ilk olarak ünlü psikolog alfred adler'in üzerinde durduğu; insanların doğum sıralarının, yani ilk çocuk, ortanca çocuk, son çocuk, veya tek çocuk olmalarının karakteristik özellikleri üzerindeki etkileridir...
adler'e göre bir insanın doğum sırası kişiliğinin oluşmasında temel bir etken olmasa da kişiliği üzerinde önemli farklılıklar yaratabilir. adler çalışmalarında ilk çocukların rekabet duygularının daha gelişmiş olduğunu bunun bir sonucu olarak da akademik ve kariyer yaşantılarında daha başarılı olduklarını savunmuş ayrıca yine ilk doğanların liderlik özelliklerinin daha gelişmiş olduğunu öne sürmüştür.
yine aynı çalışmaya göre ilk doğandan sonra gelen çocukların ilk doğana göre daha uyumlu ve daha az rakabet duygusu taşıdırkları söylenmektedir. bu bireylerin kendilerine güvenleri ilk doğanlara göre daha yüksektir ve insanlarla daha kolay iletişim kurabilirler.
tek çocuklar ise hem ilk doğanların hemde ortanca veya son doğanların özelliklerini bazı özelliklerini taşımaktadırlar. hem ilk doğanlar gibi yüksek rekabet hissine hemde ortanca veya son doğanlar gibi kendine güven duygusuna sahiptirler aynı ilk doğanlar gibi akademik ve kariyer hayatlarında daha başarılı olan tek çocuklar sosyal açıdan zaman zaman zorluk çekmekte özellikle yakın arkadaşlık ilişkileri kurmakta zorlanmaktadırlar. *
Doğum sırası ve meslek seçimi arasındaki ilişkileri inceleyen araştırma bulguları , iyi bir eğitim gerektiren ve statüsü yüksek mesleklerde ilk doğan çocukların oranının daha yüksek olduğunu gösteriyor . Örneğin; uzaya giden 23 Amerikalı astronottan 21'i ilk çocuk . Tıp fakültelerindeki öğrencilerin büyük bir çoğunluğu da ilk çocuk . Birinci sırada doğan çocuklar baskın , mukemmelliyetci, liderliğin , Hırsın, dürüstlüğün değerli olduğu meslekleri seçme egilimindeler. iki numaralar ise sosyal ve yaratıcı meslekleri tercih ediyorlar . *ve bunlari da 1 numara yazdı *
