yukarıda ki arkadaşa hitaben bakın adam bilal'e anlatır gibi anlatmış artık şu dogmatik saplantılarınızdan kurtulun da biraz daha rasyonel bakabilin, istatistiklere göre, insan ömrünün en uzun olduğu ülkeler, aynı zamanda domuz etinin de en çok tüketildiği ülkelerdir (buna en iyi örnekler Norveç, isveç, Japonya ve ABD'dir. Yani senin sandığın gibi o adamların hepsi hastalıktan kıvranmıyor senin arabından daha uzun yaşıyorlar.
domuz sonuçta allah ın yarattığı mı, yarattığı. allah domuzu öyle uygun görmüş, öyle yaratmış. hayır siz kimsiniz ki allah ın kusursuz bir şekilde mükemmel olacak şekilde yarattığı bu evrende allah ın yarattığı domuzu kusurlu buluyorsunuz? müslüman değil misiniz siz?
yaşı küçüktür özeniyordur. aklıma yunanistan gezisinde annemin arkadaşının küçük oğlu geldi. oğlan tuturdu domuz eti yiycem diye sonunda gizlice yedi kustu. geziyi mahvetmişti veled.
islam dinine nispet edecek diye domuz etine karşı abartı sevgi besleyen mal bir ateist kitle var. üstelik bu kitle varoş olduğu için en fazla migros domuzunu övebiliyorlar. fakat biraz et bilgisi, kültürü olan insan zaten domuz etinin övülecek bir yanı olmadığını bilir.
pis işte, dehşet doymuş yağ oranına sahip, yaşadığı ortam sebebiyle her türlü bakteriye açık, hepatit e var, yersinia enterocolitica var, domuz tenyası var, her yeri toksin dolu... yine de midesi kaldırıp yiyecek olan varsa yesin...
bu kadar toplumsal baskıyı yeyip, ön yargılarla boğulup sonra da domuz eti yiyebiliyorsa helal olsun. asıl benim gibi hiçbir gerekçesi olmadan yiyemeyen maldır.
yiyene karışmam. ama tavuğun yemediği şey yok diyen sıır, domuz kendi dışkısı da dahil her şeyi yiyen bir hayvan. buna ne diyeceksin.
zamanında burada domuz etinden bulaşan paraziter hastalıkları tek tek anlattım. tekrar uğraşamam. az akıllı olun olum ya. yemeyin demiyorum ne bok yerseniz yiyin ama gidip tavuk etini kötülemeyin domuza karşı. beni en çok sizin bu salaklığınız yoruyor.