adamın kafadan kendine özgü bir duruşu bir şekli var. herkesten farklı bir stili, bir oyunculuk anlayışı var. yani özetle candır, yeri geldiğinde de canandır.
dün rüyamda gördüm kendisini. bizim evde tiyatro varmış ben de şarkı söylüyormuşum. gösteri sonunda fotoğraf çektirmek istedim kabul etti. sonra arkamı döndüğümde gidiyordu. noldu dedim bizim foto, dedi uğraşamam işim var falan. kırgınım kendisine o açıdan ama çok severim aynı zamanda da.
karizmatik, ses tonu etkileyici, izlerken ve konuşmalarını dinlerken kendine hayran bırakan yetenekli, vakur bir oyuncu. bu adamı farklı kılan bir şey var, kendine has bir duruşu, babacan tavırları. insanların hakkında ne düşündüğünü önemsemeyişi hoşuma gidiyor, fakat saygıda da kusur etmiyor. dürüst bir kişiliği olduğunu düşünüyorum, öyle yansıyor en azından. kanım ısınıyor.
tanısaydım, bir çıkmaza düştüğümüde gidip kendisine istişarede bulunurdum. söylemeden de geçemeyeceğim, bakışları güzel; düşünceli ve duygusal bakıyor. keza mimikleri de öyle, artı elmacık kemiği de yakışıyor.
ufak bir eleştiri, keşke dizide de real hayatında da içkiye yer vermese, beni mutlu ederdi. ama bu onun umurunda mı? tabii ki değil.
-başarıların devamını dilerim behzat amirim!
+saçma sapan konuşma be kızgın penguen.
-pardon amirim.
behzat ç hakkında bu kadar entry varken, burada yazılanların sadece 5 sayfa olması üzücü. senaryo müthiş diyecek söz yok ama oyunculuğu da inkar etmemek gerekir. erdal beşikçioğlu ndan başkası oynayamazdı behzat amirimi.
behzat ç'yi izleme sebebim. uzun cümleler arasında içini çekişini, şaşırdığında perçeminin ardından kalkan alnını, suçlu döverkenki çevikliğini bile sevdiğim adam. en iyii performansını bal'da sergilemiştir.
görüldüğünde oha diyo herkez ekrandaki gibi değildir o adam gibi adam. belki buradakileri entryleri okuyordur. rolünün hakkını veriyosun. bir kaç birşey söylemek istiyorum.
behzat ç dizisinin başında insanların yoğunluğundan seti çekemezlerken artık ankara insanı çok rahat artık halkın içinden oldukları yüzündenmi bilemem ama 10 numara dizi.