harikalar diyarı olarak anlatılan küba'nın iç yüzüne dair bir iddia.
küba...
gidilmesi gerken bir yer. masmavi deniz, kırmızı topraklar, alabildiğine romantizm...
gidilmesi gereken bir ülke ama turist olarak gidilmesi gereken ülke. en koyu savunucuları bile bir haftadan fazla küba vatandaşı olmaya dayanamaz. kendini dünyadan soyutlamış, tek kanallı yıların türkiyesi gibi yirmbirinci yüzyılda bile hala sıkıcı, alabildiğine gri bir rejim, her taşın altında mason parmağı arayan islamcı reflekslerine sahip bütün fitnelerden kapitalizmi ve amerikan emperyalizmini sorumlu tutan gevşek yöneticiler...
internet yok, televizyon yok, basın yok kısacası medya yok... hiçbir kitle iletişim aracı yok. varsa bile üst kademe bürokratların hizmetinde. cennetmiş bi de burası(!) iki güzel götlü kız, bi tane de doksan yaşında puro içen derviş amca gören türkiye solcusu hemen cennet yapar burayı. yıllar önce sinan çetin söylemişti aklımda kalmış madem cennet burası neden cennetten çıkmak yasak? neden castro'ya sözde değil özde bağlı olduğunu söylenen küba halkı eline geçen ilk fırsatta soluğu amerikada alıyor?
küba'da patronların yerini devlet başkanı almış. rejimin adı sosyalizm diye toz kondurmamak aptallıktır. fidel castro'nun dünyanın bilmem kaçıncı zengini olması da beni doğruluyor. halk sefil mi sefil... ama devlet başkanı zengin. benden buna kör gibi alkış tutmam isteniyor. kusura bakmayın solcu kardeşlerim bunu yapamam. siz yapmaya devam edin. iddia ediyorum bugün küba vatandaşılığına bir hafta dayanabilecek bir küba hayranı yoktur bu ülkede.
yaklaşık 60 yıldır kapitalist sistemin tüm izolasyon çabalarına ragmen ayakta durmaya çalışan bir ülke olarak değerlendirildiğinde küba, son dönemde yaşamaya başladığı değişimlere ragmen hala insanlık için bir umut olarak orada durmakta.
zorunlu tanım olarak ise kapitalizmin tüketim kültürüyle sosyalist bir devleti anlamaya calısırsan tabi ki boktan bir ülke olarak düşünürsün.
bakınız bu fotoda en sağdaki benim yanımda rachael ve sue var. neyse ne diyorduk evet küba?
Bi' kere küba'da o "puroyu bakire hatunların bacaklarında sarıyorlar kanks ehe mehe" hipotezi kısmı olarak yalan. Evet bacaklarda sarılıyor fakat bakire hatunların değil, tamam bakire olanlar da mevcuttur ama onların güzel olduğunu düşünmeyin sakın. Gittim gördüm fabrikasını sordum soruşturdum dedim " iyi güzel de neden puro? " cevap vermediler. Sosyalizmin kapitalist sorulara karşı ön gördüğü bi' savunma yöntemidir herhalde diye düşünüp " yengeye selam ehe ehe " söylemini gerçekleştirip uzaklaştım fabrikadan.
Sonuçta şey var, fabrikasyon üretimin sağladığı artı değerin eşitsiz dağılmasında korktukları için puro olayını manuel üretiyorlar. Yoksa hiç bi' cazibesi yok "kızlara değmiş kanks!! kanks kızlar!!1 eheheeh" söylemleri tamamen boş.
esasında küba'nın fakir bir ülke olmasından kaynaklanır. boktanlık ülkeye neresinden baktığınıza göre değişse de bu düşüncede küba'ya maddiyat açısından bakıldığı çok açıktır.
küba'yı sadece despot komünist bir rejimin hakim olduğu bir ülke zanneden bünyelerin ifrazatı olan öneridir. zira bakire kızların apışarasında puro sardığı bir ülke hakkında "boktan bir ülke" yakıştırması yapmanın başka bir açıklaması olamaz.
(bkz: havana)
(bkz: cohiba beach)
ulan sırf 56 model cadillacları görmek için bile en az bir kere gitmek gerek bu ülkeye...
küba diğer sosyalist yönetimlerde olduğu gibi diktatörlükle yönetilen bir ülkedir. kimse de çıkıp bunun aksini iddia edemez kanımca. zamanında fidel'in sırf kendine muhalif olduğu için insanları küba'dan sürmüştü hatırlarsanız. belki devrim yapılırken amaç diktatörlük kurmak olmayacaktı belki ama castro'nun kendi egosu yüzünden böyle oldu. sırf bu yüzden bile küba'nın boktan bir ülke olduğunu söyleyebiliriz.
nerden geldiğine göre değişebilen hatta sınıf konumuna göre tartışılabilecek bir önerme. afganistandan gelen biri için böyle bir önermede bulunmak ne derece mantıklı tartışılır. ya da sınıf konumu itibariyle küba bürokrasinin pek de hak vermeyeceği önerme...
(bkz: esasında türkiyenin daha da boktan olması)
kime göre neye göre sorusunu sordurur.
mesela yemenden, afganistandan gelen biri için küba boktan değildir. Zengin ülkelerden gelen biri içinse boktandır.
pek çok kriter baz alınarak hazırlanan insani gelişme endeksi sıralamasında, teknoloji yoksunu ülke küba 67-68. sırayı alarak 71-72.lerde seyreden türkiyeye birkaç fark atmıştır.
basın yayın, teknoloji, inşaat gibi sektörlerde olabildiğince dipte oluşuna ve birçok şeyin yokluğu çekilmesine karşılık gerisini siz hesap edin.