insanın yüzme keyfini mahvederler. her an tekikte olmak gerekir yanmamak için. su berrak değilse daha kötü. ayağına yosun değer deniz anası sanar basarsın çığlığı. sonra insanda ne yüzme isteği kalır ne de başka birşey.*
okyanuslarda 3 metre büyüklüğünde ve elektrik çarpan modelleri bulunan, onları düşününce ülkemizdeki en fazla top büyüklüğünde olan zararsız cinslerini görüp, öpüp tepemize koymamız gereken sümükümsü canlılar.
kabus gibidir. iğrençtir. teknenin tepesinden atlarken suya; yer çekiminin sizi birbirinize yaklaştırdığını görürsünüz. artık çok geçtir. birkaç salise sonra denizanası ile kucak kucağa olacaksınızdır. suya girdiğiniz anda oradan tüm gücünüzle uzaklaşma çabanız boştur. akvaryum gibi koyun ortasında kabak gibi duran deniz anasını görmediğinize mi yanmalısınız yoksa baldırınızdaki kızarıklığa mı bilemezsiniz.
--spoiler--
dede torunuyla balık tutmaktadır. dedenin taş çatlasa 1 ay ömrü vardır, hassaslaşmıştır, tuttuğu balığa acır, torununa gel bunu annesinin yanına bırakalım deyip balığı tekrar denize bırakır. bu esnada tipikayık bi adam gelir dedeye saldırmak ister, dede bu adamın burnunda sigara söndürür adamı da denize atar, çocuk, dede niye attın annesi merak etmez mi der, dedesi de kızım onun anası denizanası der.
--spoiler--
türk deniz sahası için söylüyorum...
deniz analarının çeşitleri vardır;
beyaz, en adileridir. hiç bir özelliği yoktur. %99'u sudur zaten...
mavi, göz alıcı güzel bir rengi vardır. yakar, böğürmenize neden olur.
kahverengi, çok pis ve şerefsizdir. kolu bacağı vardır. sinsice yaklaşır, kızartır-kabartır ve ağlatır.
yeşil, göz aldanmasıdır. yosunlar yüzünden olabilir. yoktur. veya tropik bir denizanasıdır.
marmara denizinde son zamanlarda ortaya çıkan genellikle kahverengi ve uzunluğu 2.5 metreyi bulan "chrysaora mediterranea" türü zehirli olan deniz canlısı. deniz analarının özellikle hipertansiyon hastalarını tehdit ediyor. Dikkat edilmesi gereken en önemli nokta, kahverengi ve mor renklerdeki bu türün vücudumuzun herhangi bir yeriyle temas etmemesidir. Bir şekilde ölüsüyle bile temas edildiğinde, bölgenin sirke veya amonyakla temizlenmesi gerekir. Kesinlikle tatlı suyla yıkanmamalıdır. Tatlı suyla yıkanırsa, knidoblast dediğimiz zehirli hücrenin kapsülleri patlar, daha fazla zehrin vücuda yayılmasına neden olur. **