Bugün tarafsız bölge'de denk geldiğim tontiş profesör. Bundan sonra da denk geldikçe izlerim.
demokrasinin ne olduğunu, bizim ülkede neden olmadığını, ülkedeki çarpık, yanlışlarla dolu sistemi; bilimsel verilere dayanarak öyle tutarlı ve öz biçimde analiz etti ki içimin yağları eridi. bildiğim ama dile getirirken sıkıntı yaşadığım, klasik akp'li bakış açısıyla karşılaşınca da umudumu kaybederek dillendirmemeyi tercih ettiğim konuları; birer birer, örneklendirerek, verilere dayandırarak, bilal'e anlatır gibi anlattı. Düşüncelerini ifade etme, dile dökme, duraksamadan aktarabilme yeteneğine hayran kaldım. Böyle insanlardan çok lazım.
biraz önce (bugün tv'de idi sanırım) eğer 1 kasım'daki seçimde oy kullanma oranı artarsa bu iktidarın işine gelmez. çünkü son seçimde gitmeyip bu seçim sandığa gitmeye karar veren seçmen iktidarı değiştirmek için gidecek diyen profesör.
kendisine ve yürüttüğü mantığa katılmıyorum. rehavete kapılıp oy vermeyen ( belki memlekette, belki tatilde vs ) akp seçmeni, akp'ye vermeye eli varmayan diğer sağcı kesim, milliyetçi olup ne akp ne mhp'ye veren yani sandığa gitmeyen kesim 2 seçim arası yaşanan gerginlik ve terör olaylarından dolayı sandığa gitme kararı alıp akp'ye yönelebilir.
türk halkı kaosu sevmez. puslu ortamda da devletin ( bi bakıma hükümetin ) yanında yer alır. kaostan da muhalif parti ve partizanları sorumlu tutar.
kısaca kendisinin " son seçimde sandığa gitmeyip bu seçim gidecek insanlar iktidarı değiştirmek için gidecek" iddiasına katılmıyorum.
sandığa gitmeyenlerden veya kararsız seçmenlerden de akp'ye yönelen olacak pek tabi.
özellikle bu gergin ortamdan sonra.
türk halkı basit düşünür. azıcık aşım, ağrısız başım. çorbamız kaynasın, düzen bozulmasın. durup dururken icat çıkarmayın, kaos çıkarmayın falan.