Bunu geçen gün istemsizce arkadaşa yapmış bulundum. Çok sinir oldu ama bende çok utandım. Elimde değildi başka şeyle uğraşınca dinlemesini istemiştim. Tövbe bir daha anlatmam.
insanların sorunu dünya üzerinde sadece nörotipiklerin yaşadığını zannetmesi. Oysa otizmliler var. Empati yapalım. Otizmlisin.
Sesleri perdeleme yeteneğin yok. Bir ortama giriyorsun ve seslerin tamamını duyuyorsun. Yani bıçak ve çatallar tabaklara sürtülüyor, aranızda 10 metre olan adam ağzını şapırtadıyor, kapı açılıyor, dışarıda köpek havlıyor, korna sesleri birbirine karışmış ve aynı anda karşında oturan kişi seninle sohbet ediyor. Tüm bunları aynı anda duyuyorsun.
Isıya karşı ayrıca daha duyarlısın. Güneş adanalı amca gibi sana ateş ediyor.
çoğu otizmli insanlardan uzak durma sebebinin onları hissetmek olduğunu iddia etmeye başladı. Yani aslında öyle kuvvetli bir empati yetenekleri vardır ki hiç tanımadığı şurada duran kadının acısının şiddetini hissediyor ve o kadınla ortak bir acının içinde buluyor kendini. Benim iddiam ise çocukluktan itibaren vücut dili okuyamayan otizmlilerin bir noktadan sonra insanları izleye izleye bunu öğrendiği ve insanların vücut dilinden çoğu şeyi çözdüğü ancak bunun adını koyamayıp rahatsız hissettiği. Bu nedenle bi de kalabalıktan kaçma hali var.
Ayrıca sesleri daha şiddetli ve en net hali ile duyduğun için endişelisin. Artık yanından araba geçince çığlık atmıyor gibi görünüyorsun ama bazen içinde bir çocuk çığlık çığlığa bağırıyor, bu dışarıdan fark edilmiyor.
Bi de dokunmaya karşı duyarlısın. başkası o dokunuşu kuş tüyü gibi hisseder, sen ise bıçak yarası gibi hissedersin.
Ve zaten her şey böylesine zorken biri geliyor ve seni gördüğü an sarılıyor. Yetmiyor yanaklarını sıkılıyor. Omzuna elini koyuyor. Bunun adı samimiyetmiş.
Yeterli bulmuyor, bi de göz teması kuruyor. Hayvanlar aleminde şöyle baksa 2 dakika içinde parçalara ayırırlar bunu. Ama insanlar aleminde böyle iletişim kuruluyormuş. Göz kirpmadan bakmak. Seni çok iyi dinliyorum anlamına geldiğini düşündükleri için gözlerini kaçırarak konuşan insanların yalan söylediğine karar veriyor şerloklar.
Bak tüm bunlar zaten yetersiz gibi bi de konuşurken dürtüyor. Her 4 kelimenin arasına abartılı bir gösteri sıkıştırıyor.
23 nisan'da beni şu ülkenin başına getirseler, sadece 8 saat kadar, çok bir şey istemiyorum, o gün sokağa çıkma yasağı ilan eder, interneti kapatır, televizyonlarda otizm üzerine bilgilendirme şeysleri izlettiririm. Dokunarak, dürterek, insanlara vahşi hayvan gibi bakarak iletişim kurmayın, bunu size kim öğrettiyse yok öyle bir şey reklamı döner tüm gün. Gereksiz korna çalmayın, bir ortama girince daha sessiz davranın, dünya sadece size ait değil der bir çocuk kameraya bakmadan.
Valla sabah sabah gerildim. Şu yazıyı küfür etmeden bitirebildiğim için ayrıca kendimi kutluyorum. Lütfen elinize, dilinize, gözlerinize sahip çıkın. Reca ediyorum.
Bir ağzını şapırdatan insan, iki dürterek konuşan insan; şu ikisini çıkarsalar hayatımdan daha sakin bir insan olabilirdim.
Bir yerden sonra öyle kurulunur ki bu tip insanlara, konuştuklarının önemi kaybolur sadece dürttükleri yerden buram buram öfkeniz yayılır. Düşüncesi bile sinirlendiren insan tipidir.
bizim niğde'de çok olur bu. allahım bir laf anlatır kadın, iki dürter. böyle hani bişey de diyemezsin falan. saf saf dinlersin ne zaman susacak bu diye. ama nafile yani konuştu mu susmak bilmez.