öğrenen kişi için zor olabileceğini düşündüğüm durum. kimsenin alnında yazmıyor sonuçta. her gün sokakta, iş yerinde, okulda yanınızdan bir sürü gay geçiyor. ama hiçbirini anlayamıyorsunuz. kimsenin evinde, sinema köşelerinde, yatağında ne yaptığından haberiniz yok sonuçta. malum, iki erkeğin istiklal caddesi dışında el ele dolaşabilmesi de pek mümkün değil. kaldı ki sokaktaki bir insanın gay olması da sizin derdiniz değil ama insanın kendi arkadaşına konduramaması normal.
önyargılar... en büyük sorunumuz bu aslında. 18 yaşındayken ilk kez bir kız arkadaşıma, gece yarısı 3 gibi gay olduğumu söyledim. kalakaldı. "şaka mı yapıyorsun? ne alaka ya?" demişti. bunu anlayabiliyorum çünkü onun kafasındaki gibi bir gay değildim. hayatım boyunca kırıtmadım, makyaj yapmadım, sesim ince falan değil. ve sanılanın aksine birçok gay de böyledir. ancak feminen, kadınsı olan gayler de vardır. onların yürüyüşünden, davranışlarından, giyinişlerinden, vs. gay oldukları anlaşılır. kimisi toplumun genel geçer "erkek" tanımına bire bir uyarken, kimisi bir bayan gibi olabiliyor. kendinin "kadın gibi erkek" olarak düşünülmesinden rahatsızlık duyacak olan "erkeksi gayler" de kendini gizlemek durumunda kalıyor. ve bundan dolayı toplum eşcinsel deyince sadece makyaj yapan, kırıtarak yürüyen tipleri aklına getiriyor. arkadaşımın tepkisini bundan dolayı çok doğal karşılamıştım. tüm bu şaşkınlığı, "nasıl yani?" durumunu çok iyi anlayabiliyorum.
toplumun bilgisizliği ve cahilliğiyle doğru orantılı olarak ortaya çıkan önyargılar yüzünden insanlar arkadaşlarını kaybetmemeli. en korktuğum şeydi dostlarımın bunun yüzünden çekip gitmeleri... "bir fark yok, ben gene aynıyım. birkaç yıl önce tanıştığımızda da aynı kişiydim. beni böyle sevdin. kabul et veya etme, bir eşcinselle çok iyi arkadaş oldun. sadece şu an haberin var." demiştim. şükür ki, arkadaşım aptal biri değildi. tavsiyem şudur; en yakın arkadaşınızın gay olması, heteroseksüel olması veya biseksüel olması onun elinde değildir, bunu unutmayın. hiç kimse dışlanacağını, böyle zorluklar yaşayacağını, hatta en yakın arkadaşını kaybetme korkusunu yaşayacağını bile bile eşcinsel olmaz böyle bir toplumda. insanlık paydasında buluşabilmek en önemli şeydir. karşınızdaki insanı kimliklerinden bağımsız ele alabildiğiniz zaman gerçek bir dost olabilirsiniz. gerçek bir dost da toplum baskısına karşı arkadaşının yanında olan, destekleyen kişi olmalıdır.
not: şunu da önemle belirteyim, eşcinseller için heteroseksüel erkekler kızlar gibidir. duygusal anlamda bir şeyler paylaşılabilecek insanlar değildir. eşcinseller eşcinsellere aşık olur. eğer bir heteroseksüel olarak her kız arkadaşınıza kötü gözle bakıyorsanız, gay arkadaşınızın da size o gözle bakacağını düşünürsünüz. bundan ötürü korku duyan kişiler önce kendilerine bir bakmalılar.* gaylerin heteroseksüellerle işi olmaz. *
yine en iyi arkadaş kalınacak adamdır.
o sizi sevgili olarak görmemiştir, zaten görseydi bir çok aktiviteyi beraber yapamazdınız bir yerlerde mutlaka patlak verirdi.
düşün ki cem adrian gibi bir mütevazi arkadaşın, karakterli arkadaşın olsun bırak gay olmasını istersen z.ksin seni.
bu zamanda arkadaş bulmak çok zor.
en başta, ''robot da olsa insan insandır'' gerçeğini bilmekte faide vardır.kimse arkadaşını cinsel eğilimine (tercih kelimesini bilerek kullanmadım çünkü kimse cinsiyetini kendisi seçmez) göre seçmez. eğer böyle bir yöntemle arkadaş seçen var ise arkadaşlık kavramı hakkında düşüncelerini bir daha gözden geçirmesi gerekir.
