elma.
yenir.
kırmızısı olur.
yeşili olur.
ekşisi de olur.
tatlısı da.
ne güzeldir elma.
yendiği gibi giyom tel oğlunun kafasına koyar.
yuvarlaktır.
top gibidir.
newton'un kafasına da düşmüştür.
çoğu kimse farkedemese de; o, uludağ sözlük zirvelerinin ilk kurucularından...
bir de kendisini kültür dergisine benzetiyorum ve şu zamana kadar kaçırdığım bir sayı dahi bile olmadı.*
hakikaten doğru düzgün konuşamadığım yazar doğru düzgün bir yana hiç konuşamadığım yazar saçları uzamış pek bir yakışmış onu bile söyleyemedim. neden öyle oldu anlayamadım ama yazık oldu.
medrese'de vapurda orada burada ekmeğe çalışsamda bir şekilde ekemediğim yazar.. nargile keyfimin içine etmiştir kendisi bir geldi nargilemi devirdi sakar herif yakıyordu komple bizi. *
onsuz zirve olur muydu dediğim dostum. zirvede de yazarlara yaklaşımlarıyla eğlenceli anlar yaşatan her görüştüğünüzde daha da mutlu olunası yazar. hem yoksa içilir miydi hiç elma çayları*
nickinden dolayı kız zannettiğim , elma yazısını görünce kendisi için potansiyel gay olmaya karar verdiğim* elmaların elması pütür pütür cancisim. çok kafa adam , ayrıca 30 luk biraların etkileyemediği yebenisi olan kişi.
bu soğuk istanbul akşamında bağrı açık dolaşan, dolaştıkça içimi üşüten yazar, allahtan samimiyeti ilerlettimde üşütüp hasta olmasını engelledim * ayrıyetten abla sözünü de dinlemesi hoşuma gitti..