bugün
- akp'nin galatasaray'ı destekleme nedeni13
- 6 mayıs 2024 konyaspor fenerbahçe maçı10
- icardi19059
- bebeği gibi seven incitmeyen değer veren erkek49
- anın görüntüsü12
- 5 mayıs 2024 galatasaray sivasspor maçı18
- nervio13
- allah ile tanrının farkı var mı8
- allah yerine hızır'dan yardım istemek8
- eksi ruyaları sözlük heyetinden istemek23
- hayatınız boyunca sizi en derinden yaralayan olay8
- iğrenç bir his tarif et29
- düşün ki o bunu okuyor17
- türkiye toplumunun ahlaksızlığa pratik zeka demesi13
- uludağ sözlüğe nasıl düştünüz15
- sözlük kızlarının saç rengi18
- galatasaray12
- bülent uygun10
- hakim ziyech11
- hayvancılık destekleneceğine neden ithalat10
- eksi ruyalar ile yakaladığımız müthiş uyum21
- 170 iq üstü sözlük yazarları veritabanı18
- şöyle hanım hanımcık öğretmen bir kız bulamamak16
- sözlük yazarlarına gelen son mesaj14
- bebeği gibi seven incitmeyen değer veren kadın10
- bir türlü ısınmayan ayaklar9
- en yaşlı özelliğiniz14
- kocaeli de fabrikada yaşanan cinsel grup seks22
- insanlar melek mi şeytan mı10
- budweiser14
- kızların tipe bakmadığı gerçeği29
- bir kadın nasıl tavlanır19
- hemşire kızlar nasıl oluyor17
- diyanet işleri başkanına audi 6 tahsis edilmesi9
- çağ dışı teknolojilere özlem duymak8
- bir gavatın soyadını nick yapmak10
- mert hakan yandaş13
- nude istemeyen erkek9
- dursun özbek gibi olsam utanırım8
- yakışıklı ama zengin erkek14
- çift maaş alan akpli bürokratların ücretlerine zam8
- sözlük kızlarına yürüyen vizyonsuz9
- sözlük yazarlarının abileri11
- erkek çocuk için isim önerileri9
- aşkta yaş farkı önemli midir10
- içip içip entry girmek8
- 170 boyunda 70 kilo erkek9
yeni türkünün "külhani şarkılar" albümünde yer alan, buram buram ege kokan şarkısı.
sözleri:
iki kişi iki kıyıda karşılıklı
bakışları gölgeli ince bir hüzünle
aynı rakıyla dumanlı dillerinde aynı şarkı
kim inanır ki düşman olduklarına
memleket aşkının ne dili var ne dini
doğmaya gör o anda yakar yüreğini
komşu olmak bundan böyle yazılmışken alnımıza
gel de ağlama şu düşman halimize
doğduğum ev eski dostlar bizim mahalle
boğaziçi düşlerimi süslüyor hala
şu istanbul eski günlerden kalma bir alışkanlık
bakmayın siz atina'dan geldiğime
sözleri:
iki kişi iki kıyıda karşılıklı
bakışları gölgeli ince bir hüzünle
aynı rakıyla dumanlı dillerinde aynı şarkı
kim inanır ki düşman olduklarına
memleket aşkının ne dili var ne dini
doğmaya gör o anda yakar yüreğini
komşu olmak bundan böyle yazılmışken alnımıza
gel de ağlama şu düşman halimize
doğduğum ev eski dostlar bizim mahalle
boğaziçi düşlerimi süslüyor hala
şu istanbul eski günlerden kalma bir alışkanlık
bakmayın siz atina'dan geldiğime
eskimeyen dostlardır aslında. görüşmeyeli ne kadar uzun zaman olursa olsun gördüğünüz anda sanki daha dün birlikteymişsiniz hissi uyandırırlar. ne zaman yaslanacak bir omuza ihtiyaç duysanız hep ordalardır bilirsiniz, ya da bazen omuzunuza yaslananlar onlardır. kimi zaman sen ağlarsın, kimi zaman "yok kardeşim ne varsa eskilerde var" diye sana gelenlerdir...
