sadece şöyle özetlenebilir; bayram çocuklara bayram, bayramı en güzel onlar yaşıyor. yani bayramların değiştiği falan yok, bayramlar aynı bayramlar da bizler o minik neşeli çocuklar değiliz artık. ve ne yazık ki hiçbir zaman o minik çocuk olamayacağız tekrar.
Bana göre tamamen çocuklukla alakalı değildir. Nitekim çocukları da görüyoruz, sokakları da. Mesela telefon yine var ama sesini özlemişim cümlesi yok. Neden? dı dıt diye mesaj geliyor. Ayvalardan sümbüllerden bayram getirdim size unutma beni kutlarım bayramını* şeklinde. Zor mu lan aramak. Eskisi gibi birbirlerine gidenler de yok zaten. Eski kokular da yok bana göre. Neyse çok var aslında. Kısacası birbirimize teknoloji ile yakınlaştığımızı sandıkça birbirimizden uzaklaşmamız.
meczup olmuş albay ın babası hergün ırmağın kenarında oturur. izninde ailesini ziyarete giden albay babasının hergün ırmak kenarında boş boş bakındığını, hiç konuşmadığını öğrenir ve onu almaya gider. yanına vardığında baba der her gün burada boş boş niye duruyorsun dünya değişiyor, değişime ayak uydur ve hayata katıl. babanın cevabı; dünya değişiyor mu ? ne alakası var ? bak ırmak benim çocukluğumdan beri aynı yöne akıyor, şu karşıdaki büyük kaya aynı, güneş hergün aynı yerden doğup aynı yerden batıyor. bırak dokunma bana ben burada iyiyim.
zamanla eski bayramların tadını daha çok arar olduk. fark gözümüzün önünde insanlar habire değişip duran çağa ayak uydurma çabasında olan insanlar bunların içinde bende varım. eskiden bayramların iyi güzel eğlenceli olmasındaki en büyük sebep komşuluktu çoğu kişiye göre saçma geliyo bu terim. fakat bayram tanıdıklarla muhabbetle selamlaşmayla güzelleşiyodu yeni düzen apartman site meskenlerinde çoğu kişi apartmanda tek yaşadığını zanneder olmuş, bayram gelmiş yada gitmiş. genel olarak yobazlaşmış bi millet olmaya devam ediyoruz.