hitlerin, salazarın, franconun ve mussolinin elinde insanları asimile etme işlevinin en önemli unsuru olan futbol maradonanın ayaklarında halkı isyana ve başkaldırıya çağıran bir evrimselleşme sürecine girmiştir. onun ayakları altında futbol bir örgütlenim ritüeli haline gelmiştir. futbol maradonadır....
''Gökten bir melek indirildi futbol oynasın diye.'' italya'da napoli forması giyerken bir gazete manşeti. şahsım adına futbol bir aşk ise o romeo, futbol topu juliet.
napoli kulubünü 2. ligden 1. lige çıkartmış 1. ligde şampiyon yapmış, napoli takımından maradonadan başka 2. bir ismin hatırlanmadığı dünyanın gelmiş geçmiş en iyi futbolcusu.
tanrının eli adlı filmi izleyip bir kez daha hak verdiğim oyuncudur.bugün haksızlıklar yapmıştırlar maradonaya.tamam maradonada süt dökmüş kedi değil ama 1 küçük hap için 1994 dünya kupasını zehir etmişlerdir ona.onun yandığı ise kızlarına verdiği kupa sözünü tutamamasıdır.
filmde ise hastanede yattığı sahne duygulandırır adamı.
--spoiler--
maradona:burada deliler kalıyor.şurda ki adam ben napolyonum diyor herkes inanıyor şurdaki adam ben papayım diyor hepsi inanıyor ancak ben maradona'yım deyince hepsi gülüyor ve bana yalancı diyor.
--spoiler--
internetten download edebileceğiniz bir videosu mevcut. napoli takımındayken maçtan önce ısınma hareketlerini gösteren bir video. herkes koşarken maradona top sektiriyor ama ne sektirmek. bir de o zamanki topların günümüzle kıyaslanamayacak kadar kötü olduğunu düşünürsek top hakimiyeti gerçekten inanılmaz.
kendisi adına tarikat bile kurulmuştur ki ben daha ne diyeyim?
Tek başına bir takımı şampiyon yapmayı başarmış dünyanın gelmiş geçmiş en iyi futbolcusudur. 1982 yılında yıllarca şampiyonluk bekleyen Napoli'ye çok büyük paralarla getirilmiştir. gelirken yalnızlık çekmesin diye en yakın arkadaşları, akrabaları ile transfer edilmiş, Karşılığını takımı şampiyon yaparak vermiştir. Mühim olan boyu değil işlevi sözünün en büyük kanıtıdır. Sonradan kötü yola düşse de severiz kendisini.
ismi kulağa karizmatik gelen kişidir. adı murtaza özkardeş falan gibi sıradan bir isim olmuş olsaydı belki de bu kadar büyük futbolcu olamazdı diye düşünmeden edemediğim yaşayan efsanedir.
1986 dünya kupası çeyrek finalinde attığı ikinci golü halı sahada atsa bir daha futbol oynamayacak bir sürü insan vardır. ki bu gölü bir dünya kupası çeyrek finalinde, daha üç ay önce falkland adaları için savaşılan ingiltere'ye, tanrının eli sonrası atıyorsanız pek insan olduğunuzdan bahsedilemez. tanrının eliyle ilgili sorulan sorulara ''siz de 1966'da almanya'yı çizgiyi geçmeyen topla yenip, şampiyon oldunuz.'' diyerek neden bu kadar sevildiğini tekrar göstermiştir.
bir futbol okulu açılışı için hindistan'a gider kendileri. krallar gibi karşılanır hatta kendisine çok sevdiği che'nin o çok meşhur portresi hediye edilir. basın toplantısına geçilir.kariyerinin en güzel golü sorulur kendisine. cevabı verir:
2008 yılının en iyi futbolcusu yarışması hakkında yaptığı yorum müthiştir. kendisi şu minvalde bir şeyler demiştir: "bu yarışmayı düzenleyen salak olmalı. dünyanın en iyi oyuncusunun messi olduğunu biliyorsunuz ama oy veremiyorsunuz. ben neden ronaldo'ya oy vereyim ki. yani bunu yapanın salak olması lazım, bu salaklık."