ergen: ya gitmiyicem halamgile filan evde oturucam!! okumuyucamda çöpçü olucam!! var mı lan var mı be!?
bakunin: (merhaba ben ünlü anarşist teorisyen bakunin. beni bilen bilir.bilmeyene şöyle açıklayayım. isyanın kitabını yazdım. başkaldırının şahı değildim adeta şahbazıydım ama "ergen isyanı" ndan tiksindiğim kadar hiçbişeyden tiksinmedim... şuna bak kapıları çarpmalar falan... hayvan çocuğu gibi bağırıyor orantısız buluğ!) Yabani gibi evde durma! hala oğlun erkan var onla oynarsın gel...
klasik isyanlardır. bir dönem sık sık vuku bulan bir hadisedir. bu isyanlar birçok defa türetilebilir ama en sık kullanılanı şöyledir;
- hiç biriniz beni anlamıyorsunuz!..kendimi intihar edicem!
budur...hiç şaşmaz. ama ne olur, zamanla herşeye rağmen nefes almayı öğrenir insan, büyür, olgunlaşır insan...
-kahretsin hayat hiç adil değil,hiç kimse beni anlamıyor,beni sevmiyor.neden tanrım,neden?
-eşeksıpası isyan etme allaha,gel sütünü iç.
-sen bile anne,sen bile beni anlamıyorsun.
-bana bak, sana sütünü iç dedim.saat de 10 olmuş hadi doğru yatağa.
-anneee.başkalarının çocukları bu saatte dışarılarda geziyor peki ya ben?
-alırım ayağımın altına sonrada sokağa atarım mutlu olursun.
-nefret ediyorum sizden.
-küfrederdim de annenim diye sesimi çıkarmıyorum. süt de yok güdük kal böyle.
ve benzeri diyaloglardır. hep hayata ve anne babaya isyan halindedir.
öyle bir isyandır ki bu, önce sivilceler istila eder yüzün %90'ını, sonra her saniye bir ton daha kalınlaşan sesle bir dur denilmeye çalışılır bu baskına. bedeni bile yabancı gelir insana, sahi kimindir bu kıllı bacaklar? "benim olamaz bu koca kıç" der insan. inanmak istemzz kendindeki değişime, çocukluk avuçlarından kayar gider de bir dur diyemezsin bu gidişe. elinden gelen sadece lanetler savurmaktır gökyüzüne ve ahalisine.