ben ilk olarak judas priest coverı ile dinlemiştim bu şarkıyı. hala o coverla dinlerim. çok tuhaf bir havası vardır. içinde çok fazla sound barındırır. 2009'daki temmuz ve ağustos aylarında en çok dinlediğim şarkıydı, ama hikayesinin bu kadar ilginç olduğunu yeni öğrendim.
joan baez onu terk eden bob dylan'ın yıllar sonra öylesine aramasına karşılık yazdığı şarkı.dylan baez i aradığında baez hala acı çekmektedir dylan buna karşılık geriye çok bakma çok nostaljiksin demiş ve baez için orada fırtınalar kopmuş böyle bir şarkı yazmış.yıllar sonra baez şarkıyı hapiste yatan kocasına yazdığını söylese de şarkının sözleri çok net bir şekilde dylan ile ilişkisini anlatmaktadır.şarkının adı olan elmas ve toz ise anıların hem mutluluk hem üzüntü getirdiğini belirtmek istemiş baez.duygu yüklü ve söylerken o anları yaşaması baez in inanılmaz bir eser çıkarmasına yardımcı olmuştur.
şans eseri keşfettiğim ve o günden beri kurtulamadığım parça. judas priest de cover yapmış ama orijinalinin yerini tutmamış.
bu parça joan baez tarafından bob dylan için yazılmışmış ayrıca.
judas priest ın da yorumladığı taş gibi joan baez şarkısıdır. eskiden rob halford'ın daha iyi yorumladığını düşünürdüm esasında hala da öyle düşünüyorum.*
her ne kadar joan baez'in eşine yazdığı yönünde söylemler olsa da; sözlerden açıkça bob dylan'a yazıldığı belli olan inanılmaz aşk şarkısı.
diamonds and rust, elmas ve küftür. elmas da, küf de çok uzun yıllar ardından oluşur. bob dylan'la hatırlarını elmas ve küfe benzetmiştir joan da, bazıları elmas, bazıları küf gibi; aslında hepimizin hatıraları gibi...
aşmıştır, hayranlık uyandırır.
bir evimiz vardı küçükken. kerpiçten yapılmış ev ha yıkıldı ha yıkılacak derken taa günümüze dek ayakta kalmıştı tüm asaletiyle. emekli bir polisten aldık bu evi. polisin delirdiğini, karısını öldürdüğünü, ama hiç bir devlet görevlisinin kendisini almaya cesaret edemediğinden dolayı hep evin balkonunda elinde silahla beklediğini duyardık komşunun çocuklarından. çocukluk ya ne dense inandık ve deli gibi korkardım aldığımız o evden. bir gün eski sahibi elinde tabancayla karşıma çıkacak diye...
aylar içinde bahçedeki her yerde mor sümbüller çıkmaya başladı, kokusuna bayıldığım bu çiçeği nerde görsem dibini kazıp sulamaya başladım. ve bir gün birinin dibinde poşet içinde poşet, sarılmış bir paket gördüm. açtım heyecanla, üç tane kaset çıktı içinden.
üzerinde magnum yazan yeşil kasedin içindeki en sevdiğim en damar şarkıydı diamonds and rust... evinde mahzuni şerife ait birkaç kaset dışında kaset buunmayan 10 yaşlarında bir çocuğun bugünkü müzik zevkine sahip olmasındaki en büyük şansımdı bu şarkı...
ne zmaan dinlesem şimdi bu şarkıyı, elinde silahıyla bir emekli polis oturur balkonda, beni izler. one more cup of coffee'yi mırıldanıp kahve içer bir yandan...
hiçbir coverı orjinalinin yerini tutamayacak olan şarkı. judas priest harika coverlamıştır inkar edilemez ama joan ablamızın sesindeki o hafif titreklik, iniş çıkışlar ve şarkının duygusallığı bambaşkadır. blackmores night resmen içine etmiştir şarkının cover yapıcam diye. dinlendikçe dinlenen, hiç sıkmayan, her seferinde insanı alıp götüren mükemmel eser.
gercektende (bkz: judas priest)'in sahane yorumladigi ve videosu da bir o kadar super olan (bkz: joan baez) parcasi. buarada, normalde judas priest'in (bkz: sin after sin) albumunde yer alir bu parca ve konser yorumuna gore aslinda epey hizlidir. ee abiler ne de olsa isi biliyorlar, boylesi de super olmus, live long j.p.
joan baez'in eski unutamadığı sevgilisi bob dylan'a yazmış olduğu parça.sarkıdaki 10 years agao kısmı yıllar geçtikçe update olmuş. simdilerde 50 falan oldu heralde..*