osuruk kokusu diyecem ama çekiniyorum kimse katılmayacağı için bu söylediğime. çünkü herkes kendi osuruğunu düşünecek, oh mis diyecek falan. karambole gidicem ben de arada...
yatılı okulda altını ıslatan öğrencilerin olduğu odada soğan yenmiştir,oda küçüktür ve altı kişi kalmaktadır,her bir öğrenci ayağındaki çorabı en az beş gündür giymektedir.sabaha kadar hiç cam, pencere açılmamış bu odanın kapısı sabah nöbetçi öğretmen tarafından açılır. işte odadan yükselen ve öğretmeni bayıltan o kesif koku şüphesiz dünyanın en kötü kokusudur.***
1 haftalık tatile çıkmadan önce okulda olan evin küçük hanımı için ayırılar çupranın fırında unutulmasının ardından eve dönüldüğünde fırından çıkan beyaz şirin yaratıklarla sizi karşılayan kokudur. Panik halinde balıkları çıkarıp kurtçuklar ölsün diye fırını çalıştırmanız sonucu bir iğrenç koku misillemesi daha sizi beklemektedir.
hayvan leşi özellikle yaz mevsiminde kurtlanmış olanı kötü kokar ancak şaka oyuncakları adı altında kötü kokusu olan bir sıvı var ki favorim odur, iğrenç ötesidir.
kedi leşi kokusu. bodrumda mefta olmuş bir kedi, insan ölüsü zannedilerek polis aranmış ve bütün bina giriş çıkışları kapatılarak o kokunun iliklerimize kadar işlemesi sağlanmıştır. daha kötü bir koku olamaz. osuruk kokusuna kurban olayım ya o kokudan sonra.
ev arkadaşının ayak kokusu. daha kötüsü vardır diyenlere numune yollayabilirim. adam bir yaz günü parkta uyurken ayaklarından yükselen koku nedeniyle öldü sanıldı ve morga kaldırıldı. morgta üşüyünce uyanmış, morg görevlileri hortladı zannetmişler.(görevlilerden biri halen bakırköy ruh ve sinir hastalıkları tımarhanesi'nde, tedavisine devam ediliyor.) sonra durum anlaşıldı ve ortak para toplanarak arkadaş hamama götürüldü...