diabetes mellitus

bilinen ismi ile şeker hastalığı.

(bkz: dm)

(bkz: diabetus illletuss)

latince "ballı idrar" manasına gelen, bildigimiz şeker hastalığının asıl ismi. isminin buradan gelmesi eskiden şeker hastalıgının tanısının nasıl konulduğu konusunda insana fikir vermekle birlikte, mide bulandırıcı sahneleri akla getirmektedir.

insülin eksikliği nedeniyle ortaya çıkan anormallikler topluluğu..

prevalansı yüzde 6.5 tir. kendine özgün belirli bir yöresi yoktur.

diabetik ayak gibi lanet bir komplikasyonu olan hastalık.

eşliğinde oluşan otitin sebebi pseudomonas aureginosa dır.

çeşitli nedenlerle insulin'in yetersiz salınması ve/veya yetersiz etki göstermesi sonucu ortaya çıkan bir hastalıktır.

diabetes: yunanca'da, koşmak. (diyabetliler çok fazla miktar ve sıklıkta idrar yaparlar.)
mellitus: latince'de tatlı-bal. (diyabetlilerin idrarı içediği şeker'den dolayı tatlıdır.)

çok çok eskiden bu hastalığın tanısı, hastaların idrarlarının tadına bakılarak konuyormuş.
milattan önce 1500 yıllarında mısır ebers papiruslarında "idrarla şekerin kaybedildiği hastalık" olarak tanımlanmış.

türkiye'de yapılan bir çalışmada* şeker hastalığının sıklığı %7,2 bulunmuş. bu oran erkeklerde %6,2, kadınlarda %8 imiş.
ülkemizdeki hastaların %4,9'u hastalığını biliyorken, %2,3'ü ise araştırma sırasında öğreniyormuş.
hastalığın sıklığı ülkemizin doğusunda en düşük(%6), güneyinde en yüksek(%9) olarak tesbit edilmiş.

(bkz: tip 1 diabetes mellitus)

(bkz: tip 2 diabetes mellitus)

(bkz: mody)

(bkz: gestasyonel diyabet)

insülin eksikliğine bağlı olarak meydana gelen amino asit, glikoz ve yağ asidi metabolizması üzerinde etkili olan çok komplie bir hastalıktır. direkt insülin eksikliğine bağlı olan tip1* ve dokularda insülin direncine bağlı olan tip2* olmak üzere iki çeşittir.

ketojenik amino asitlerin keton cisimlerine dönüşmeleri, özellikle tedavi edilmemiş diabetes mellitusta belirgindir.

unlu şekerli gıdalarla beslenme, hareketsiz yaşam, yeterince güneş görmeme ve gece yemek yeme gibi olumsuz hayat tarzı faktörlerinin yol açtığı mortalite oranı yüksek bir endokrinolojik hastalıktır..

bir şeker hastası teşhis aldığı andan itibaren otomatik olarak kalp ve damar hastası kabul edilir..

şeker hastalığının teşhisi sadece ogtt testi ile mümkündür..açlık şekeri ve hba1c yanıltıcı olabilir çünkü 5 yıllık şeker hastalarının yüzde 35'inde açlık şekeri ve hba1c testi normaldir..

tanı ancak ogtt ile konabilir..75 gram glukoz içeren sıvı 5 dakika içinde hastaya içirilir..her yarım saatte bir kan alınarak kan şekerine, saat başı ise insülin hormon düzeyine ve idrara bakılır..herhangi bir zamanda kan şekeri, renal eşik düzeyi olan 180 mg/dl düzeyini geçiyorsa teşhis diyabettir..idrarda glukoz saptanırsa da teşhis tartışmasız şekilde diyabettir..

türk toplumunda teşhis alan 7 milyon diyabetli hasta vardır..ancak bir 13 milyon kadar da teşhis almamış diyabet hastası olduğu tahmin edilmektedir..

toplamda 20 milyon civarında bir diyabet hasta sayısından söz edilmektedir..

yetişkin diyabeti olarak bilinen tip-2 diyabet, artık 15-16 yaşlarındaki çocuklarda bile teşhis edilmektedir..

hareketsiz yaşam, unlu-şekerli gıda tüketimi, tatlıya düşkünlük, güneşten uzak yaşam, gece yemek yeme ve kortikosteroid gibi bazı ilaçlar hastalığın ortaya çıkmasına yol açmaktadır..

hastalık genelde fazla belirti vermemektedir..belirti verdiği zaman da hastalık artık ilerlemeye başlamış demektir..

genel belirtiler:

** acıkma krizleri

** tatlıya ve unlu-şekerli gıdalara olan düşkünlük

** efor kapasitesinde azalma

** sinirlilik ve açlığa tahammülsüzlük

** uyumada ve uyanmada zorlanma

** saçlarda ve deride cansızlaşma

** yorgunluk ve depresyona eğilim

** konsantrasyon sorunları ve hiperaktivite

ilerlemiş hastalıktaki belirtiler (( beta hücre kitesinin azalmasına bağlı olarak serum insülin konsantrasyonlarındaki düşüş ile alakalıdır..))

** polidipsi

** poliüri

** yorgunluk

** noktüri

** sık sık enfeksiyon gelişmesi

** zaman zaman görmede bulanıklık ve gün ışığından rahatsız olma

** patolojik deri bulguları..kuruluk,skar kaybı,incelme vb gibi..

** zaman zaman ortaya çıkan sızlama şeklinde ağrılar

** seksüel disfonskiyon, libidodada azalma yada empotans

Her seker hastasi ayni zamanda bir miktar hipertansiftir. Zira vucutta tansiyonu artiran en onemli sey tuz ise digeri de sekerdir.