ayrıca insanları erkek, dişi, yumoş, biseksuel, ikiseksüel, aseksüel diye ayırmak insanlık sıfatına yapılan bir hakarettir. insanlar için cinsellik üremek ve zevk alabilmek için birbirleri arasında kurulmuş bir bağ ve hayati önemi bulunan bir değerdir. ancak cinsellik insanlıkla eş değer tutulmamalıdır. ''insan olma''yı belirleyen vasıflar sadece cinsellikle sınırlı değildir. belki de cinsellik bu vasıfların içerisinde en son gelecek olandır.
hiç bir biseksüel, heteroseksuel, homoseksüel ilk gördüğü insana illaki cinsel dürtüler besleyecek gibi bir durum söz konusu değildir.bazı kavramlar vardır ki cinsellikten daha önde gelir ve daha güçlü bağlara sahiptir. arkadaşlık, dostluk, sevgi bunlardan bir kaçıdır. arkadaşlık kavramının tam anlamını bilen kişinin, arkadaşının cinsel eğilimini öğrendiğinde tüm hayatı kararıyor ve dünyası yıkılıyorsa bu durumda psikolojik bir sorunu vardır.
biseksüeller ellerinde cinsel aletleri ile kapıdan ilk çıkanı becermeyi ya da kapıdan ilk çıkana becerilmeyi düşünen kimseler olmayıp, onlar da tıpkı bizler gibi yemek yiyen, su içen, arkadaşlarıyla hoş vakit geçirmeyi seven kişilerdir ve her sevdikleri kafa yapıları uyuşan, kadın ya da erkeğe vermeyi düşünmezler. (yani umarım)
dipnot: yukarıda bildirilen durum, normal koşullarda, oda sıcaklığında ve bir sabah çok sevdiğiniz kankanızın yataktayken çıplak halde iken üzerinize atlamadığı durumlarda geçerlidir ve pi sayısı 3,00 alınmıştır.
- abi ben biraz farklıyım...
+ evet bunu biliyorum. bu yüzden en yakın arkadaşımsın ya zaten...
- nasıl yani? sen de mi?
+ ne sandın? hepimiz biraz farklıyızdır.
- abi öyle değil işte ben biraz daha farklıyım.
+ ibneyim diyorsun yani...
- gay diyelim biz gene de.
+ "birşeyi 40 kere dersen olur." derlerdi de inanmazdım. seni pis ibne...
- heh amk. bütün romantizmin içine sıçtın.
+ bırak onu şimdi haftasonu maça gidiyoz mu?
en iyi arkadaşlık safhasından, bir ömür boyu arkadaş kalma safhasına adım atmaktır neticesi. hiçbir zaman sırtını dönmeyecek bir arkadaş kazanmaktır. arkadaşının, kendi yalansız hayatında yer vermeye layık gördüğü için memnun olmalıdır; yeni bir hayata adım attığının da farkında olarak... dost kazanmaktır.
en iyi arkadaşın gay olduğunu öğrendikten sonra vereceğiniz tepki ve yapcağınız hareketler sizi nasıl bir karaktere sahip olduğunuzu gösterir. öyle bir durumdur bu. en yakın dostun, ailenden biri saydığın o insanı, sırf tercihi farklı diye kapı önüne koymak "adam" olamamışlığın göstergesidir.
dusunun bir kere, lan ben bu herifle tatilde sarhos olup birlikte uyudum hassiktir diyorsunuz. acaba bana elledi mi , taciz etti mi gibi sacma sapan seyler gecebilir aklinizdan.
sonra icinde oldugunuz cemiyet icinde ornegin okulda sizin adinizin da gay diye cikma ihtimali oldugunu dusundunuz. eyvah ne yapacagim, herifle ictigimiz su ayri gitmezdi, sanki brokeback mountain hesabi. simdi kesin benim de oyle oldugumu dusunecekler. belki bize isim bile takarlar. gitti karizma, kizlar ne dusunucek acaba?
yaz babam yaz, insanın aklına neler geliyor. hepsi mumkun bunlarin. ama tanidigim gay insanlardan ogrendigim birsey var, hemen hemen hepsi cok saygili , guvenilir ve duzgun tipler, hepsinden onemlisi dert ortagi olma potansiyeli yuksek hepsinin. bunlari dusunmek lazim.
ha unutmadan ben gay filan degilim ha. laf cikaran olursa yapacagimi bilirim *