dört mü lan o

tekrardan alışkanlık olmaya başlamış saattir. alışkanlıklar ve düşünceler girdabı içerir.

Uyuyamayanlar için kritik eşik. Hakkat dört mü lan o?!

https://m.uludagsozluk.com/e/38957163/

Saati gördüğümde bu entrym aklıma geldi. 3 sene olmuş, halimde en ufak değişiklik yok.
3 sene olmuş ve hâla şeyleri şey olarak nitelendiremiyorum.

En çok Entryi ben girmişim bu başlığa, benim başlığım gibi sahipleniyorum.

Her iki entrine de şuku verdim ve cevap veriyorum maalesef 4 hatta 5 olacak.

Evet 3. Sene-i devriyesinde, sabahın dördünde yine buradayım.

Değişmeyen duygular, ucundan dönülen pişmanlıklarla birlikte ben, shomolo karşınızdayım.

Gecenin dördüne yazdılar
Sevginin beş harfini
Kitlendi dudaklarım ve kapandı gözlerim
Ben,
yenilenebilirim.

Önce adını fısıldadılar kulağıma
Gecenin dördünde.
Yürürken karanlık sokaklarda ağaçları saya saya
Kulaklarımda çınlasın diye.

Sonra bir film şeridi oldu günler
izledim gecenin dördünde.
Yazıldı tekrardan bütün kader
Hayatıma dördü ekleyebileyim diye.

Ve sen gecenin dördü
Sahipliğin âlâsı aidiyetin tüm günü
Yıkılırken tüm şehir
Yazılırken yeni isimler tahtalara
Saatimin kadranında sen olacaksın.

Bütün uğraşların arasında “saat kaç oldu acaba?” Diye kendine soranların kendince haykırdığı saattir.

iki kere iki dört.
Dön de kapıyı ört.
Seni bana vermedi.
Baban olacak o göt.

(bkz: yeter lan uyu avradını sihtihiminin)

gece geç olmuş, 4 olmuş ama dört dört, siz halen "acaba beni leylekler mi getirdi, yoksa tavuk mu yumurtadan yumurta mı tavuktan" diye düşünüyorsunuz. ne imansız ne dinsiz bir varlıksınız siz yahu?

sizin kutsal kilisemizin gücüne hiç imanınız yok mu?

yaşasın kakaizm!

yaşasın yorgan mafyası!

yaşasın ezilen zall'ın paraları!

neyse, yatın uyuyun. beni deli etmeyin.

Yeniden saate baktıktan sonra verdiğim tepkidir. Şarjım da 4, fonda çalan şarkı;

https://m.youtube.com/watch?v=u3L6gByQnrI

Oldu, bir kez oldu
bir Gül soldu Değişmez,ah.

dörtlü başını döndürür, akıllı ol.

Gece sükunet içerisinde yatıp müzik dinlerken bir anda göze çarpan saate verilen tepkidir.

Ramazan ayı muaf tutulmakla beraber nadiren görülen saatlerden biridir.

Bir saat yaklaşmakta olan.

bir karikatür.

Uzun süreli uyku düzeninden sonra yine başa gelen, ekseriyetle hüzün içermesine rağmen bilakis huzur da veren saate karşı verilen saate verilen tepkiyi anlatan cümledir.

Bir buçuk saat önceye ait bir şaşırma cümlesi.

Kopya çekme esnasında y*rak gibi el yazısı olan elemana yöneltilen soru.

10 dk sonrası için hazırlıklar yapılan şaşırma cümlesidir.

Neredeyse 1 sene sonra tekrar geldiğim, sözlükteki en sevdiğim başlık.

Kahveler benden o zaman moruk sigarayı kap gel.

Çok uzun oldu 4’te buralara uğramayalı.

Şiir yazmaya erken yaşta başladım, o yüzden imgelerde boğuldum; her şeyde sevgiden parçalar aradım. Anlatamadım kendimi, anlatamadığını anlamamıştır insan; anlayamadım.

5 sene önceden kalma bir arkadaşımla görüştüm birkaç gün önce. Zaman ikimizden de çok fazla şey götürmüş. Eskileri yâd ederken geceleri sessiz sokaklarda gezdikten sonra buraya gelip entry girdiğim günler canlandı gözümde.

Arkadaşlık konusunda vefalı birisi sayılmam, hayırsız arkadaşlardanmışım ben, arkadaşımla oturunca farkettim. Keskin ve dar sınırlı birisine dönüşmüşüm. Olmak istemediğim kişiyi anlatırdım hep, o da anlatırdı. ikimiz de olmak istemediğimiz kişiler olmuşuz. Yaşlar artık 30’a dayanmış, eski neşelerin kırıntısı bile mutlu etti bizleri.

10 sene önceki benle bugünkü ben karşılaşsa 10 sene önceki beni bir güzel döver sonra da görüşmemek üzere kalkıp giderdim. 5 sene önceki ben ile karşılaşsam öğrenecek çok şey var der oturur saatlerce dinlerdim. En çok da o günleri dinlerdim.

Hiçbir zaman tam anlamıyla mutsuz olmadım ben. Yapımda böyle bir şey yok, bir miktar Polyana bolca halı altına süpürmekle yoğrulmuş bir kişilik. Sadece 5 senedir bir isteğim var. Tüm duaları ettim bir türlü tutturamadım.

Zaman acımasız davranıyor insana. Olmasını istediklerini diletiyor önce insana. Sonra da geçmişten bir anı gösterip o zamana gitme isteğiyle olacağı dayatıyor. Gel de kızma zamana.

Bana hep hatayı kendinde aramak öğretildi. Çuvaldız işaret parmağım gibiydi, batıra batıra arsızı oldum. Öyle ya ne olursa olsun kişinin kendi kontrolündedir ve olumsuzluklarda tam sorumlu kişinin kendisidir. Bir soruya evet cevabını alamamak kişinin yetisizliğidir. iş hayatı tam da bunu öğretti bana.

Yine bir 4 ve ben bu hikayenin başladığı yerden yazıyorum tekrar buraya. 7 mi yoksa 8 sene mi oldu? Saymayı unutuyorum zaman geçtikçe. Nazımın “sen elmayı seviyorsun diye elma da seni sevecek değil ya!” Dediği yerdeyim, pardon “bir kurşun kalemim var, yaza yaza bir haftada bitirdim. Ona sorsan tümü ömrünün, bana sorsan mikroskobik bir zaman ölçüsü canım sende.” Dediği yerdeyim, karıştırdım. Bu dizeler böyle olmayabilir. Dedim ya zaman gibi anılar da girdi birbirine artık, yadsıyamadım.

Sözlük yazarlığı da bir miktar şiir yazmak gibi. imgelerin ardına saklıyoruz söyleyeceklerimizi. Gizlemekten açıkta bir şeyim kalmadı, bendimden başka.

Uzun zaman sonra saat yine 4. Okuyan çıkar mı? Sanmıyorum. Burası kendime ait hissettiğim tek başlık, ondan doldururum böyle arsızca. insan kendine ait hissettiği yerde rahattır, keyfini çıkartıyorum ben de.

göt mü lan o diye okudum. bugün yine hiç iyi değilim.

hep bu manyağın yüzünden neymiş efendim ideal kadın götü nasıl olurmuş anketi yapıyor sanki burası isveç amk. uludağ lan burası uludağ