bugün

akp iktidarına kadar en büyük tehdit olarak algılayanların bugün ellerine geçirdikleri için daha sevimli gördükleri devletin dine nüfuz ettiği alanlardan birisidir.

aynı grup ve kişiler dün zorunlu din derslerine karşı şunu söylemekteydi: "dinimizi bilen birileri öğretsin, devletin atadıklarının anlattıklarına karnımız tok."

bugünse şunu söylemekteler: "elbette zorunlu din eğitimi olmalı. çocuklarımızın ahlaksızlığa meyilli hayasız insanlar olmasını kimse istememelidir."

güzel çalımlar ve paslaşmalar izliyoruz. bunu kale yapanlar da, bugün fethedenler de bu ülkenin köküne dinamit koymuşlardır.
hac kontenjanıyla ilgili yaptıkları basın toplantısında bizzat başkan pişkin pişkin gülerek şu açıklamayı yapmıştır :
"suudi arabistan bizim nüfusu 74 milyon biliyodu ama aslında biz 71'iz. bize 74'e göre kontenjan ayırmışlar sordular nüfusumuzu biz de 71 dmedik tabi, eki eki eehehe"
yuh arkadaş şu memlekette diyanet işleri başkanlığı bile hacca gitmek için sahtekarlık yapıyor. sorarım size diyanet işleri başkanı osurursa cemaat ne yapar o halde ?
bir kurum olarak kendisini ve islam dinini tehdit eden unsurlar olarak algiladiklari olaylari, iddialari ve talepleri iceren bir liste* yayinlamis kurumdur. (bkz: diyanet islerinin algıladığı tehdit unsurları)
internet sitesinden sorulan sorulara üşenmeyip cevap veren - hem de kısa sürede - bana göre devletin en önemli kurumlarından biri. burdan, kendilerine sorduğum soruları cevapladıkları için teşekkür ederim.
kendini laik olarak tasvir eden kutsal devletimizin dini kontrol aygıtıdır. özünde doğal olarak modernlik iddiası taşıyan devrimlerin, dini ve köylü orjinli osmanlı kalntısı halkı çağdaşlaştırma çabası yatmaktadır.
hiristiyan, musevi, alevi, budist ibadethanelerinin ve din adamlarinin maaslarini da ustlenmesi gereken kurum. ayrica internet sitesinde bunlara da yer vermelidir.
homoseksüellere ve feministlere neredeyse kan kusan kurum.

--spoiler--
Çocukların, eşcinsel çiftlerin ortamına girmesi sakıncalıdır. Bu davranış ve tutumları hoş görülmemelidir. Homoseksüellerin çocuk edinmeleri ve kuşak üretmeleri toplumun geleceğini tehdit eder.
Sanat, spor ve edebiyat insanları, homoseksüelliği övmemelidir.

FEMiNiSTLERiN AŞAĞILIK DUYGUSU...
Modernizm, kadını erkeksileştiriyor. Kadını erkeksileştirme arzusu, feministlerin aşağılık ve eksiklik duygularıyla ilgilidir.
Feminizm, erkekleri düşman algıladığı için 'onlara hükmedeceğim' anlayışına sahip
--spoiler--

http://tinyurl.com/ycatgrl
kpss alımlarında yine aslan payının ayrıldığı kurumdur. heralde bu ülkede açıkta bir tane bile imam kalmayacak.
(bkz: her eve bir imam kampanyası)
kpss alımlarında en çok kadroyu açan ve kadrolarını dolduramayan kurum. sonra çıkıp birileri katsayı matsayı diye saçmalar. ihl'de imam mı yetişmiyor diye soruyor insan kendi kendine. sonra bakıyor evet orada imamdan başka herşyin yetiştiğini görüyor.
her akşam yarım saat televizyonu kapatıp kur-an'ı kerim okuyun diye çağrıda bulunan kurum.
bünyesindeki diyanet vakfı faiz zengini olan kurum. bir de "faiz haramdır" diye hutbe okutmasa kendisi ile çelişmeyecek ama özü çelişik; o ne yapsın?

(bkz: ele verir talkını kendi yutar salkımı)
kur'an kursu olayını bir türlü adam akıllı bi saatte başlatmadığı için çocukların dinden soğumasına neden olan kurumdur.ey diyanet bu veletler koca sene yaz gelsede sabahları uyusak diye beklediler ama sen gidip sabahın dokuzunda kursu başlatın diye imamlarına haber ettin oldu mu bu hiç ?
çocuklar bu kur'an kursuna daha bi zevkle gelsin diye öğlen namazının ardında başlatmayı neden düşünmedin ?bu çocuk sabah kalkmayı istemiyor işte,bırak çocuk sabah 10 da kalksın kahvaltısını etsin,çizgi filmini izlesin, zaten öğlen bir-iki oldu mu bu çocuk dışarı çıkıp oyun oynamıyor sıcak,televizyon izleyemiyor kadın programları dolu yani en boş saatlerine giriyor.sen bu saate koysanda bu kursu çocuk zevkle gelse olma mı ?
'türkiye laiktir laik kalacak' diyen arkadaşların varlığını nasıl açıklayacaklarını merak ettiğim kurum.
laik devletin bütün dinlere , mezheplere , inançlara ( ateizm , budizm vs ) karşı tarafsız ve eşit mesafede olması gerekmez mi ?
cami yapıyor , imamlara maaş veriyor , bütçesi kallavi , kadrosu devasa bir kurum.
cumhuriyeti kuran totaliter zihniyetin dini kontrol altında tutmak için icad ettiği kurumdur.
zamanla kimin kimi kontrol edecegi şaibeli hale gelmiştir.
acilen kaldırılmalıdır , tabi kaldırmaya gücü yetecek siyasi güç varmıdır , sanmıyorum.
(bkz: dandini dandini dastana , danalar girmiş bostana gücün yetiyorsa kovalasana)

edit : diyanet işleri başkanlığının hizmet ettiği sünni-hanefi mezhebi dışındaki tüm dinlerin-inançların kurumları müesseseleri kendi bütçelerini kendi sağlamaktadır, ayrıca devlete baglı degillerdir. laiklik 'din ve devlet işlerinin birbirinden ayrılması' gibi tanımlansa
bile laiklikle bu birbirine taban tabana zıt degilmi , bunu anlamayacak ne var. (bkz: bsgçkg)
asıl işi ülkedeki tapınakları denetlemek olması gerekirken sünnî devlet anlayışı ve kadrolaşma nedeniyle şiştikçe şişmiştir.

bugün d.i.b.'in bütçeden aldığı pay neredeyse tüm bakanlıklardan çok daha yüksektir.
"Ülkeyi dini irticadan kurtarmanın tek yolu millete kuran'ı türkçe olarak okutmaktır" diyen başvekil ismet paşa nın yaptığı iştir.

Diyanet işleri Başkanlığı, 4 Mart 1924 tarihinde 429 Sayılı Kanunla Türkiye Cumhuriyeti Başbakanlığına bağlı bir teşkilat olarak kurulmuştur.

ilk başkanı olan Rıfat Börekçi 1924-41 arası başkanlık vazifesini yapmıştır ardından Şerafettin Yaltkaya 1941-47 arası görevi sürdürmüştür.

[http://tr.wikipedia.org/w...%9Fkanl%C4%B1%C4%9F%C4%B1]
bu ulkede "laiklik karsiti eylemlerin odak noktasi haline gelmis" kurum denince benim aklima ilk diyanet isleri baskanligi geliyor, zira bunlarin demokrasi, halk iradesi, zart zurt diye bahaneleri dahi yok, bizzat kurulus amaclari anti-laik. yani sozde isin "dincilik" kismini halledecegiz diye "devletin dine tarafsizligi, kimsenin din yuzunden ayrimciligi ugramamasi" unutuldu gitti.

lan gayrimuslimlere ozel kanun yapan laik devlet mi olur? devlet, bir halk grubunun mallarinin yagmalanmasini organize eder mi? bunlarin agzina sica sica kala kala 100 bin tanesi kaldi ulkede ve dahasi bu "yuzde 99.9" sacmaliginin icinde benim gibi nufus cuzdani muslumanlari da var, yahut laik devletin zorla bize camii yapimini finanse ettirmesinde bir gariplik goren muslumanlar. ama bizim laik devletin seyhulislami oldugu gibi, halen hazine parasiyla merkezden emirle camii yaptirma gelenegini de surduruyor, koklerine bagli.

sikca bahsi gecen "laikligin kendini koruma refleksi" filan ancak devletin halki kontrol etmesi baglaminda anlamli, yoksa devlet bizzat kontrol mekanizmalarindan birini prensip adina yokedip kendi kolunu kesecek degil.

akp zaten diyaneti kapatmayacak (bunun hukuku nedir bilmiyorum ya), cumhuriyet savcilari da laiklik tanimini bilmediklerinden, celiskiler otesi boyutlarda yasadiklarindan (dalga gecilmesi turk adaletine buyuk hakaret olacak o komik kiyafetleri uzay zamani mi bukuyor nedir) ya da akillica davranmayi prensipli olmaya yeglediklerinden hic bu isleri sorgulamazlar.

hukuk guguk demisken, sunu da bir bilene sorayim: akp kapatilirsa, bunlar tekrardan marka yaratmakla ugrasmamak icin ve tabelalari, posterleri filan da degistirme masrafina girmemek icin mesela asayis ve kalkinma partisi olarak geri gelebilirler mi? kisaltmasi da degisik olacak diye bir kanun mu var? altindan kalkariz partisi mesela. (hay) amina koyayim partisi. hicbirsey bulamazlarsa anka kusu olur, manidar olur, gecmis "reflekslere" gonderme olur.
aslında varlığı laiklik sistemine aykırı olan bir kurum lakin türkiye'deki özel durumlar* sebebi ile laikliği savunan insanların, varlığından hoşnut kaldığı bir kurumdur ayrıca. bu kurumun varlığından şikayetçi olanlar ise, dini ticarethaneye dönüştürmek isteyenlerdir.
gerekli bir kurumdur, kanımca güvenilir ve iyi insanlar vardır bünyesinde. ama biraz pasif kalmaktadır. bir çok şarlatanın kol gezdiği şu dönemlerde ağırlığını daha çok koymalıdır.
dinsizlere hiç bir faydası olmamasına rağmen vergilerinin toplanıp oluk oluk akıtılan devlet kurumudur.

ek: diyanet işleri başkanlığı özelleştirilip devlet kontrolünde özerk bir kurum halini alacaktır.
düzce de bir fabrikada, disk e bağlı bir sendikaya mensup işçilerin işten çıkarılması üzerine, mal bir imamımın hazırladığı, iş vereni destekleyen nitelikte bir hutbeyi onaylayan kurum. içeriği de şu şekildedir:

--spoiler--
işi yavaşlatmak ve iş yerine zarar vermek, kârı ve kârlılığı azaltıcı davranışlarda bulunmak çalışanı ağır dini mesuliyet altına sokar.
--spoiler--

http://haber.gazetevatan.com/Haber/379209/1/Gundem
cemaate bağlıdır bu sebeple verdikleri kararlar hükümsüzdür. bütün müslümanların değil belli bir zümrenin isteklerini yerine getirirler..
kürtçü islamcı sapkın bir mezhep olan nurculukla vehabi uzantısı nakşibendilik arasında iktidar savaşlarına konu olan "devlet" kurumu.
seçime sayılı günler kala alevilere ziyaret etmeye karar vermişlerdir. bu durumun cumhuriyet taihinde bir ilk olduğu da dipnot olsun. *
internet sitesinde soru sor butonuna tıklayıp soru sorabiliyorsunuz. Sorulara uzun uzun, çok güzel cevaplar veriyorlar. Yalnız şöyle bir şey dikkatimi çekti. Hata yapmaktan kaçınmak için bazı sorulara cevap vermiyorlar. Misal bi soru sordum. Altına da onunla bağlantılı başka bi soru sordum. Üstelik 2.sorduğum soru için çok ayrıntılı bilgi verdim. 2.Sorumu atlamışlar. Geçen seferde böyle yapmışlardı. Hepiniz tahmin edebilirsiniz. Tarihi değiştiren büyük bir lider hakkında neden böyleymiş diye bir soru yöneltmiştim. Kanımca cevap vermekten korktular. Ama güvenle her türlü soru sorabilirsiniz. Zihninizi aydınlatıyorlar.
kısaltılmışı dib olan kurum.
Gündemdeki Haberler
güncel Önemli Başlıklar