yemin olsun kızlı erkekli koca bir mahalleden dayak yedim 14 15 yaşlarında. omuzum çıkmış, saçlarım avuç avuç ellerime geliyor, dudağım patlamış, her yerim mosmor. o yaşta yediğim dayağın ceremesini hala en ufak harekette omzum çıktıkça çekiyorum.
1 kişiden dayak yedim. 3 kişiyi dövdüm. ama öyle böyle değil. ha marifet mi teorik olarak değil elbette ama hayat bazen pratiklerden ibaret olabiliyo ne yazık ki.
Askerde yedim. 3 kişi plan yapmışlar. Biri konuşalım diye yanıma gelecek, diğeri arkadan saldıracak, bu ikisi döverken üçüncü de ayırmaya çalışır gibi yapıp beni tutacak. Vay be 3 e 1 kavgaya giderken yapılan planlara bak. Ben de iyi kavga eden biri olsam bari.
Puslu bir hava idi. Bir anda çenemde ve burnumda bir sıcaklık hissettim. Vücudum gevşemiş ve ben çok rahatlamıştım. Hani esrar içersin de uçsuz bucaksız hayal dünyasının kapıları açılır ya. işte öyle bir şeydi. Çok şükür. Olsa da aynısını bir daha yesem.
ben hep bir kişiden dayak yedim. toplu gelirlerdi derdim tek tek gelin ilki beni bi doverdi bende sonra yarim saat kalkmazdim diğerleride giderdi. akılli olucaksın az baktın çoklar tekinden dayak ye cık ilk gelene dovsen diğerleri her türlü dalıcak.
dayak yiyeceğim kavgaya girmiyorum galiba ben. içgüdüsel bir dürtü.
ha bu demek değil ki koşarak kaç. o tarz bir durumda her türlü hileye başvururum. *
ondan dolayı hatırladığım tüm kavgalarda hep döven taraftım.
ablam annem ben üçümüz benim kriz geçirdiğim bir anda fena tutuşmuştuk, havada makaslar ekmek bıçakları dönmüştü, babaannem ayıramamıştı da babam işten gelmişti. hiç unutmam.