makamı rast, usulü semai, bestesi gültekin çeki'ye, güftesi ise hayri mumcu'ya ait olan eski anıları canlandıran hoş bir türk sanat müziği eseri
Unutulmuş birer birer
Eski dostlar, eski dostlar
Ne bir selâm, ne bir haber
Eski dostlar, eski dostlar
Hayâl meyâl düşler gibi
Uçup giden kuşlar gibi
Yosun tutan taşlar gibi
Eski dostlar, eski dostlar
Unutulmuş isimlerde
Bilinmez ki nasıl, nerde
Şimdi yalnız resimlerde
Eski dostlar, eski dostlar
Unutulmuş birer birer
Eski dostlar, eski dostlar
Ne bir selâm, ne bir haber
Eski dostlar, eski dostlar
Hayâl meyâl düşler gibi
Uçup giden kuşlar gibi
Yosun tutan taşlar gibi
Eski dostlar, eski dostlar
Unutulmuş isimlerde
Bilinmez ki nasıl, nerde
Şimdi yalnız resimlerde
Eski dostlar, eski dostlar
beşiktaş spor kulübünün onursal başkanı süleyman saba'nın dilinden düşmeyen şarkı.
basligi gordugum zaman kafamda yazacaklarimi toparlarken tutunamayanlardanin* aklimdaki, icimdeki her seyi yazmis oldugunu gordugum konu.
(bkz: emegine tesekkur eder altina imzami atarim)
(bkz: emegine tesekkur eder altina imzami atarim)
ataköy 9. kısımda bir cafe-çay behçesi. duvarı olmayan kocaman camlarla kaplı, yapay göletinde kuğular yüzen bir mekandır. mekana giriş, minik bir köprü üzerinden yapılır.
yıllar sonra tekrar karşılaşıp, hep birlikte şarkısını da söyleyince (#619823), unutmanın imkanı olmadığı anlaşılan dostlardır.
yeni dostlardan kazık yenince aranıp, kıymetleri anlaşılan dostlardır.
eski dostlarla dosdoğru dost olunur geçmişte. o seni anlar sen onu.
hiç konuşmadan, tek sözcük dahi tüketmeden, bir sonbahar vakti demliklerce zehir gibi çaylar içilir birlikte.
sonbahar birlikte koklanir hiç konuşmadan ve içilen demlerin yoğunluğu kadar ağır yaşamlar paylaşılır o sessizlik ve tarifsiz zaman dilimlerinde.
yol arkadaşı olunur, yoldaş olunur eski dostlarla.
barikatlar da yanyana dövüşülür.
en mahrem mektupların çekincesizce emanet edilecegi tek kişidir o.
Dost'tur...
ve gözyaşı... gözyaşı dökülecekse aranılan omuzdur onunki. ne var ki heryer de, kalabalıkların ortasında kandan gözyaşı dökülür ama o omuza bir göz sürmek korkutur insanı kimi zaman. o agladığını görmemelidir. agladığını görmesini istemediğini de bilmelidir; ve bilir...adını nasıl biliyorsa öyle bilir.
en güzel günaydınlar onadır. en tahakkümsüz başkaldırılar ona karşıdır. onlar eski dostlardır. komsu camını kırdıgında adı asla verilmeyecek kişilerdir onlar.
onlar hep güzeldir.
saçi basi özlenir.
yıllar geçer, anılar ağır çekimde batar gözlere. bir tane de fotoğrafı yoktur.
ve hiç olmamıştır da ne garip. nasıl olur bilinmez bir vakit gelir onlara eski dost denir meclisler de adı geçince.
"eski" olsalar da "dost" sözcügünü hep haketmişlerdir ve hak edeceklerdir.
hiç konuşmadan, tek sözcük dahi tüketmeden, bir sonbahar vakti demliklerce zehir gibi çaylar içilir birlikte.
sonbahar birlikte koklanir hiç konuşmadan ve içilen demlerin yoğunluğu kadar ağır yaşamlar paylaşılır o sessizlik ve tarifsiz zaman dilimlerinde.
yol arkadaşı olunur, yoldaş olunur eski dostlarla.
barikatlar da yanyana dövüşülür.
en mahrem mektupların çekincesizce emanet edilecegi tek kişidir o.
Dost'tur...
ve gözyaşı... gözyaşı dökülecekse aranılan omuzdur onunki. ne var ki heryer de, kalabalıkların ortasında kandan gözyaşı dökülür ama o omuza bir göz sürmek korkutur insanı kimi zaman. o agladığını görmemelidir. agladığını görmesini istemediğini de bilmelidir; ve bilir...adını nasıl biliyorsa öyle bilir.
en güzel günaydınlar onadır. en tahakkümsüz başkaldırılar ona karşıdır. onlar eski dostlardır. komsu camını kırdıgında adı asla verilmeyecek kişilerdir onlar.
onlar hep güzeldir.
saçi basi özlenir.
yıllar geçer, anılar ağır çekimde batar gözlere. bir tane de fotoğrafı yoktur.
ve hiç olmamıştır da ne garip. nasıl olur bilinmez bir vakit gelir onlara eski dost denir meclisler de adı geçince.
