devlet yapısı gereği komünist olmak zorunda. mesela kapitalistler arz talep üzerinden piyasanın kendini dengeleyeceğini söylüyor fakat bu her zaman böyle olmuyor. fakir ve zengin arasındaki uçurum artınca devlet fakirleşmeyi önlemek adına piyasaya müdahale eder. tabi patronlar ayağa kalkar ama olsun, devlet sonuçta çomarlarını doyurmak zorunda, süründürse bile öldürmemeli ki o çomarlar devleti yaşatsın.
kapitalizmde de şarttır. 2008 krizinde amerika bankaları devletin parasıyla duldurmasaydı şimdi amerikalılar birbirini sikiyordu. serbest iktisat diye bir şey olmaz. kapitalist soygun olur.
liberaller, "kriz cikti cunku devlet sunlara sunlara mudahele etmedi, oysa etseydi kriz cikmazdi" demislerdi. bunu liberaller demislerdi.
ekonomiye devletin mudahalesi denilen sey cok genis bir kavram. urunlerin kalitesinin kontrolu icin yasa cikarmak bile devletin ekonomiye mudahalesi anlamina geliyor.
ama imam hatip zekasiyla yetismisseniz butun bunlari bir cumlelik bir alintiyla asip arkaniza bakmazsiniz.
2008 kriziyle birlikte kapitalizmin merkezi abd'nin yaptığı durumdur. bir anda ekonomiye yapılan müdahaleler ile ekonomide hepimiz keynesciyiz anlayışı moda olmuştu. işin komedisi yıllar sonra sosyalist çin (aslında devlet kapitalizmini savunuyor) trump'ın korumacı ekonomik politika ideali karşısında davos'ta esas biz liberal kapitalizmi savunuyoruz diyerek abd'ye taş atmıştı.
kuru aniden fırlatır. hatta henüz müdahale etmeden " şunu şunu yapacağım" dese bile kuru fırlatır. devlet ekonomide sınırlandırılmalı. merkez bankası rahat bırakılmalı. planlı ekonomi zırvalıktır.okuyunuz.
