemelen.