Şüphesiz ki yılbaşı yaklaştığında bolca görülen durum. ulan yavşaklar, ben sevdiklerimle şu sktiri boktan 2016'yı ardımda bırakıp yeni yıla gireceğim. elimden geldiğince yiyeceğim, içeceğim, gezeceğim, şarkı söyleyeceğim. çünkü ben insanım olm. siz ve sizler gibilere kalsak neredeyse sokağa çıkmak yasak diyeceksiniz. zira hamile kadının bile sokağa çıkmasını günah diye nitelendiren tiplersiniz. ulan ensar vakfına, imam hatiplerde tecavüzlere, hırsızlıklara gıkınız çıkmıyor. varsa yoksa insanların tek bir günde bile olsa mutlu olmak için çeşitli aktivitelerde bulunmasına çemkiriyorsunuz. kimsiniz lan siz ki insanların yaşam tercihlerine karışma hakkını kendinizde görüyorsunuz. ulan çatlasanız da patlasanız da ben yılbaşı gecesi eğleneceğim. siz gidin oturun evinizde.
akıllara umberto eco'nun il nome della rosa'sında * fransisken rahip ile baş rahip'in kütüphanedeki mizah-ironi içerikli aristo'nun poetica kitabı üzerine tartıştıkları bir diyaloğu getirmiştir;
+insanların gülmesi sizi neden rahatsız ediyor kardeş xxx?
-çünkü isa da gülmezdi. incil'de isa'nın güldüğüne dair tek bir kelime yok.
+evet ama incil'de isa'nın gülmediğine dair de tek bir kelime yok. *
adam hayatını kısıtlayarak yaşıyor. daha doğrusu çalışıyor. geldiği hayatı kendisine zindan etmiş. sen eğlenince adam hoşnut olmuyor. (bkz: biri yer biri bakar kıyamet ondan kopar)
şüphesiz ki sadece bizim dinimizde değil diğer büyük dinlerde de durumun hemen hemen aynı olduğu mevzudur. her şeyin fazlası zarar her şeyin fanatikliği peşinden büyük sıkıntıları getirir. hristiyanların ve yahudilerin aşırıya kaçan dinci tiplemelerine bakarsanız hep karanlığı görürsünüz hep başka insanların mutsuzluğunu istediklerini görürsünüz. kendi iç dünyalarının karanlığı tüm insanlara yayılsın herkes muşmula gibi gezsin isterler. evet.
--spoiler--
akıllara umberto eco'nun il nome della rosa'sında * fransisken rahip ile baş rahip'in kütüphanedeki mizah-ironi içerikli aristo'nun poetica kitabı üzerine tartıştıkları bir diyaloğu getirmiştir;
+insanların gülmesi sizi neden rahatsız ediyor kardeş xxx?
-çünkü isa da gülmezdi. incil'de isa'nın güldüğüne dair tek bir kelime yok.
+evet ama incil'de isa'nın gülmediğine dair de tek bir kelime yok. *
--spoiler--
Bir yazarımız şu yukarıda ki entry girmiş, bu entry hakkında bir şey yazmak istedim.
Bu entrynin ironi içeren kısmı çok güzel de
1nci satır bu ülkeye pek de bir ağır gelir, malum 1400 senedir "hocam orucu ne bozar, ne bozmaz" sorusunu her sene hokkobaz hocalara soran yobazlara;
"umberto eco" demişsin, " il nome della rosa" demişsin, "ransisken" demişsin, "aristo" demişsin, "poetica kitabı" demişsin ve bunları da hep bir ağızdan demişsin.
yobazlar kesin göt olmuştur, eminim bu ne diyor diye.
son günlerde ciddi anlamda düşünüyorum bende bunu. öyle ki bu sadece yılbaşı özelinde değil. kutlanmasın yılbaşı, sevgililer günü vs. fakat işler bununla sınırlı değil. sevgilin ile elele gezersin çıkar ortaçağ giyimli biri günah der boş boş konuşur.
sen müzikle uğraşırsın yasak der, günah der saldırır.
annelerine yürürler. örneklemek fazlasıyla mevcut bu tarz durumları fakat anlamak mümkün değil!
bunlar yaşamlara karışmayacaz diye geldiler alenen hayatımıza yürüyorlar. arkadaş bi hobi falan bulunsun bu ne biçim bi dincilik. karşı çıkıldığında hemen islam fobisi la sen hayat yiyorsun indanlar tabi ki rahatsız olacaklar!
bu aslında eğlenmek dışında ki konularda dahi böyle.
milli duygu dediği sadece arap yaşam tarzı. bundandır cumhuriyete saldırmaları.
noel ve güneş kültü
empetal tuzaklar millilik türklük şuuruna ulaşmadan emperyalizm demek hedefe sadece amerika ve israil ya da hristiyanları koymak ile emperyalizm karşı olunmaz. arabistan da empeyalist, katar'da ve hatta maalesef akp iktidarı ile bizde emperyalist devletler arasındayız.
Cok mu karsisin batiya. O batinin urettigi telefonu at bi cope, bilgisayari, televizyonu filan ondan sonra gel. Haspam iphone 7 ile entry gir, sonra empeyalist batili gavurlar. 2.5 litrelik coca cola dokmekle de baslayabilirsin eylemine. Bir insan nasil bu kadar aptal olur anlayamiyorum ki?
Çünkü kendileri, daha güzel bir hayat vaadiyle bu hayatlarını sik gibi yaşadıkları için, bir başkası güzel bir hayat yaşadığında "ulan ibadeti ben ediyorum, o kadar uğraşıyorum ama bu ipne mutlu" diye düşünürler. Ayrıca kendilerine bir kadınla yakınlaşmak ve sevgili olmak ne bileyim el ele tutuşmak yada öpüşmek falan da yasak olduğu için, dışarıya pek belli etmezler ama içleri içlerini yer. Abazalığın sınırlarını zorlarlar. Kendileri bir kadınla yakınlaşamadığı için başkaları da bu mutluluğu yaşamasın, onlarda kısıtlansın isterler. Sevgili görünce çekememeleri bu yüzdendir. Çünkü kendileri ailelerinin bulduğu kapalı ve hiç çekici olmayan, sadece tek özelliği bakire olması ve ailesine bakacak olması olan bir kişi ile görücü usülü tanışıp belkide saçını bile görmeden evlenecektir. Bu yüzden zorlarına gider diğer insanların mutlu bir hayat sürüp eşleriyle gezmeleri tozmaları.
