down and out in paris and london

bir george orwell eseri. yazar ın, paris in batakhanelerinde toplumun en alt kesimi arasında yaşadığı ve bulaşıkçılık yaparak kazandığı deneyimleri kitabın ilk bölümünde anlatılır. insan betimlemeleri ve hikayeleri müthiştir. bu ilk bölümde çalıştığı lokanta ve otellerde kazandığı deneyimleri aktardığında, insan bir daha dışarıda yemek yemek istemez. en lüks otel ve lokantaların bile mutfaklarının ne halde olduğunu gözler önüne serer. ikinci bölümde ise memleketi londra da sokak serserileri ile beraber onların kaldığı evsizler yurtlarında kalır. oradaki insan hikayeleri ve içinde yaşanılan umutsuz ve pis ortamlar ile yurtlar; insanın içini bir hayli sıkar. bu kitabı okuduktan sonra şehir yaşamının acımasızlığını ve insanın bu yaşam içinde ne kadar düşebileceğini kavrıyorsunuz.

-----------------------------içerik-----------------------------------------------------

"bir yahudi, dostum, tam bir yahudi! yahudiliğinden utanmak inceliğini bile göstermiyor. düşün, ben, rus ordusunun bir yüzbaşısı! ikinci sibirya piyade alayında yüzbaşı olduğumu sana söylemiş miydim, dostum? eveet, yüzbaşı. babam da albaydı. şimdi de burada bir yahudinin ekmeğini yiyorum. bir yahudinin!"

"yahudilerin ne biçim adamlar olduğunu anlatayım sana. savaşın ilk aylarında bir gün, yürüyüşteydik, bir köyde geceleyecektik. iğrenç, ihtiyar bir yahudi, iskaryot yahuda gibi kızıl sakallı bir herif, kaldığım eve sinsi sinsi geldi. 'ne istiyorsun?' diye sordum. 'efendimiz' dedi, 'size bir kız getirdim. genç, güzel, daha on yedisinde. elli frankçığa bırakıyorum.' 'teşekkür ederim' dedim. 'geri götürebilirsin'. 'hastalık kapmak istemem'. 'hastalık mı?' diye haykırdı yahudi. 'mais, monsieur le capitaine!, öyle bir korkunuz olmasın. kız kendi kızımdır.' işte al sana yahudi milleti.

"sana daha önce söylemiş miydim, dostum, eski rus ordusunda bir yahudinin yüzüne tükürmek görgüsüzlüktür. evet, bizce, bir rus subayının tükürüğü yahudinin suratına harcanmayacak kadar değerlidir," vb.vb.

-----------------------------içerik------------------------------------------------------

ithaki yayınlarından yeniden yayınlanmıs bir george orwell kitabı.

"bir kimsenin yeri yurdu yoksa ve açıkta kalmaktan ölecekse, o kime ya uykuda ya da uyanık ölecektir." cümlesini gibi nice cümleyi seçip aldığım george orwell kitabıdır.
ve en güzel olanı:
"a bas la bourgeoisie!"

asiri merak ettigim iki sehiri oyle bir anlatan kitap ki insanin gitme istegini baskiliyor. bir de evsizler tam dusundugum gibi insanlarmis dedirtti bana. insan cok hassas olmazsa evsiz olmaz bence. bir yazar olarak boyle bir sey yapmasi ise george orwella saygimi bir katdaha arttirdi.