halihazırda mhp genel başkanı. 57. hükümette dsp-mhp-anap koalisyonunda başbakan yardımcılığı yapmıştır. milliyetçi çevreler tarafından çok eleştirilen, vatansever kimselerin,(solcu veya sağcı olsun) etrafında birleşmeyeceği düşünülen, tez elden mhp genel başkanlığını bırakması gereken kimsedir aynı zamanda.
Devlet Bahçeli, 1948 yılında Osmaniye'de doğdu. Yörede Fettahoğulları olarak bilinen geniş bir aileye üye olan Bahçeli, ilk öğrenimini Osmaniye'de, orta öğrenimini istanbul'da, üniversite öğrenimini Ankara iktisadi ve Ticari ilimler Akademisi'nde yaptı.
Dr. Devlet Bahçeli, 1967 yılında Ankara iktisadi ve Ticari ilimler Akademisi'nde öğrenci iken Ülkü Ocağı Kurucusu ve yöneticisi olarak görev aldı. 1970-1971 yıllarında Türkiye Milli Talebe Federasyonu Genel Sekreterliği görevlerinde bulundu. Bahçeli , bir yandan aktif olarak siyasi faaliyetleri yürütürken, diğer yandan da akademik çalışmalarını devam ettirdi.
1972 yılından itibaren Ankara iktisadi ve Ticari ilimler akademisi ve bağlı Yüksek Okullarda iktisat Bölümü asistanı olarak görev aldı. Yine 1970'li yıllarda Ülkücü Maliyeciler ve iktisatçılar Derneği'nin kurucularından, Üniversite Akademi ve Yüksekokullar Asistanları Derneğinin (ÜMiD-BiR) kurucularından, Üniversite Akademi ve Yüksekokullar Asistanları Derneğinin (ÜNAY) Kurucularından ve genel başkanlarındandır. Devlet Bahçeli, Gazi Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü'nde iktisat Doktorası yaptı ve aynı üniversitenin iktisadi ve idari Bilimler Fakültesi iktisat Politikasında Ana Bilim Dalı'nda 1987 yılına kadar öğretim üyeliği görevini sürdürdü. Dr. Bahçeli yine bu süre içerisinde Türkiye ve Dünya Ekonomisi, Türk Tarihi ve Dış Politika konularıyla ilgilendi ve bu alanlarda çalışmalar yaptı.
17 Nisan 1987 tarihinde üniversitesindeki öğretim üyeliği görevinden istifa eden Bahçeli, 19 Nisan 1987 tarihinde yapılan MÇP Büyük Kurultayında parti yönetimine seçildi ve Genel Sekreterlik görevine getirildi.
MÇP ve MHP'nin yönetim kadrolarındaki görevi uzun yıllardır sürdüren Bahçeli, çeşitli zamanlarda Genel Sekreterlik, Genel Başkan Yardımcılığı, Merkez Yürütme Kurulu Üyeliği, Merkez Karar Kurulu Üyeliği, Genel Başkan Baş-Danışmanlığı görevlerinde bulundu ve 6 Temmuz 1997 tarihinde yapılan MHP 5. Olağanüstü Kongre sonrasında Genel Başkanı görevini üstlendi. 1999'da yapılan genel seçimlerde MHP'nin ikinci parti çıkması üzerine DSP ve ANAP ile koalisyon hükümetinde başbakan yardımcılığına geldi.
Alparslan Türkeş'in vefatından sonra delegelerin seçimiyle genel başkanlığa geçen. Bebek katili apo'nun yakalanması rüzgarıyla meclise giren. Kendilerine "katiller" diyen Rahşan Hanım'la (sözünü geri almadığı ve özür dilemedi halde) oturup birlikte hükümet kuran. Önüne gelenlerin %85-90 'ına "he" diyip, bikaç konuda başta "olmaz" sonrasında biz katılmıyoruz siz kendiniz oylayın geçirin diyip ret oyu kullanmadan sanki karşıymış edalarında gezinen. Seçimden sonra yarın istifa edicem diyen ve Tansu Hanım'la Mesut Bey'i gaza getiren. Ertesi gün istifası beklenirken seçim hazırlıklarına başlayacaklarını ve tüm belediyeleri almaya çalışıcaklarını söyleyip herkesi dumur eden. Partisine kendisini uydurmakla uğraşmayıp partiyi kendisine uyduran ve partinin ismini değiştirmeyi bile teklif ettiğini öğrendiğimiz. Şu sıralarda apoyu imralıya koyan, onun için adaya bilmem ne kadarlık para harcayan kendisi değilmiş gibi, "orda neden besliyosunuz, f tipi'ne koyun" diyebilecek kadar medeni cesarete sahip kişi.
rivayete göre mhp-dsp-anap koalisyonu zamanında ecevit sıklıkla gece namazları kılarmış...bu durumu gören rahşan hanım ise sormadan edememiş; hayırdır bey nerden çıktı bu gece namazları...şükrediyorum rahşan demiş rahmetli ecevit..rahşan hanım şaşırmış niçin şükrediyorsun bey? ecevit de cevaplamış; allah bu yaştan sonra bana 2 erkek evlat verdi..biri devlet biri mesut demiş..
hikayeden de anlaşılacağı üzere bir dönemler aslında hiç yanyana gelemeyecekleri ecevit ile menfaat ilişkisi yüzünden koalisyona gitmiş, bugünlerde ise kafayı tayyip erdoğan'ın cumhurbaşkanlığına takmış, kraldan çok kralcı..
yılmaz erdoğan'ın adını hatırlamadığım bir yazısında;
hep bahçeli bir devletimiz olsun istiyordum sonunda o da oldu, dediği mhp genel başkanı. ve hiç gülmediğini düşündüğüm kişi.
hitabet sanatını bilmeyen liderdir. insanları gazlayacağım derken ekonomiye ekönömi, harekete harekat der. genel kongre konuşmalarında öyle bir duygu sömürüsü yapar ki, en azılı komünistin bile oy veresi gelir.