bir kızın düşebileceği en aşağılık seviyeyi dosta düşmana gösteren kızlardır. bir erkek için birbirine giren iki kızı ilk defa orta üçüncü sınıfta görmüştüm. iki tane kız, hem de hoca sınıfta iken ve ders işlenirken birden tartışmaya başlayıp saç baş birbirine girmişti. hoca da kadındı, baktı olayı kontrol altına alamıyor, müdürü falan çağırmıştı. uğruna kavga ettikleri erkek de b şubesindeki emre adlı bir eleman.
sınıfta bu kavgayı herkes izlerken ve özellikle erkekler hayvani bir şekilde gülüp tezahürata bile başlamışken ben olanları bir köşede mide bulantısıyla izlemiştim. gerçekten bir kadın erkek için sokak kavgasına girdiğinde acayip bayağı bir hale geliyor. bak sevdiği için savaşmaz demiyorum, aşkı için elinden geleni elbet yapar. ama böyle erkek gibi birbirine girince resmen bana sokak magandası izlenimi veriyor. dünya güzeli olsa o anda soğurum ondan. çocuk deyip geçmeyin, lisede neyse ilerde de aynı şekilde olur. benim örneğim ortaokuldu ama lise sayın siz, bir sene sonra liseye gidecektik nasıl olsa.
aşık olmak erkeğe, aşık olunmak kadına yakışır. tabi ki kadın otursun, hiçbir ilgi göstermesin, erkeği peşinde koştursun demiyorum. ama aşkta ipleri eline erkek almalı bence. kadın öyle ağır olmalı ki erkek hem onun için her şeyi göze almalı hem de kadın bir gülüşüyle erkeğe tüm hislerini anlatmalı. böyle basit güç kavgalarına girince işte kadın o ağırlığı ve ona aşık olma sebebini yerle bir ediyor.
kesinlikle ortaokul ve lise yıllarının en zevkli aktivitesi. hele o sınıfta hanım hanımcık takılan kızların bir anda nasıl cennet mahallesi karakterine dönüştüğünü kankalarınızla izlemek ve bir yandan hayvan gibi gülüp bir yandan da tezahürat yapmak paha biçilemez. ben böyle mücadeleyi smackdown'da bile görmedim amk.
