bizim kayserinin pastırmasını elin gavurları nasıl gitmiş de amerikalarda domuzla yapmış diye beni düşündürüp beynimden kıvılcım çıkmasına sebep olmuş bir holivud* yiyeceğidir.
her türlü çöpü pisliği yiyen tavuktan yapılmış bilimum ürünlerden daha güzeldir.
bunu tüketmeyen adamların tüketenlere ağız dolusu hakaret etmesi de, bu adamların, insan bokunu afiyetle yiyen tavuklara benzemesinden kaynaklanmaktadır.
üzerine hiç yumurta kırmadım, tadına da hiç bakmadım dolayısı ile müşterisi değilim bu yiyeceğin fakat salam almak için uğradığım migros şarküteri reyonunda karşılaştım kendisi ile. bu tesadüften hareketle diyebiliriz ki varsa merak eden nedir ne değildir bu domuz pastırması diye migros şarküteri de bulabilir. fiyatı da öyle uçuk falan değildi, bizim dana-tavuk karışık satılan salam-sucuklarla aynı civarda bir etikete sahip.
sevenleri görmek beni şaşırtan durumdur, hayır şimdi yobazlıkla filan suçlanacağım ama açık ve net o şey yenmez arkadaşım. adamlar bulabilse bayıla bayıla sığır eti yerler ama durum şu domuz eti sığır etine göre çok ucuz. hatta slovakya, litvanya ve ispanya'dan gelen bir grup domuz etinden ve kokusundan nefret ettiklerini kırmızı et olarak ayda 1 bakın ayda 1 sığır eti tükettiklerini söyledi, buraya geldiklerinde restaurantlara, ucuz olmalarına bayıldılar. ama benim yurdum insanı işte ismi ingilizce oldu diye yağdan yenmeyecek bir ürünü çok lezzetli yhaaa diye yemekte. bilmeyenlere söyleyeyim, pastırma dananın en yağsız yeri olan sırt etinden yapılır, ve yağsız pastırma en lezzetli olanıdır, ister üstüne yumurta kır, ister folyoda pişir, istersen direk ye.
not: kayseriliyim, yurt dışında bulundum, yabancı birçok insanla sohbet ettim, ve birçok insan inancımdan dolayı domuz yemediğimi bildikleri için neden yasak olduğunu sordular ve ben izah ettiğimde aslında kendilerinin de domuz etini beğenmediklerini söylediler.