"eski" olsalar da "dost" sözcügünü hep haketmişlerdir ve hak edeceklerdir.
Facebook hayatımıza girdi gireli artık dinlediğimizde aynı tadı bırakmayan şarkıdır.
Unutulmuş birer birer
Eski dostlar, eski dostlar
Ne bir selâm, ne bir haber
Eski dostlar, eski dostlar.
Hayâl meyâl düşler gibi
Uçup giden kuşlar gibi
Yosun tutan taşlar gibi
Eski dostlar, eski dostlar.
Unutulmuş isimlerde
Bilinmez ki nasıl, nerde
Şimdi yalnız resimlerde
Eski dostlar, eski dostlar.
Unutulmuş birer birer
Eski dostlar, eski dostlar
Ne bir selâm, ne bir haber
Eski dostlar, eski dostlar.
Hayâl meyâl düşler gibi
Uçup giden kuşlar gibi
Yosun tutan taşlar gibi
Eski dostlar, eski dostlar.
Unutulmuş isimlerde
Bilinmez ki nasıl, nerde
Şimdi yalnız resimlerde
Eski dostlar, eski dostlar.
ahmet özhan'ın ılık ılık söylediği şarkı. eski dostlar diyebilmek için kaç yaşında olmak gerekir bilmem ama ben dost deyince yalnız insanları değil bizim eski mahalleyi, okulu, parkı, top oynadığımız arsayı da anlıyorum. hayal meyal düşler gibi.
ara sıra hatırlayıp ahh çektiğiniz, yakın arkadaşlarınız.
--spoiler--
iki kişi iki kıyıda karşılıklı
bakışları gölgeli ince bir hüzünle
aynı rakıyla dumanlı dillerinde aynı şarkı
kim inanır ki düşman olduklarına
--spoiler--
--spoiler--
komşu olmak bundan böyle yazılmışken alnımıza
gel de ağlama şu düşman halimize
--spoiler--
şarkıya baktığımızda gerek kullanılan yunan ezgileri gerekse sözler incelendiğinde yeni türkü bu eserinde; yunanlılarla bizim çok eskilere dayanan bir dostluğumuzun olduğu ve yapay düşmanlıklarla ne yazık ki o dostluğun bozulduğunu anlatmaya çalışıyor. * * *
iki kişi iki kıyıda karşılıklı
bakışları gölgeli ince bir hüzünle
aynı rakıyla dumanlı dillerinde aynı şarkı
kim inanır ki düşman olduklarına
--spoiler--
--spoiler--
komşu olmak bundan böyle yazılmışken alnımıza
gel de ağlama şu düşman halimize
--spoiler--
şarkıya baktığımızda gerek kullanılan yunan ezgileri gerekse sözler incelendiğinde yeni türkü bu eserinde; yunanlılarla bizim çok eskilere dayanan bir dostluğumuzun olduğu ve yapay düşmanlıklarla ne yazık ki o dostluğun bozulduğunu anlatmaya çalışıyor. * * *
unutulup gidilmiş dostlardır şarkıda denildiği gibi. hayatının ilerleyen kısmında rastlayan da ne görülmüş, ne duyulmuş..
her dinlediğimde, 45-50 li yaşlarıma geldiğimi ve tek başına bir meyhane köşesinde bu şarkı eşliğinde rakımı yudumlayarak dostlarımı andığım hissini veren güzel ötesi şarkıdır.
--spoiler--
Unutulmuş birer birer
Eski dostlar, eski dostlar
Ne bir selâm, ne bir haber
Eski dostlar, eski dostlar.
--spoiler--
--spoiler--
Unutulmuş birer birer
Eski dostlar, eski dostlar
Ne bir selâm, ne bir haber
Eski dostlar, eski dostlar.
--spoiler--
bir hıfzı topuz kitabı, emre kongar,sabahattin ali,çetin altan gibi dostlarının hayatından kesitler sunduğu hatıra kitabı.
eskileri hatırlatan güzel sanat müziği parçası.
duygulandıran güzel sanat müziği eseri. evet.
fransız şarkıdan alıntı yapılmış şarkıdır. malesef acı gerçek. bunu başkalarına dediğimde onlarda kabullenemedi niyeyse. (şarkının adı aklıma gelmiyor şu an)
huzur veren bir eser. arada bir dinlenip, geçmişe yolculuk yapılabilir.
iyisi var kötüsü var eski dostlarımın hepsine benden en güzel küfürler feda olsun.
güncel Önemli Başlıklar